7 Temmuz 2025 Pazartesi / 12 Muharrem 1447

Bir Zamanlar Osmanlı’nın Sultanları

Bir Zamanlar Osmanlı dizisi yeni sezonda farklı yüzlerle yoluna devam ediyor. Aslında mimar olan Mehrnoosh Esmaelipour, zarafet eğitmeni Ayça Kuru ve sunucu Esra Özüver, ekibin genç oyuncuları...

Hale Ceylan Barlas / [email protected]8 Aralık 2012 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Bir Zamanlar Osmanlı’nın Sultanları


Hale Ceylan Barlas / [email protected]


 


Mehrnoosh Esmaeilpour: Ailem oyuncu  olmamı  istemedi.


sKaç aydır Türkiyede’siniz?


Mehrnoosh Esmaeilpour: Yaklaşık dokuz aydır İstanbul’dayım. Çok zorlandığımı söyleyemem çünkü İran’la Türkiye’nin kültürünün birbirine benzediğini düşünüyorum.


sMimarlığa geri dönmeyi mi düşünüyorsunuz?


M.E:Tabii ki düşünüyorum. Çünkü benim asıl mesleğim o. Şimdi oyunculuk yapıyorum ama ileride kesinlikle mimarlığa geri dönmek ve ailemin de istediği gibi kendi ofisimi açmayı düşünüyorum. Aslında ailem hiç oyuncu olmamı istemedi. Mimarlık okuduğum için o yönde işler yapmamı istiyorlar. Hatta babam ilk başta kızdı oyuncu olduğum için.


 


Geçen sezon TRT ekranlarında başlayan, yayınlandığı ilk günden itibaren büyük bir izleyici kitlesine sahip olan Bir Zamanlar Osmanlı dizisi yeni sezonda iddialı. Özcan Deniz’in yanı sıra Mehrnoosh Esmaeilpour, Ayça Kuru ve Esra Özüver gibi genç oyuncuların da dahil olduğu dizinin çehresi tamamen değişti. Üç yeni oyuncuyla, İzmit’teki eski Seka Kağıt Fabrikası’ndaki sette bir araya geldik...

s


Üçünüz de diziye bu sezon dahil oldunuz. Sizleri tanıyabilir miyiz?

Mehrnoosh Esmaeilpour: İranlı’yım. İran’da at eğitmenliği, Kıbrıs’ta ise mimarlık bölümüyle iki üniversite okudum. Sonra ABD’de yaşamaya karar verdim. O sırada fotoğrafçı bir arkadaşımın tavsiyesiyle bir dizi de yer aldım, ardından da Bir Zamanlar Osmanlı dizisine başladım.


Ayça Kuru: Hemşireyken üniversitede işletme okudum. Fakat o işi yapmadım. Geçmişte eğitimini almış olmamın verdiği güvenle bale öğretmenliği de yaptım. Şimdi ise Ayça Kuru Zarafet ve Modellik Okulu açtım, onunla ilgileniyorum. Adab-ı muaşeret, zarafet eğitimleri, lady olma dersleri veriyorum, güzellik yarışmalarına da finalist yetiştiriyorum.


Esra Özüver: On yıldır oyunculuk ve sunuculuk yapıyorum. Zaten oyunculuğa da ailemin zoruyla başladım. Genelde aileler çocuklarının oyuncu olmasını istemez ama benimkiler tam tersi hep teşvik etti. Şimdi de Bir zamanlar Osmanlı’ya katıldım.


DÜŞÜNSENİZE KEREM ATABEY KOCAM!


sHangi karakterleri canlandırıyorsunuz?


M.E: Saraydaki Şehrazat adında bir doktoru canlandırıyorum. Şehrazat Şeyh Nazım’ı iyileştirmeye çalışıyor. Ayrıca Serhat Ağa’ya yani Özcan Deniz’e de aşık. Evli olduğunu bilmesine rağmen ondan vazgeçmiyor.


A.K: Ben de Bülbül Hatun adında bir hemşireyi canlandırıyorum. Türkan Şoray’ın canlandırdığı Hatice Sultan’ın ajanıyım. Bir yandan da Fatma Sultan’ı iyileştirmeye çalışıyorum. Tabii bu arada İbrahim Paşa’ya aşık oluyorum. O da bana karşı boş değil.


E.Ö: Canlandırdığım Rabia III. Murad’ın gözdesi ve fettan hatunların dışında tamamen entrikadan uzak Rabia karakterini canlandırıyorum. Dizide yer almaktan dolayı mutluyum. Düşünsenize Türkan Şoray görümcem, Kerem Atabey kocam... Allahtan daha ne isterim! Rolümden de memnunum ama gerçekte hayat bu değil. Ben her şeyi yaşayabileceğim tutkulu bir karakter istiyorum. Çünkü aksiyon istiyorum, karakterim biraz durgun. Sonuçta burası saray, biraz entrika şart.


sHiç Türkçe bilmeyen biri için bir Osmanlı dizisinde oynamak zor olmadı mı?


M.E: Zorlanıyorum tabii ama oyuncu koçum sayesinde cümleleri ezberliyorum ve hikayeyi öğreniyorum. Bazen de bir gece önceden ezberlemeye çalışıyorum.


EKSTRADAN TİTREMEME GEREK KALMADI


sBir Zamanlar Osmanlı dizisinde, bu sette çalışmak neler hissettiriyor size?


A.K: Şimdiye kadar hep günümüz karakterlerini canlandırdım. Ama buraya geldiğimde platoya girdiğimde o kıyafetleri giydiğimde tüylerim diken diken oldu. Bir anda sanki Osmanlı döneminde yaşıyormuşum gibi hissettim. Gerçekten İbrahim Paşa’ya aşkla bakıyorum, sultanın karşısında tir tir titriyorum. Hatta şöyle de bir anım var. Çekimin ilk günü Türkan Şoray’ın yani Hatice Sultan’ın karşısına çıkacaktım. Yönetmen de bana “O kadar heyecanlısın ki elin ayağın titriyor, sultanın yüzüne bile bakamıyorsun” dedi. Ben tamam dedim ve çekime başladık. Gerçekten de o anda o kadar çok heyecanlandım ki yönetmen hemen “Tamam kestik” deyince olmadı sandım. Fakat tam da istenileni verebilmiştim. Çünkü hiç ekstradan heyecanlanmama ya da titrememe gerek kalmamıştı.


sÇekimler nasıl gidiyor?


E.Ö: Türkan Hanım’la birlikte çok eğleniyoruz. Kendisi o kadar esprili ki hiçbir egosu yok. Bir de hala çok güzel. İnanın bakmaya doyamazsınız. Bu haksızlık


A.K: Komik anlar da yaşıyoruz. Mesela kıyafetlerimiz çok uzun olduğu için en çok yürüme sahnelerinde zorlanıyoruz. Tabii daha çok ben zorlanıyorum diyebilirim. Çünkü benim giydiğim kıyafet diğerlerinden daha uzun ve kaç kez çekimde eteğine takılıp düştüm.


 


Herkesi sete bekliyoruz.


DİZİNİN üç oyuncusunun ortak bir çağrısı da var: “Son zamanlarda herkes setimizden bahsediyor.  Bizi ziyaret etmek isteyen herkesi buraya davet ediyoruz. Çünkü burası görülmesi gereken, bir benzeri dahi olmayan bir plato ve gelip gezmek isteyenler yapım ekibine ulaşıp gün belirleyebilirler. Hatta gelip oyuncularla da tanışabilirler. Eminim tanıştıktan sonra bizlere diziye daha çok bağlanacaklardır.” (Bir Zamanlar Osmanlı dizisinden set fotoğrafları www.stargazete.com adresinde).