26 Nisan 2024 Cuma / 18 Sevval 1445

Rest değil rezalet

Kılıçdaroğlu’nun “Erdoğan yargıya müdahale ediyor” iddialarına delil olarak sunduğu belge sıradan bir ‘suç duyurusu’ yazısı çıktı.

22 Haziran 2017 Perşembe 07:00 - Güncelleme:
Rest değil rezalet

CHP İstanbul Milletvekilli Enis Berberoğlu’na casusluktan verilen 25 yıl hapis cezasına karşı ‘adalet yürüyüşü’ başlatan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ‘yargıya müdahale’ suçu oluşturan eylemini iftirayla kamufle etme çabası duvara tosladı. CHP’nin ‘Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yargıya verdiği talimatin belgesi diye gösterdiği evrak aslında Erdoğan’ın kendisi hakkında haber yapan CHP’li vekilin sahibi olduğu haber sitesi için yaptığı suç duyurusunun dilekçesi olduğu ortaya çıktı. 

KURUSIKI ÇIKTI

Kılıçdaroğlu, kendisine Anayasa’nın, “yargıya müdahale” suçunu düzenleyen 138’inci maddesini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Senin hükümetinin mahkemelere genelge gönderdiğini, talimat verdiğini ben ispat edersem görevinden onurlu ve namuslu bir insan gibi istifa edecek misin? Ben ispat edemezsem siyaseti bırakacağım” dedi. CHP Parti Sözcüsü Bülent Tezcan da dün Kılıçdaroğlu’nun bahsettiği belgeyi açıkladı. Tezcan, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’nin ‘gizli’ ibareli yazı ile Ankara Başsavcılığı’na bir talimat gönderdiğini, CHP’li vekil Barış Yarkadaş’ın sahibi olduğu “gerçek gündem.com” haber sitesine bir haber nedeniyle kanuni işlem başlatılmasının istendiğini iddia etti. Tezcan, “Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği gizli ibareli yazı ile Ankara Başsavcılığına talimat göndermedi mi?” dedi.

AK Parti’den,CHP’ye yanıt ise Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı’dan geldi. Belgenin, tamamen “şikayet hakkının kullanılması”na ilişkin olduğunu belirten Yazıcı, Tezcan’ın hukuk fakültesi mezunu olduğuna vurgu yaparak “Anayasanın 138. maddesi ile bu belgeyi telif etmek hukuk fakültesi eğitimini almış kişiye yakışmaz” dedi. Konuşması sırasında söz konusu belgeyi de gösteren Yazıcı, “Başında ne diyor, ‘suç duyurusu’ diyor. Suç duyurusunu yapmak görevi değil mi? Cumhurbaşkanına hakaret re’sen takibi gerektiren bir suçtur. Sonucunda ‘arz ederim’ diyor...” dedi. Yazıcı, Kılıçdaroğlu’nun, Cumhurbaşkanı’na yönelik, “Kanıtlarsam istifa edecek misiniz” yönündeki yakışıksız, bilgiden yoksun söyleminin kanıtı olarak, yardımcısının bunu kamuoyu ile paylaşmasının Türk siyaseti açısından üzüntü verici olduğunu vurguladı. Yazıcı, evrakta gizli yazmasının rutin uygulama olduğunu belirterek, “Gizli dese ne olur demese olur. Bu tür yazışmalarda bu damga kullanılır. Bu bir ihbar, şikayet hakkının kullanılmasına ilişkin bir metindir.  138. maddeyle ilişkilendirilmesi mümkün değildir” diye konuştu. 

BAHÇELİ: PENSİLVANYA’YA KADAR YÜRÜYÜN

MHP lideri Devlet Bahçeli, Twitter’dan yaptığı açıklamada gündemi değerlendirdi. Kılıçdaroğlu’nun, başlattığı ‘adalet yürüyüşü’ne değinen Bahçeli, şunları kaydetti: “Yürüyorlar, yazıyorlar, yüksek perdeden atıp tutuyorlar, neymiş adalet yokmuş. Buna bir şey diyemem ama bunu dillendirenlere lafım çoktur. Birilerinin keyfine göre karar veren mahkeme olunca adalet mülkün temelidir, olmayınca adalet dinamitlenmiştir. İki yüzlülük değil mi.” Bahçeli, MHP’nin ‘korsan’ Genel Kurulu’nun iptaliyle ilgili de şu değerlendirmeyi yaptı: “FETÖ’cülerle bir olup adaleti katledenler, özellikle partimize kumpas kuranlar, ne adaleti, ne ahlakı ağızlarına almasınlar. Gerçek adalet nerededir? Yürüyün yürümesine de, aman düşmeyin. Soluğunuz yeterse Pensilvanya’ya kadar gidin, geri gelmeyin. Yürüyüşe yeni katılımcılar mümkündür, an meselesidir. Adaletsizlikten yakınan yeni yüzler var ya Mao gibi yürüyüşe geçebilecektir.