9 Mayıs 2024 Perşembe / 2 Zilkade 1445

Başka dost ve müttefik ararız

Erdoğan, New York Times gazetesi için kaleme aldığı yazıda ABD’yi uyardı: Washington Türkiye’nin alternatiflere sahip olduğunu kabul etmelidir. Bu tek taraflılık ve saygısızlık trendini tersine çeviremezlerse yeni dost ve müttefikler arayacağız.

12 Ağustos 2018 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Başka dost ve müttefik ararız

Başkan Erdoğan, New York Times gazetesi için İngilizce kaleme aldığı  ‘Türkiye, ABD ile Krizi Nasıl Görüyor?’ başlıklı makalede, iki ülke arasında son  dönemde yaşanan gerginliğe değindi. 

HEP YARDIMA KOŞTUK 

Türkiye ve ABD’nin son 60 yıldır stratejik ortak ve NATO müttefiki  olduğuna, iki ülkenin Soğuk Savaş döneminde ve sonrasında karşılaştıkları ortak  zorluklara karşı omuz omuza durduğuna işaret eden Erdoğan, “Türkiye, yıllar  boyunca ne zaman gerekli olsa ABD’nin yardımına koştu. Kore’de askerlerimiz birlikte çarpıştı. 1962’de Kennedy yönetimi, Sovyetlerin Küba’daki füzelerini, İtalya ve Türkiye’den Jüpiter füzelerini çekerek (karşılıklı) kaldırılmasını sağladı. 11 Eylül terör saldırılarının ardından Washington bu kötülüğü yapanlara karşılık vermek için dostlarını ve müttefiklerini beklediğinde, askeri birliklerimizi buradaki NATO misyonunu  başarıya kavuşturmak için Afganistan’a gönderdik” dedi.  

ORTAKLIĞIMIZ RİSKE GİRDİ

Erdoğan, öte yandan ABD’nin, Türk halkının endişelerini anlayamadığını ve saygı duyamadığını vurguladı. Son yıllarda iki ülkenin ortaklığının ABD tarafından anlaşmazlıklarla  sınandığını kaydeden Erdoğan, “Ne yazık ki bu tehlikeli trendi tersine çevirme  çabalarımız boşa çıktı. ABD, Türkiye’nin egemenliğine saygı duymaya başlayıp,  milletimizin karşı karşıya olduğu tehlikeleri anladığını ispatlayamazsa ortaklığımız riske girebilir” ifadelerine yer verdi.

TERÖRE VERİLEN DESTEK

Erdoğan, Türkiye-ABD ilişkilerinde başka bir hayal kırıklığının ise  terör örgütü PKK’nın Suriye kolu PYD/YPG’ye ABD’nin verdiği destek olduğuna  dikkati çekti. Başkan Erdoğan yazısında bu konuyla ilgili, “Türk makamlarının tahminlerine göre, Washington son yıllarda PYD/YPG’ye silah vermek için 5 bin kamyon ve 2 bin kargo uçağı kullandı. Hükümetim, ABD’li yetkililerin PKK’nın Suriye’deki müttefiklerine eğitim ve teçhizat verme kararlarından duyduğumuz kendişeyi tekrar tekrar paylaştı. 

GEREKLİ ADIMLARI ATARIZ

Erdoğan, makaleyi şu sözlerle tamamladı: “Türkiye zaman belirledi ve ABD dinlemezse bir kez daha kendi göbeğini kendi kesecek. 1970’lerde Türkiye, Washington’ın itirazlarına rağmen Kıbrıs Rumları tarafından Türk kökenlilere karşı uygulanan soykırımı engellemek için Kıbrıs’a girdi. Son zamanlarda Washington’ın Suriye’nin kuzeyinden gelen milli  güvenlik tehditleriyle ilgili bizim endişelerimizin ciddiyetini anlayamaması, DEAŞ’ın NATO sın ırlarına erişimini kesen ve YPG’yi Afrin kentinden çıkaran iki askeri operasyonla sonuçlandı. Bu durumlarda olduğu gibi milli çıkarlarımızı  korumak için gerekli adımları atacağız.Çok geç olmadan,Washington ilişkilerimizin asimetrik olabileceği yanlış düşüncesini bir kenara bırakmalı ve Türkiye’nin alternatiflere sahip olduğunu kabul etmelidir. Bu tek taraflılık ve saygısızlık trendini tersine çeviremezlerse yeni dost ve müttefikler aramaya başlayacağız.”

FETÖ’NÜN İADESİNDE HİÇBİR İLERLEME KAYDEDİLEMEDİ

Başkan Erdoğan, Türkiye’nin, Pensilvanya’da yaşayan Fetullah Gülen’in elebaşı olduğu Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) mensupları tarafından 15 Temmuz 2016’da saldırıya uğradığını hatırlattı. ABD’nin, bu darbe girişimi ve sonrasındaki gelişmelerle ilgili  tutumuna da değinen Erdoğan, ifadelerini şöyle sürdürdü: “FETÖ’cüler hükümetime karşı kanlı bir darbe yapmaya çalıştı. O gece milyonlarca vatandaş, şüphesiz ki ABD’lilerin Pearl Harbour ve 11 Eylül saldırılarından sonra deneyimlediği vatana bağlılık hissiyatıyla sokaklara döküldü. Uzun zamandır benim seçim kampanyalarımı yöneten sevgili arkadaşım Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok’un da aralarında olduğu 251 masum insan ülkemizin özgürlüğü için en ağır bedeli ödedi. Ailemin ve benim ardımdan gelen ölüm mangası başarılı olsaydı ben de onlardan biri olacaktım. Türk halkı, ABD’den bu saldırıyı kesin bir dille kınamasını ve Türkiye’nin seçilmiş hükümetiyle dayanışmasını dile getirmesini istedi. ABD bunu yapmadı. ABD’nin olaya tepkisi tatmin edicilikten uzaktı. Türk demokrasisinin yanında olmak yerine ABD  yetkilileri ihtiyatlı bir şekilde ‘Türkiye’de istikrar, barış ve devamlılık’ çağrısında bulundu. Bu da yetmezmiş gibi Türki-ye’nin iki taraflı bir anlaşma ile Fetullah Gülen’in iadesi için yaptığı talepte hiçbir ilerleme kaydedilmedi.”

TRUMP HADDİNİ ÇOK AŞTI

Son günlerde ABD’nin, hakkında bir terör örgütüne yardım ettiği suçlaması bulunan Amerikan vatandaşı Andrew Brunson’ın Türk polisi tarafından tutuklanmasını gerekçe göstererek Türkiye ile tansiyonu artıracak birçok adım attığını vurgulayan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:  “Donald Trump’ı birçok toplantımız ve konuşmamızda uyardığım gibi  hukuki sürece saygı duymak yerine, ABD dost bir millete karşı haddini aşan tehditler yayımladı ve Bakanlar Kurulumuzun birçok üyesine yaptırım uyguladı. Hukuki sürece müdahale etmeye zorlamaya çalışmak  anayasamıza ya da ortak demokratik değerlerimize uygun değildir.”