Renkli, kreatif tasarımlarıyla dikkat çeken Dogo markasınıyla mutlaka daha once tanışmışsınızdır. Ama biz bu yıl 10’uncu yılını kutlayan bu cesur tasarımların hikayesini bir de bizden dinleyin istedik. Markanın kurucusu Gökhan Peksarı ile bir araya geldik. Amacımız tasarım sürecini öğrenmek, yıl dönümlerinde dünya devi Warner Bros. ile yaptıkları iş birliğini tebrik etmek ve başarının sırrını bir de onlardan dinlemekti. Peksarı ödülün, huzurun, büyümenin sırrı olarak ‘birlik olmanın’ önemini vurguladı, markayı bir kez daha sevdik…
Çıkışıyla birlikte hızla ivme kazanan bir marka oldunuz. Hikayeniz nedir?
2006’da şirketi kurdum. Çok kıymetli değerlerimiz, mirasımız var ancak bunların gerek biz gerekse dünya tarafından çok bilindiğini düşünmüyordum. Buradan ‘Turqs’ koleksiyonu fikrimiz doğdu. Türk motiflerinden oluşan bir tişört koleksiyonu hazırladık. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın kapısını çaldık ve bu koleksiyonu bakanlığa sattık. Sonrasında insanların bu iletişimi ve farklılığı çok sevdiğini hissedince bunu adımlara taşıdık. Sticker, duvar kağıdı gibi... Sonuç mükemmeldi ve son olarak daha zor bir materyale, suni deriye baskıyı zorladık. Araştırmalar sonucu başardık ve ayakkabıya çıkmayan baskı yaptık. Sonrasında da ayakkabının bütünleyicisi olan çanta ve diğer aksesuarlar geldi. Gerçekten emek veren ve birbirine güvenen bir ekiple her şey başarılabilir. Biz bunun en büyük örneklerinden biriyiz. 10’uncu yılımızda aldığımız TİM e-İhracat Şampiyonu ve TOBB En Hızlı Büyüyen İlk 100 Türk Şirketi ödülü hepimizi daha da motive etti.
İnsanlar neden sevdi tasarımlarınızı?
Başarımızın sırrı ürünlerimizin tasarımdan çok hikayeye odaklanması ve satılanın artık tişört, ayakkabı ya da çanta değil hikayenin ta kendisi olması. İnsanlar da bizi bu yüzden çok sevdiler. Çünkü bizim tasarımlarımızla kendinizi ya da hikayenizi anlatabilirsiniz hem de hiç konuşmadan. Bu bizim için çok anlamlı bir ilişki ve bize güç katan bir değer.
Sizden hiç ‘klasik’ bir tasarım görecek miyiz?
Renkleri ve renkli olmayı seviyoruz. Kendimizi bu yolla ifade ediyoruz. Tasarımlarımıza yön verirken müşterilerimizden gelen geri bildirimlerde bizim için çok önemli. Bu sezon örneğin klasik kategorisine koyabileceğimiz stiletto koleksiyonu yaptık ama bunu yaparken elbette markamızın imza dokunuşuyla uyarladık ve çok sevildi.
Tasarım süreci nasıl ilerliyor, mutfakta neler oluyor?
Tasarım sürecinde ürünlerin ayakkabıya baskısı yapılana kadar birçok aşama geçiriyoruz. Öncelikle geniş bir tasarım ekibimiz var ve hepsinin ayrı dünyası ve bakış açısı bizi çeşitlendiriyor hepsi bize ayrı tat katıyor. Tasarım sürecine başlarken önce bize daha sıcak gelen geleneksel yöntemle çizimlerimizi yapıp değerlendiriyoruz ve bunu dijitale aktarıp yolculuğa başlıyoruz.
10’uncu yıla özel koleksiyon
“Bundan 10 yıl önce Warner Bros. gibi bir dünya devi ile iş birliği yapmak bizim için hayaldi diyemem. Çünkü başından beri hedefimiz global bir vizyonla dünyaya açılmak ve bu kalitede işler yapmaktı. Süreç dışarıdan bakıldığında stresli olarak görünse de biz çok eğlenerek ilerdik ve tadını çıkardık. Warner Bros. ile Dogo’nun bir araya gelmesi büyük bir enerjiyi açığa çıkardı. Hepimizin hayatında bir yeri olan kahramanlar artık Dogo çizgileriyle üzerimize taşındı. Batman’in gizemli yanı ya da Bugs Bunny’nin muzurluğu…”
Dünya renkli tasarımları çok sevdi
Herkesin kullanabileceği şeyler değil, daha ekstrem bir tarzınız var ve bu da bir risk. İşin en başında bu riski göze alırken neler geçti aklınızdan? Böylesine sevileceğini düşünüyor muydunuz?
Farklı olmak isteyen kişilere ulaşmayı hedefleyerek bu riski göze aldık ve keyif aldığımız işi yaparak çok kısa sürede geniş kitlelere ulaştık. Bugün geldiğimiz noktada artık dünyaya hitap eden bir marka olduk ve birbirinden farklı kültürlerle kucaklaşmaya başladı. 67 ülkeye dogostore.com üzerinden online satış yapmanın yanı sıra ABD, Almanya, İspanya, Hollanda, Fransa, İsviçre, Lübnan, Birleşik Arap Emirlikleri ve İsrail’de mağazalarımız ve çok sayıda cornerımız var.