En büyük çılgınlığımız bir hafta içinde evlenme kararı almaktı

-Son zamanlarda Gacemer çifti olarak çok konuşuluyorsunuz. Nasıl tanıştınız?

Larissa Gacemer: Yedi yıl önce bir çekim için İstanbul’a gelmiştim. Burak da o çekimde yer almıştı ve ilk kez orada tanıştık. Sonra ben Brezilya’ya döndüm. Orada konservatuar-tiyatro bölümünde okuyordum ve mezun olmadan üç-dört ay önce Burak ile konuşmalarımız daha da yoğunlaşmıştı. Dayanamadım ve ‘Türkiye’ye seni görmeye geliyorum’ dedim. Döndükten bir hafta sonra ‘Biz evlenmeliyiz’ dedik ve mayıs 2011’de bir hafta içinde evlendik (gülüyor).

-Anneniz ya da kardeşleriniz de geldi mi Türkiye’ye?

L.G: Onlar işlerinden dolayı gelemedi ama önümüzdeki günlerde annem, ablam ve yeğenlerim beni ziyaret edecek.

-Birbirinizin dinini değiştirmeyi hiç düşündünüz mü?

Burak Gacemer: Bizim öyle bir problemimiz yok. İkimiz de din konusunda birbirimize karşı çok saygılıyız. Yeri geldiğinde kiliseye, yeri geldiğinde camiye beraber gidiyoruz. Sonuçta ikimizin dini ayrı olsa da ikimiz de tek bir tanrıya inanıyoruz.

-Twitter’dan takip ettiğim kadarıyla büyük bir aşk yaşıyorsunuz.

B.G: Evet, heyacanımızı her zaman koruyoruz. Aşkımızı taze tutuyoruz. Her yerde de bunu gösteriyoruz. Larissa benim en iyi arkadaşım, ben Larissa’nın en iyi arkadaşıyım. Evlilikte, eşinle önce iyi bir arkadaş olabilmek, beraber eğlenebilmek, vakit geçirebilmek çok önemli.

BAZEN BİRBİRİMİZİ KISKANIYORUZ

-Nasıl hitap ediyorsunuz birbirinize? Aşkınızı nasıl tanımlarsınız?

L.G: Aşkım ve papajem diye hitap ediyoruz birbirimize (gülüyor).

B.G: Karşılıksız, emsalsiz, tarifi olmayan bir sevgi olarak tanımlayabiliriz!

-Kıskanç mısınız?

L.G: Her zaman değil. Bazen kıskanıyoruz tabii. Ama işimizde anlayışlıyız. Sonuçta Burak başarılı bir model, ben de oyunculuk yapıyorum. İşimizde kıskanç olsak bu işi yapamazdık, odaklanamazdık.

-Şimdiye kadar yaptığınız en çılgın şey neydi?

B.G:  Bir hafta içinde evlilik kararı almak (gülüyor).

SİNİRLENİNCE ÜÇ DAKİKA MOLA

-Birbirinizin en çok hangi yönünü seviyorsunuz?

B.G: Larissa çok anaç, evcimen, dürüst, çok iyi kalpli bir kadın. Ortak özelliğimiz çok.

L.G: Burak, romantik, komik, sevgi dolu, iyi bir eş. Bir de benim için en yakışıklı erkek.

-En çok hangi konuda tartışırsınız?

L.G: Çok fazla tartışmayız aslında. Evde temel bir kuralımız var: Aynı anda sinirli olmamak. Eğer aynı anda sinirlendiysek hiç uzatmayız. İki üç dakika mola veririz veya Burak Türkçe konuşmaya başlar ben de Portekizce konuşmaya başlarım. Zaten bu da tartışmanın bittiği an olur ve gülmeye başlarız.

Bilmediğim bir dildeki dizide başroldeyim!

-Türkiye’de genelde modellikten oyunculuğa geçişleri çok görüyoruz. Brezilya’da da bu kadar kolay oluyor mu?

Larissa Gacemer: Brezilya’da modellikten oyunculuğa geçmek çok zordur. Ama ben zaten oyuncuyum. Üniversitede de tiyatro okudum. O nedenle burada aslında kendi işimi yapıyorum. Oyunculuğun yanında modellikle de uğraşıyorum.

-Türkçe öğrenmek için ders alıyor musunuz?

Maalesef. Çünkü vaktim yok. Fakat oyuncu koçum Süreyya Güzel ile çalışırken öğreniyorum.

-Krem dizisine nasıl dahil oldunuz?

Bando Yapım, Burak’ı arayıp projeden bahsetti. Burak anlatınca çok hoşuma gitti. Ertesi gün deneme çekimlerine gittik. Beğenildi ve dizinin kadrosuna dahil oldum.

-Oyunculuğunuzla ilgili nasıl tepkiler alıyorsunuz?

Şimdiye kadar çok kötü bir tepki almadım. Hep olumlu ve beni mutlu eden yorumlar geldi. Ama eleştirilere de saygım sonsuz... Sonuçta bilmediğim bir dildeki dizide oynamaya çalışıyorum.

GÜZEL BİR BREZİLYA RESTORANI AÇACAĞIM

-Burak Bey siz de son dönemlerin aranılan modelleri arasındasınız. En çok hangi defilelerde kendinizi rahat hissediyorsunuz?

Burak Gacemer: Tasarımcı defilelerinden çok, firma defilelerinde kendimi daha mutlu hissediyorum. Bana göre daha keyifli.

-Yanlış bilmiyorsam uzun yıllar basketbol oynadınız. Modelliğe nasıl geçtiniz?

Yedi yılı birinci ligte olmak üzere 13 sene Pınar Karşıyaka’da oynadım. 37 defa milli oldum. Aslında kariyerim hiç de fena değildi ama modellikte daha özgür hissettim kendimi. Bu nedenle de altı yıl önce modelliğe geçiş yaptım.

-Malum futbolda olduğu gibi modellik de belli bir yaştan sonra bitiyor. Daha sonrası için nasıl bir kariyer çizdiniz kendinize?

Oyunculuk derslerine başladım. En azından donanımlı olup B planını her zaman hazırda bulundurmak gerekiyor. Modelliği de yapabildiğim kadarıyla yapmak istiyorum. Bittiği noktada da güzel bir Brezilya restoranı açmak gibi bir hayalim var.

Pilav yapmakta üstüme yok!

-Yemek yapmayı biliyor musunuz?

Larissa Gacemer: Güzel Brezilya yemekleri yaparım. Hatta Burak lazanyama bayılır.

-Türk yemeklerinden sevdiğiniz ya da yaptığınız bir yemek var mı?

Burak pilavı çok güzel yaptığımı söylüyor. Ayrıca tavuk ve balık yemekleri yapmayı da seviyorum.