19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Ahmet Davutoğlu: Yolsuzluk yapan kardeşim bile olsa kolunu koparırım

Başbakan Davutoğlu, Atina dönüşünde kendisini takip eden gazetecilere önemli açıklamalarda bulundu.

MENSUR AKGÜN - ATİNA8 Aralık 2014 Pazartesi 07:00 - Güncelleme:
Ahmet Davutoğlu: Yolsuzluk yapan kardeşim bile olsa kolunu koparırım

Başbakan Davutoğlu haftasonunda gerçekleştirdiği Atina ziyareti dönüşünde kendisini takip eden gazetecilere gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Davutoğlu’nun açıklamalarından satır başları şu şekilde:

Erdoğan hedef alınmıştı

Cumhurbaşkanımızın yolsuzluklar konusunda tavrı bellidir. AK Parti yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklara karşı yola çıktı. Ola ki bazı istenmeyen olaylar yaşanır. Bu konudaki tutuma bakıldığında ki Meclis’te soruşturma komisyonu Başbakanımızın yani Cumhurbaşkanımızın talimatıyla kuruldu. Bir şey saklama arzusu olsaydı bu kurulmazdı. Şu anda da hiçbir müdahale olmadan yürüyor. 25 Aralık’ta doğrudan Erdoğan hedef alındı. Orada siyasete bir müdahale ve darbe yöntemi olduğu aşikar. Kongrede yaptığımız konuşmalara bakın. Cumhurbaşkanımız da yolsuzluklara karşı hiçbir tolerans olmayacağını vurguladı, ben de ‘yolsuzluk yapan kardeşim olsa kolunu koparırım’ dedim. İnsanoğludur ola ki bir takım nefsi şeylere düşer.

İkimiz de izin vermeyiz

Bir yolsuzluk olursa da buna ne Cumhurbaşkanımız tolerans gösterir ne de ben gösteririm. Geçmişte yolsuzluklara karşı mücadeleyi birlikte yürüttük. Bundan sonra da delillendirilmiş bir yolsuzluk olduğunda buna ne Cumhurbaşkanı ne ben müsamaha ederiz.

Taziye ziyaretine Sare hanımla karar verdik

Sare Davutoğlu’nun Selvi Kılıçdaroğlu’nun annesinin vefatının ardından gerçekleştirdiği taziye ziyaretine ilişkin konuşan Davutoğlu, “Vefat olduğunda Erzincan’daydım. Tam da Kılıçdaroğlu ile ilgili konuşuyordum dedim ki eleştirmeyeceğim. Tunceli’ye geçerken arkadaşlara sordum ‘Kılıçdaroğlu geliyorsa cenaze Tunceli’den kalkacaksa ona göre bir düzende bulunun ben eşimle birlikte kendilerini ziyaret edip taziyede bulunmak istiyorum’ dedim. Eğer Tunceli’de o gün gelmiş olsaydı orada bir taziyede bulunmayı düşünüyordum. ‘Kılıçdaroğlu olumsuz ifade kullanmazsa ben konuşmayacağım’ dedim. Fakat daha cenaze kalkarken çok ağır hakarette bulundu. Mecburen ben de cevap vermek durumunda kaldım. O olmamış olsaydı muhtemelen bu ziyaret beraber de gerçekleşebilirdi. Doğrusu Kılıçdaroğlu aynı gün o şeyle başlayınca bunun tılsımı bozuldu. Ama Selvi Hanım’ın burada bir dahli yok. Vefat eden de onun annesi. Eşim ‘ne yapalım’ deyince ‘sizin gitmeniz iyi olur’ dedim. Birlikte konuştuk. Burada siyasi bir mücadele yürütüyor olsak dahi insani konuda benim için her şey biter. Türkiye’de aynı geminin içindeyiz” dedi.

Erdoğan’la ilişkimiz kolay kolay sarsılmaz

Cumhurbaşkanı Erdoğan’la ilişkilerinin hem dostluk hem de kadim bir ilişki olduğunun altını çizen Davutoğlu, “Cumhurbaşkanımızla görüşmemiz için her hangi bir rutin yok. Her zaman görüşebiliriz. Nitekim geçen akşam da yemek yedik. Ben ‘böyle olmuyor, özlüyoruz’ dedim. Çünkü başbakanlık başdanışmanıyken devamlı beraberdik. Dışişleri Bakanıyken sık sık beraberdik. Biz her gün görüşsek ‘bir kriz mi var’ denir. Gezi’yle acaba parti içinde sıkıntı, AK Parti içinde ihtilaf çıkarılabilir mi diye bir beklenti oluştu. Ama 10 Ağustos seçimleri arkasından AK Parti’de sakin ve bence bir erdem dersi olabilecek nitelikteki geçiş birilerini rahatsız etti. Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında ihtilaf çıkabilir mi diye uzun zamandır beklendiğini biliyoruz. Biz yeni tanışmadık. Bütün kritik süreçlerden omuz omuza çıktık. Gazete haberleriyle yorumlarla Cumhurbaşkanımızla aramıza birinin girmesi mümkün değil. Bu konularda aşılıyız tabiri caizse. Aramızdaki dostluğa bir de devlet geleneğinin getirdiği sorumluluklar eklendi. Yetkilerimizi kullanırken bu geleneğe sadık kalırız. Ama şahsi ilişki bağlamında da öyle kolay sarsılacak bir ilişki biçimi değildirErdoğan’la ilişkimiz kolay kolay sarsılmaz” diye konuştu.