Gençlere yönelik çalışmaları ile dikkat çeken Siyer Vakfı, Hassan Bin Sinema Akademisi ile sıkça adından söz ettiriyor. 2015 yılında kurulan akademiden bugüne kadar 94 öğrenci mezun oldu. Son 3 senedir yönetmenlik, senaryo ve kurgu montaj atölyelerinden sektöre yeni isimler kazandıran koordinatörlüğünü Cemil Nazlı’nın üstlendiği Akademi’de yönetmen Yeşim Tonbaz Güler ve Abdülhamit Güler gençleri sinemanın etkileyici dünyası ile tanıştırıyor. Son iki yılda 10 filme imza atan Hasan Bin Sabit Sinema Akademisi öğrencileri bu yılın kapanış programını 19 Eylül Perşembe günü Ali Emiri Kültür Merkezi’nde gerçekleştirecek. Gecede öğrencilerin çektiği yedi filmin galası yapılacak.
“Sinema eğitimi vermek, sinema ile ilgili ortaya bir değer koymak ya da bir dil oluşturma gayretimizin ana nedeni sinemanın vermek istediğiniz mesaj ve söyleyeceğiniz sözü muhatabınıza ulaştırma noktasında gücü” diyen Hasan Bin Sabit Sinema Akademisi koordinatörü Cemil Nazlı, “Sinema, görsel sanatlar çok önemli bir araç ve Akademi olarak bu imkândan mümkün olabildiğince önce kendimiz istifade edebilmek sonrasında da bu alanda kendini geliştirmek isteyen gençlerimizi bu alandan faydalandırmak arzusundayız.” diyor.
Akademi’nin benzerlerinden en büyük farkı ise öğrencilere eğitim vermekle kalmayıp saha pratiğini de kazandırması. Cemil Nazlı, “İsteğimiz sinemaya eğilimi olan gençlerimize mümkün olan en geniş imkanları sunmak. Hedefimiz bu camiaya gerek sanatsal gerek şahsiyet anlamında milli-manevi değerleri yok saymadan asil ve izzetli bir duruşla iz bırakan yeni Mustafa Akkadlar, Yücel Çakmaklılar, Ahmet Uluçaylar, Ayşe Şasalar yetiştirip hediye etmektir.” sözleriyle iddiasını ortaya koyuyor. Akademinin hocalarından ödüllü yönetmen Yeşim Tonbaz Güler ise “Kendini anlatma vesilesi olarak sinema, son dönemde gençlerin yoğun ilgisine mazhar oluyor. Bu mutluluk veren bir durum. Çünkü, meşakkati bol ve kolektif bir alan olan sinemanın yalnızca eğlencelik, bir hobi mesabesinde vakit geçirilen bir alan tanımından çıkması, üretimi için de gençlerin ilgisini çekmesi ve yapabileceklerine olan güvenleri mutlandırıcı. Hele de ‘mahalle’ ayrımı olmaksızın, ailelerin ve toplumun genel yargılarından uzak olarak gençlerin bu büyük taşın altına ellerini koyma çabalarını vurgulamak isterim. Bir kesime, bir duruşa mahkum edilemeyecek kadar yeryüzüne ve insanlığa dair olan bu alanda mütedeyyin gençlerin yoğun ilgisi ve gayreti olduğu bilinsin isterim.” diyor.