Çinçinli kendini oynadı

Türk sinemasının önemli görevlerinden biri toplumun gerçeklerine ayna tutmasıdır. ‘Şimdiye kadar bunu başarılı bir şekilde yaptı mı?’ diye sorarsak, tatmin edici bir cevap veremeyiz. Ama her şey de kötü değil. Geçen hafta vizyona giren Çin Çin Bağları Her şey Yolunda A.Ş. filmi, Ankara’nın Çin Çin Mahallesi’nde çekilen ve kentsel dönüşümü odağına alan önemli bir yapım. Çinçin, daha önce Kemal Sunal’ın Düttürü Dünya filmine de ev sahipliği yapmıştı. Filmin yönetmeni ve oyuncusu Emre Budak ile aslında bir internet internet dizisi olarak başlayan ama gördüğü ilgi üzerine sinema filmine dönüşen projesini ve Türk sinemasını konuştuk.

Bu film ile birlikte, Türk sineması genç bir yönetmen ve oyuncu ile karşı karışya. Önce kendi anlatımıyla Emre Budak’ı tanıyalım ve neden böyle bir proje düşündüğünü soralım... “1984’te Ankara’da doğdum, bir süre İspanya’da yaşadım. Hollanda ve Almanya’da oyunculuk üzerine çalıştıktan sonra Türkiye’ye gelerek Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nden mezun oldum. Bir süre İstanbul Devlet Tiyatrosu ve Çankaya Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nda çalıştım. 2009 yılından bu yana Ve Sanat Atölyesi’nde çalışıyorum.Yolunda A.Ş. ekibi, internet dizisinin ilk kuruluş sürecinden, sinema filmi olduğu ana kadar çok geniş bir bileşeni kapsıyor. 2008 yılından bu yana Ankara’da çalışmalarını yürüten “Ve Sanat” adlı bir sanat atölyesinin bileşenlerinden, ilk kez oyunculuğa Yolunda A.Ş. ile başlamış arkadaşlarımıza kadar kapsamı geniş. Bu bileşenin aynı zamanda Ankara ve Çinçin ile ilgili öykü ve kısa film çalışmaları da vardı. 2011’de Çinçin Bağları’na yoğunlaştık ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan destek istedik. Bu iş bize, film yapma koşullarının eksik olduğunu öğretti”

HER AN GÖREBİLECEĞİNİZ OYUNCU 

Filmde, Ankara’da her an rastlayacağımız samimiyetteki oyuncular dikkat çekiyor. Çünkü filmin kadrosunda hiç oyunculuk eğitimi olmayan mahallenin gerçek sakinleri de Ankara Devlet Konservatuarı öğrencileri de var. Eğitimli oyuncular ile mahalle sakinlerinin yer aldığı bir kadro ile film çekmenin elbette zorlukları vardı ama Emre Budak’ın da kendine özgü formülleri vardı: “Zor oldu tabii ama mahallelinin yer alması filme samimiyet kattı.”

Kentsel dönüşüm, Türkiye’nin güncel bir problemi ama bu dramatik öyküden nasıl bir komedi ortaya çıktı? Budak “Çinçin mahallesi, dünya çapındaki bir kentsel dönüşüm sürecinin bu topraklardaki yansımalarını ve kaderini yaşamakta. Bu yanıyla benzeri mahalleler de yıllardır aynı dönüşüm sürecinin sonuçlarıyla karşı karşıya durumda. Bu değişen ve gelişen kentlerin içerisinde var olmaya çalışan kent yoksullarının tüm yaşamlarını yansıtıyor. Dolayısıyla bu dramı anlatırken mizahı da işin için kattık. Bu mahalleler de sadece dram yok kendi hallerinden mizah da çıkartıyorlar”

GECEKONDU VE GÖKDELEN UZLAŞABİLİR Mİ?

“Çinçin’den üç delikanlı var ve biri benim: Ramo... Kentsel dönüşüm ile evi yıkılıp siteye taşınan gençlerden biriyim. Fehmi ise gecekondu da hala... Geriye kalan gecekonduları yıktırmama çabasıyla mahalle halkıyla direniyoruz. Gecekondu ve gökdelenler üzerinde öznelleştirmeyip daha nesnel bakarsak buralarda yaşayan iki karşıt sınıf için “Uzlaşma yolları var mıdır, yok mudur?” fikrinin tartışılmasıdır. Bu tartışmayı da üç delikanlı üzerinden vermeye çalıştık. Bir tarafta gökdelenler, bir tarafta gecekondular...