27 Nisan 2024 Cumartesi / 19 Sevval 1445

Farklı hesaplara aynı şifre bizi riske atıyor

Kaspersky Lab araştırması, kişilerin basit şifre hataları yaparak çevrimiçi güvenliklerini riske attığını gösteriyor. İnsanlar birden fazla hesap için aynı şifreyi kullanıyor, etrafındakilerle paylaşıyor, böylece hırsızlıklara açık hale geliyorlar.

YELDA ŞUMNULU19 Ocak 2017 Perşembe 07:00 - Güncelleme:
Farklı hesaplara aynı şifre bizi riske atıyor

İnternet kullanıcıları, online dünyada kendilerini korumak adına parolaları nasıl etkin bir biçimde kullanacaklarını hâlâ bilmiyor. Kaspersky Lab’ın bir araştırması, insanların kötü şifreler seçerek ve çok ciddi sonuçlara neden olabilecek basit şifre hataları yaparak çevrimiçi güvenliklerini riske attığını gösteriyor. 

BASİT HATALAR

Araştırma, çok sayıda internet kullanıcısını riske atan üç ortak şifre hatasını ortaya çıkarıyor: 1) İnsanlar birden fazla hesap için aynı şifreyi kullanıyor; yani bir şifre sızdırıldıysa birkaç hesap birden kırılıyor. 2) İnsanlar, kırılması kolay ve zayıf şifreleri kullanıyorlar. 3) İnsanlar, şifrelerini güvenli bir şekilde saklamayarak bir şifre sahibi olmanın gerektirdiği en temel şeyi yapmıyorlar. Kaspersky Lab Tüketici İşleri Başkanı Andrei Mochola “Bugün çevrimiçi olarak sakladığımız özel ve hassas bilgilerin miktarını göz önüne alınca, insanların kendilerini korumak için şifre kullanımına daha fazla özen göstermesi gerektiğini görüyoruz. Bu bariz bir gerçek gibi gelebilir fakat birçoğumuz basit şifre yönetimi hataları yapma tuzağına düştüğümüzün farkında bile değiliz. Bu hatalar açık bir ifadeyle e-postaları, banka hesaplarını, kişisel dosyaları ve daha fazlasını savunmasız bırakmak anlamına geliyor” diyor.

GÜÇLÜ ŞİFRELER GEREK

Araştırma, çok sayıda insanın (yüzde 18) hesap hırsızlığıyla karşılaştığını, ancak pek azının etkili şifre seçerek güvenliğini sağladığını gösteriyor. Örneğin, internet kullanıcılarının üçte biri (yüzde 30) farklı çevrimiçi hesaplar için yeni şifreler oluşturuyor ve her 10 kişiden biri ise bütün hesapları için aynı şifreyi kullanıyor. Bir şifrenin sızdırılması durumunda, bu kişilerin bütün hesapları saldırıya maruz kalıyor. İnsanlar ayrıca, onları saldırılardan ve dolandırıcılıktan koruyacak kadar güçlü şifreler oluşturmuyorlar. Sadece yarısı (yüzde 47) şifrelerinde büyük ve küçük harf kullanıyor ve üçte ikisi (yüzde 64) harf ve rakam karışımı kullanıyor. Bu, çevrimiçi bankacılık (yüzde 51), e-posta (yüzde 39) ve online alışveriş hesaplarının (yüzde 37) güçlü parolalara ihtiyaç olacağını düşünmelerine rağmen böyle. 

Sayılar, noktalama işaretleri kullanalım

Araştırma, insanların şifrelerini başkalarıyla paylaşarak ve onları hatırlamak için güvensiz yöntemler kullanarak özensiz davrandıklarını da gösteriyor. Neredeyse üçte biri (yüzde 28) yakın bir aile üyesiyle, onda biri de (yüzde 11) arkadaşlarıyla şifrelerini paylaşıyor ve böylece şifrelerin istemeden de olsa sızdırılmasına olanak sağlıyor. Beş kişiden biri (yüzde 22), hatırlamalarına yardımcı olması için şifrelerini bir not defterine yazdıklarını belirtiyor. Mochola, şunları söyledi: “Çevrimiçi şifreler söz konusu olduğunda insanlar hala basit hatalar yapıyor. En iyi şifreler sözlükte bulunamayanlardır. Büyük ve küçük harfler, sayılar ve noktalama işaretleriyle oldukça uzundurlar. Bununla birlikte, bugün çok fazla çevrimiçi hesaba sahip olan insanların her şey için güvenli birer şifre hatırlaması kolay değil. Bu noktada, bir şifre yönetimi çözümü kullanmak, güçlü parolalar üretmeye ve hatırlamaya yardımcı olarak hesapların hacklenmesi riskini en aza indirebilir.”