Haberde Ankara'nın başarılı testiyle Doğu Akdeniz'e yeni bir güç mesajı gönderdiği vurgulandı.
Yapılan analizde Türk MİDLAS dikey fırlatma sisteminden fırlatılan ve hedefi isabetli bir şekilde vuran füzenin, Türkiye'nin artık tamamen yerli teknolojiyle denizde operasyonel bir hava savunma kabiliyetine sahip olduğunu gösterdiği belirtildi.
Yunan basınında test, Ankara'nın Türk Donanması'nın caydırıcı gücünü güçlendirme ve Mavi Vatan'da kendi hakimiyetini kurma stratejisinin bir parçası olarak nitelendirildi.
Yapılan haberde "HİSAR-D RF'nin Aselsan radarları ve HAVELSAN Advent muharebe yönetim sistemiyle çalışması, Türkiye'nin denizde tamamen entegre bir hava savunma şebekesine doğru ilerlediğini gösteriyor." ifadelerine yer verildi.
Testin öneminin yalnızca teknik bir seviyeyle sınırlı olmadığı ifade edilirken, Türkiye'nin doğrudan Atina'ya ve Doğu Akdeniz'de görev yapan tüm deniz kuvvetlerine mesaj verdiği vurgulandı.
Ankara'nın artık yabancı sistemlere bağımlı olmadığını, hava sahasında koşulları belirleyecek kendi silahlarına sahip olduğunu göstermek istediği belirtildi.
HİSAR-D RF'nin yeni nesil fırkateynlere entegrasyonu, Siper füzesi ve Atmaca gemisavar füzesi gibi geleceğin silahlarıyla bir araya geldiğinde, Türkiye'nin deniz çıkar sahasındaki dengeleri değiştireceğine dikkat çekildi.
Yapılan analizde, "Ankara'nın hava savunma "şemsiyesini" Doğu Akdeniz ve Ege'de ihtilaflı bölgelere genişletmesini isteyen senaryo artık gerçek oldu ve Yunanistan stratejisi için yeni veriler oluşturuyor" ifadelerine yer verildi.