Sol, tarihinin hiçbir döneminde şiddetten azade olmadı. Onu ya bizzat kullandı ya da solda şiddet kullananları övdü, kutsadı, kahramanlaştırdı; en hafif tabiriyle ses etmedi. “Bireysel terör”ü (“işçi sınıfı davasına zarar vereceği” gerekçesiyle) reddeden gruplar bile, şiddetin kitleselleştiği durumlarda onu benimsediler.

Durup dururken birileri çıkıp “çağdaşlığı, laikliği, cumhuriyeti savunmak için” ‘bağzı’ kadınlara, düşmana karşı kale savunması önerir gibi, inadına mini etek ve dekolte giymeyi öneriyor. Sanki kadınların bu “değerleri” savunmak için fikirlere değil, bacak ve göğüslerini sergilemeye ihtiyaçları varmış gibi. “Kazma” erkek kafasıdır bu.