15 Aralık 2024 Pazar / 14 CemaziyelAhir 1446

Adı da kullandığı kumaş da ipek

Modada uzun yıllardır başarılı işlere imza atan İpek Tohumcu’nun adı ve soyadı dedesinin yaptığı işten geliyor. Soyadını ise 19’uncu yüzyılların sonunda ipek kumaş üreten ve Sultan II. Abdülhamid’in de dikkatini çeken büyükdedesinden almış.

Hale Ceylan Barlas / [email protected]27 Ekim 2012 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Adı da kullandığı kumaş da ipek

İpek üreticisi bir ailenin torunu İpek Tohumcu... Büyükdedesi Akif Osmanzade, tarihte Kafkasya’daki Kabardey isimli prens sülalesinin bir üyesiydi. Osmanlı-Rus Savaşı’nda bölgede yaşananlardan sonra ailesi öldürülen Osmanzade, bölgedeki her çocuk gibi Anadolu’ya gönderildi.

NEW YORK’TA MODA EĞİTİMİ ALDI

Osmanzade büyüdü, 18’inci yüzyılın sonlarına doğru iş kurmayı düşünürken Alman Karl Merz ailesinin Karadeniz’de kurduğu ipek fabrikasını satın aldı. İpek işini öğrendi. Hatta Osmanzade Çin’e ilk giden kişilerden biri olarak, Çin’den getirdiği en iyi cins ipek kozalarını işleyip satıyordu. Bir süre sonra Akif Osmanzade’nin yaptığı ipekler herkes tarafından büyük beğeni topladı. Öyle ki bu durum II. Abdülhamid’in kulağına kadar gitti. Sultan Abdülhamid, Osmanzade’nin ipeklerini çok beğenmiş, ondan ipek kumaş satın almıştı. Beğenisini göstermek için de Osmanzade’ye bir nişan ve kendi elleriyle yaptığı bir sandık hediye etti. Ne var ki bu şaaşalı iş hayatı bir süre sonra sona erdi. Kotonun ve ipeğin düşüşü nedeniyle Osmanzade fabrikasını kapatmak zorunda kaldı.

AYNI ZAMANDA RENK UZMANI

Aradan yaklaşık koca bir yüzyıl geçti... Akif Osmanzade’nin torunu İpek Tohumcu, dedesinin izinden gitmeye çalışıyor. İpek Tohumcu’nun bir fabrikası yok, ipek işiyle ilgilenmiyor ama şu an tanınmış modacılar arasında. Tasarımlarında bol bol ipek kullanan bir modacı. Adı ve soyadı dedesinin yaptığı işten geliyor. Aile büyükleri ipekle uğraştıkları için adını İpek koymuşlar. O zamanlar Çin’den ipek tohumları getirdikleri için de Soyadı Kanunu’ndan sonra Tohumcu soyadını almışlar. Çocukluğundan itibaren resme ilgi duyan, ünlü ressamların atölyelerinde eğitim alan Tohumcu, sanat eğitimine üniversitede ara verip pazarlama okudu. Ardından modaya yöneldi, New York’ta Fashion Institute of Technology’de (FIT) eğitim aldı. Mezuniyetinden sonra çeşitli firmalara koleksiyonlar hazırladı. İşinde başarıyı yakaladığını anlatıyor Tohumcu: “Özgün tasarımlarımın yanı sıra müşteri odaklı çalışmalarım, müşteri profilini oluşturan kadınların neye ihtiyaç duyduklarını ve ne istediklerini araştırma ve özümseme yetime sanırım beni başarıya ulaştırdı.” Tohumcu tasarımda sınır koymuyor kendisine. Rus ve Avrupalı kadınların giyim tarzlarını inceleyerek kürk ve deri koleksiyonları hazırlıyor, Dubai’de yaşayanlar için ise abiye kıyafetler tasarlıyor.

Moda eğitiminden sonra ‘colorist’ yani renklendirme alanında da sertifika eğitimi alan Tohumcu, bu eğitimini tasarımlarında yansıtıyor. Son olarak ilk kez katıldığı İstanbul Fashion Week kapsamında düzenlediği defilede bu yeteneğini ortaya koydu. Osmanlı motifleri, Antakya mozaikleri ve Illustratör Antoniu’dan ilham aldığı ve renklerle olan ilişkisini kumaşa yorumladığı koleksiyonunda, genç ve asil hanımlara göndermeler yapan modacının tasarımlarında ise ipek, deri ve materyaller dikkat çekiciydi. Uçuşan ipek şifonlar ve zarif Fransız dantelleriyle kombinlenen koleksiyondaki kıyafetleri İpek Tohumcu’nun butiğinde bulabilirsiniz.



İPEK Tohumcu İstanbul Teknik Üniversitesi, Lasalle ve İstanbul Moda Akademisi’nde eğitmenlik yapıyor. Ayrıca pek çok markaya danışmanlık hizmeti veriyor, boya ve mimarlık firmalarında seminerler düzenliyor. Tohumcu, çok sevdiği moda tasarımı işi için aşırı çaba sarfettiğini ancak bunun karşılığını alamadığından yakınıyor: “Türkiye’deki bazı kişiler yapılan işlere saygı duymuyor. Ben de yurtdışına gittim. Orada ünlü isimlerle birlikte çalıştım. Moda eğitimi aldım. Babamı kaybedince de yıllar sonra Türkiye’ye döndüm. Şimdi Nişantaşı’nda bir butiğim var.”