- Pazara, Yakacık’a giden yokuş yukarı caddeden sapılarak giriliyor. Orta Mahalle’de. İki girişi var. Biri Tiryaki Hasan Paşa Caddesi’nden.
- İkinci giriş, biraz daha yokuş aşağısından. Girişe yakın, alçı hediyelik süs objeleri. Ayna, kelebek, melek gibi. Tanesi üç lira, iki tanesi beş lira.
- Bu girişte büyük bir kestane satıcısı var. Bol çeşitli. Ayrıca 17 kiloluk büyük boş bir peynir teneke kutusuna küçük tüp konmuş. Tenekenin üst kısmında kestane kebap yapılıyor. Yiyip tadını beğenirseniz kestane satın alabiliyorsunuz.
- Yola devam ettiğinizde sağda ‘göz yakmaz tatlı soğan’ satılıyor.
- Daha ilerde ‘Flaş Kefal’ beş lira; hamsi 10 lira.
- Biraz sonra küçük meydana geliyorsunuz. Mini daire alanda zeytinciler, kestaneciler ve bluzlar, taytlarla yan yana.
- Sola, yukarı doğru yürüdüğünüzde yerde geniş kutularda simsiyah yemişler karşınıza çıkıyor. Önce karayemiş sanıyorsunuz. Sonra yeni toplanmış ham zeytin olduğunu öğreniyorsunuz. Kilosu sekiz lira.
- Solda eski Trakya ve Kars kaşar peyniri bulunan tezgâhta ‘yeşil peynir’ satılıyor. Kilosu 15 lira. Erzurum civarındaki yaylalarda sütün yağı alındıktan sonra, bir zaman çeçil ve lor peynirinde bekletilen. Rokfor gibi hafif küflendikten açık yeşil renk aldıktan sonra yeniyor.
- Tezgâhta dağ eriği. Etikette yazılanlar: “Şekere, migrene, tansiyona, göz hastasına bire bir.”
- Bir tezgâha kamyon yaklaştırılmış. Kamyonun arka kapısı açık. İçeride iri kabaklar ve büyük lahanalarıyla bekliyor. Tezgâhtakiler bitince kamyondan yeniler indiriliyor.
- Maydanoz 50 kuruş, kuzu kestanesi altı lira. Pazardan Yakacık’a giden ana caddeye çıktığınızda bir kamyon. Arkasındaki yazı şöyle: “Yerli Ceviz. Kır. Ye. Bak. Kilo 15 Lira.”
- Bağdat hurması kilosu iki buçuk lira. Parlak turuncuları ile ışıl ışıl dizili duruyorlar.
- Yeşil acı ince kıl biber ve yanında çok yararlı kırmızı acı isot Urfa biber.
- Bitlis ceviz yirmi lira. Brokoli kilosu 2.99 kuruş. ‘Köy-Den Pembe’ domates.
- Soslu mısır 12 lira. Siirt fıstığı 34, Antep fıstığı ve kaju 32, patates bir lira. Tam yağlı iri kalamata sofralık zeytin ise 18 liradan satılıyor.
NUMBER ONE BANK
İstanbul’da pek çok değişik yerde, birçok bank vardır. Oturup biraz soluklanacağımız dinleneceğimiz... Bu banklardan en güzel manzaralılardan birde Dragos’ta. Sahil’de yer alan Migros’un tam karşısında. Kayalıklar arasında ileriye uzanmış balkon gibi bir alanda. Tam karşısında adalar. Ve etrafında başka bank da yok; gelip geçenlerden uzakta çok sessiz. Dragos.
‘HİÇ’ KELİMESİ
Ana meydanda otobüslerin minibüslerin kalktığı. Boş büyük meydanda bir heykel. Hemen arkasında deniz kenarına inen alt geçit. Heykel Neyzen Tevfik’in ney çalarkenki gözleri kapalı huşu içindeki hali. Kaidesinde yazı var. Uzun bir süre Tevfik’in boynunda Hiç yazılı bir levha ile dolaştığını belirtiliyor. Kartal.
SELİM Mİ SEVİM Mİ?
Metro çıkışında bir yazı. Duvara yazılmış. Duygu ve de düşüncelerimiz bazen duvarlara yazmaz mıyız? Yazarız. Yazı üç kelime: “Sevim Seni Sildim”. Yazıyor. ‘V’ harfi ‘L’ harfi olarak da okunabiliyor. Seyrantepe.
- Diz altı çorap. 75 kuruş üç çift 2 lira. Ayrıca kalın diz altı çorap bir lira.
- Kandıra gezen tavuk köy yumurtası 60 kuruş. Kestaneler arasında bir yazı ‘Kabuktan Hemen Ayrılır’.
Hayat Bilgisi
MAVİ SANDALYE Kız Kulesi karşısındaki eski iskele ve bahçesinde çay iki lira, kahve beş lira. Mavi sempatik tahta sandalyeler. Adı: Salacak Sahili Güzelleştirme ve Balıkçılarını Koruma Derneği Lokali. Üsküdar.
HAVUÇ Haftada üç kere az miktarda bitkisel yağla pişirdiğiniz havuçtan yiyin. Havuçtaki A ve E vitaminleri görmeyi kuvvetlendirir, gözlere parlaklık kazandırır.
HAVUZ Beşçeşmeler meydanında. Tabanı mavi boyalı çeşme - havuza düşen sarı - kahverengi çınar yaprakları sonbaharın hızla bitişini işaret ediyor. Maltepe.
HAYDN Gece TV’yi kapadıktan sonra yatmağa gitmeden önce dinlemek için Sviatoslav Richter’den Haydn’ın on birinci piyano konçertosu.
HİYEROGLİF Kitap: Moby Dick. Yazar: Herman Merville. Çeviri: Sabahattin Eyüpoğlu - Mina Urgan. Sayfa 616: “Queequeq’in bedenine çizdiği hiyerogliflerde, gökyüzü ile yeryüzünün ne olduğunu anlatan bütün bir teori; gerçeği bulma sanatı üzerine esrarlı bir inceleme vardı.”