27 Nisan 2024 Cumartesi / 19 Sevval 1445

'Issız ' fotoğraflar

Bazı fotoğraflar gürültücüdür. Onlara bakarken sesler duyar gibi olursunuz. Laleper Aytek’in Issız adlı fotoğraf sergisi ise sessizliği, sakin sakin gezilmeyi hak ediyor.

FOTOPRATİK/ARAMİS KALAY/ /[email protected]26 Ocak 2013 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
'Issız ' fotoğraflar

Aylar önce bazı baskılar yaptırmak üzere K. Uğur Varlı Fotoğraf Laboratuarı’na gittiğimde büyük boyutlu siyah beyaz baskılar dikkatimi çekmişti. Kiminin baskı ayarları, kiminin çerçeveleri yapılıyordu. Merak ettim doğal olarak. Bir sergi hazırlığında laboratuarlar da işin tılsımı bozulmasın diye sır saklamak zorundalar. Hele de sanatçısı açılışa kadar yapıtlarını göstermek istemiyorsa. Genel konseptinin ancak tamamı izlendiğinde anlaşılan, kavranan sergiler gerçeği var. Soramadım sanatçısını. Yine de “Sorsa mıydım acaba! Yok, onları da zor durumda bırakmayayım” gibi düşünceler kafamı kemirmeye devam etti. Taa ki bir gün laboratuarda Laleper Aytek’le karşılaşana kadar. O gün öğrendim o işlerin Laleper Aytek’in Issız adlı sergisi için hazırlandığını.

Titizlik başka bir hastalık. Yapıtları oluştururken bilgi, fikir, yaratıcılık zaten olmazsa olmazlardandır. İşine, sanatına değer veriyorsan duvara asılana kadar kontrolü bırakmamalısın. Kuşkusuz Laleper Aytek de işleri hazırlamanın bir süreç, sergilemenin sonuç olduğunu bilen bir sanatçı. Sonuç da baskılar olduğuna göre, ancak aydınlık odada (eskiden karanlık oda vardı malum) özeniniz, tonlara hakimiyetiniz hatta hatta her fotoğraf için belirleyeceğiniz baskı boyutu bile çok önem taşıyor. Doğrusu bu serginin uzaktan da olsa hazırlık sürecinin sancılı olduğunu hissediyordum. Ben bugün kimsenin anımsamadığı, açılıştan bir hafta, on gün önce baskıları yaptırma telaşına düşen ne sanatçılar gördüm!

Başladıktan bir gün sonra sergiye gittiğimde daha çok kişinin bu fotoğrafları görmesi gerektiği duygusuna kapıldım.

RANDEVUYU KAÇIRABİLİRSİNİZ

Bazı fotoğraflar gürültücüdür. İzlerken sesler duyar gibi olursunuz. Oysa Laleper Aytek’in fotoğrafları sukutu, sessizliği, sakin sakin acele etmeden görülmeyi hak ediyor. Zamanınız kısıtlıysa, şöyle bir bakıp çıkayım diye düşünüyorsanız sergiye hiç gitmemenizi öneririm. İşler karşısında, fotoğrafların çekim gücünden (her iki anlamda da) zamanın nasıl geçtiğini anlayamayacağınız için varsa randevularınıza geç kalabilirsiniz. Bu sergiyi programlayıp öyle gezin. Önce yapıtlara rahatça bakın, zamanı unutun, bunlar adı ‘Issız’ olduğu kadar sessiz ve zamansız fotoğraflar da... İzleyicinin kendi kültürel altyapısı, birikimi, dünya görüşü, beklentileriyle önyargısız sergiyi gezmesi için düşüncelerimi çok fazla paylaşmak istemiyorum... Sergi Teşvikiye’deki Milli Reasürans Sanat Galerisi’nde 9 Şubat’a kadar pazar-pazartesi hariç her gün 11.00-18.30 saatleri arasında gezilebilir. Çıkarken ücretsiz verilen sergi kataloğunu da almayı ihmal etmeyin.

Umarım Koç Üniversitesi İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi ile Medya ve Görsel Sanatlar Bölümü’nde fotoğraf dersleri veren Laleper Aytek’in öğrencileri ne kadar şanslı olduklarının farkındadır.