Balkanlarda ışıltılı bir şehir: Belgrad

Vize olmayışı ve ekonomik bilet fiyatları şehrin tercih edilmesinde önemli etkenler. Çoğu yok olsa da Osmanlı döneminden kalan eserler ise hâlâ bu şehirde ecdâdın varlığını hissettirmeye yetiyor. Tarihsel bağlarımız sebebiyle bizler için çok derin anlamlar da ifade ediyor. Osmanlı’dan izlerle karşılaşacağınız Balkan şehirlerinden biri de Sırbistan’ın başkenti ve en büyük şehri olan Belgrad. İsmi beyaz şehir anlamına gelen Belgrad, Sava ve Tuna nehirlerinin birleştiği bölgede kurulmuş. Pek çok savaş ve yıkım sonrasında yeniden ayağa kalkan şehir, Balkanlardaki en hareketli ve doğal güzellikleriyle dikkat çeken yerleşimlerden. Kalemeydan (Belgrad Kalesi), Parlamento Binası, Tito Müzesi, Terazije Meydanı, Milli Müze, Trg Republike (Cumhuriyet Meydanı), Bayraklı Camii, Damat Ali Paşa Türbesi, Şeyh Mustafa Türbesi, St. Sava Kilisesi, Taşmeydan Parkı ve St. Marko Kilisesi önemli yapılardan.  

Şehirdeki Osmanlı hakimiyeti 1521’de başlamış ve Osmanlı yönetiminde Belgrad, Avrupa’nın en büyük şehirlerinden biri hâline gelmiş. Dr. Ekrem Hakkı Ayverdi’nin Avrupa’da Osmanlı Mimari Eserleri adlı kitabına göre Osmanlı döneminde Belgrad’da 250 cami, 9 medrese, 10 mektep, 17 tekye, 3 imaret, 14 han, 11 hamam, 3 saat kulesi, 38 sebil ve 10 türbe bulunuyordu. Bugün onlardan geriye bir cami, iki türbe, bir çeşme ve bir konak kalmış. Belgrad’a yolunuz düşerse görmeniz gereken birkaç yer ve selam verip, ecdada bir Fatiha göndereceğiniz eserler…