Kırmızı Sakal Huzur Sokağı’nın Hacer’ini seçti

Modacı Tanju Babacan, ‘Red Beard by Tanju Babacan’ (Kırmızı Sakal) adını verdiği yeni markasının tasarımlarını ‘Ben Buraya Çıplak Geldim’ adlı koleksiyonuyla geçen şubat ayında Mercedes Benz Fashion Week İstanbul kapsamında tanıtmıştı. Sarı, saks mavisi, siyah ve beyaz renklerin yer aldığı koleksiyonda tavada yumurta desenlerinin bulunduğu tasarımlar büyük ilgi görüyor. Koleksiyonun yüzü ise Huzur Sokağı adlı dizide Hacer karakterini canlandıran güzel oyuncu İpek Özkök oldu. İkili ile Tanju Babacan’ın İstanbul Nişantaşı’ndaki atölyesinde buluştuk.

-Birlikte çalışmaya başladınız. Nasıl oldu anlatır mısınız?

İpek Özkök: Çerkesim ve yaklaşık altı ay önce bir yardım gecemiz vardı. Benimle birlikte birkaç oyuncu ve sunucu arkadaşımla podyuma çıkmamız istendi. O gece Tanju Babacan’ın bir kıyafetini giydim ki zaten kendisiyle o güne kadar tanışmamış olsam da tarzını çok beğenirdim. Defile sonrası Tanju ile tanıştık ve birlikte yürüme kararı aldık.

-Koleksiyonu nasıl buldunuz?

İ.Ö: Bayıldım! Kıyafetlerini giydiğinizde çok farklı bir enerji hissediyorsunuz. En çok da başında kürk şapkası olan tuluma bittim!

-Modayı takip eder misiniz?

İ.Ö: Moda olan her şeyi giymekten yana değilim. Deri ceket ya da skinny jean modaysa herkesin üzerinde görmek bana çok itici geliyor. Elimden geldiğince modayı takip etmeye çalışıyorum ama kendime has kombinliyorum. Spor bir tarzım var.

-Huzur Sokağı dizisinde de Tanju Babacan tasarımlarını giymeye başladınız...

İ.Ö: Evet ama daha yeni başladık. İlk kıyafeti geçen haftaki bölümde giydim. Hemen tepkiler de gelmeye başladı tabii, ‘Kıyafetiniz çok güzeldi nereden aldınız?’ gibi. Bundan sonra her bölümde Tanju’dan bir tasarım olacak.

-Yeni koleksiyonun yüzünün İpek Özkök olması düzenlenen o Çerkes gecesinde mi ortaya çıktı?

Tanju Babacan:  Hayır, yüzünün çirkinliğinden çıktı. Dedik ki ‘En çirkin olanını seçelim’ (gülüyor)! Şaka bir yana İpek’in farklı bir yüz ifadesi var. Çok güzel bir elektrik yakaladık ve sonra ‘Neden olmasın’ dedik.

-Biraz koleksiyondan bahseder misiniz?

T.B: Nil Karaibrahimgil’in Ben Buraya Çıplak Geldim parçasından yola çıktım. Bir başkaldırı var  şarkıda ve benim de başkaldırılarım olduğu bir gerçek. Bir yerde bu başkaldırıda yaradanın yarattığı nüanstan faydalandık. Bir doğuşu, dolayısıyla da civcivin, kuşun doğum halini baz aldım kendime. İçime sinen bir koleksiyon oldu. Bir de benim kadınlarım var bu ülkede ve bu kez benim kadınlarıma hitap etmek istedim. O nedenle de ekipçe çok çalıştık.. Kumaş baskılarımı yaptırdım, en ağır couture’de nasıl bir nakış yapıyorsam onu en aza indirerek bazen de çok kullanarak çalıştım. Şifon kesimlerimde özellikle her adımda daha büyük volanlar versin diye 360 derece kesimler yaparak, büzgülerle onları zenginleştirerek hazırladım. 

-İlk kez moda haftasına katıldınız ve defileniz çok konuşuldu...

T.B: Resmen bir Red Beard patlaması yaşandı! O nedenle önce rabbime sonra çalışma arkadaşım Burçin’e teşekkür ediyorum. Bülent Ersoy, Ayşegül Aldinç, Günseli Kato koleksiyonu beğendi, Bülent Ersoy sipariş de verdi.

-Koleksiyon Nil Karaibrahimgil’den esinlenerek yapıldı, defileye o çıktı. Peki neden yüzü olmadı?

T.B: Biz Nil’den yola çıktık ama Nil’ler yapmadık. Yani sadece Nil’lere hitap etmiyoruz. Defileye onun çıkmasını istedik ve teklif ettiğimde çok mutlu oldu. Fakat Nil’in posasını çıkaracak kadar her şeyinden faydalanmak istemedik.

ÖLDÜREREK DEĞİL ÖRDÜREREK GİYİN

-Siz gerçek değil imitasyon kürk kullanıyorsunuz ama Bülent Ersoy sizin ona gerçek kürk yapacağınızla ilgili bir yorum yaptı...

Tanju Babacan: Çok uzun zamandır kürk yapmıyorum. Defilemdeki kürklerin hepsi de imitasyon ve örmeydi. Sloganım ‘Öldürerek değil ördürerek giyin.’ Bülent Hanım’ın yorumuna gelince... Kesinlikle öyle bir şey yok. Buradan söylüyorum, herkes duysun, Bülent Ersoy’a gerçek kürk bir tasarım yapmayacağım!

sRed Beard yeni bir marka. Biraz bahseder misiniz?

T.B: Şimdilik bu marka adı altında iki koleksiyon hazırladık. Biri ‘Hurafe’ diğeri de ‘Ben Buraya Çıplak Geldim’.