Türkiye Orta Doğu’nun moda başkenti olacak

Internet fenomeni girişimci Zehra Özkaymaz, kadınlardan oluşan, sosyal medyanın en renkli ve popüler alışveriş ağlarını Zeruj Outlet Village Fest’de bir araya getirdi. Kendi kadar renkli olan bu outlet fest de sezon sonu satılmayan ürünler indirimli olarak satışa sunuluyor. Feshane Uluslararası Kongre ve Fuar alanında düzenlenen festivalde kadın ve çocuk giyiminden ayakkabıya, zücaciyeden aksesuvara binlerce ürün yer alıyor. Ayrıca Zeruj’la bir günde değişim aktivitesiyle ziyaretçi olarak gelen kadınlar değişime uğruyor, tepeden tırnağa yenileniyor. Zehra Özkaymaz ile nevi şahsına münhasır kişiliğini ve başarılarını konuştuk.

- Zehra Özkaymaz kimdir?

Asıl mesleğim İngilizce öğretmenliği ama artık organizatör bir anneyim. Sosyal medyayı aktif kullanan biri olarak, oralarda tanıdığım ve keyifli bir muhabbet için de olduğum kadın girişimci arkadaşlarımı bir araya getirmeye karar verdim. İlk olarak kermes, parti organizasyonlarıyla bir araya gelirken, geleneksel bir festivale dönüştük. Bu yıl yedinci festimizi düzenliyoruz.

- Zeruj Festivali ismi nereden geliyor?

Zeruj bizim türettiğimiz bir kelime. Manası da kardeşlik, sevgi, hoşgörü, mutluluk, güler yüz ve kadın demek. Ve bir de tabii ki renk demek.

- Zeruj festivalle, Zeruj Outlet etkinlikleri farklı şeyler mi?

Evet farklı. Biz senede dört kere etkinlik düzenliyoruz. Bunların ikisi Zeruj Outlet burada sezon sonu ürünleri sergiliyor ve satışa çıkarıyoruz. Diğer ikisinde de Zeruj festivali yaparak, sezon ürünlerinin tanıtımını yapıyoruz.  İçinde kıyafetten, aksesuara, zücaciyeden, çocuk giyime kadar da her şey yer alıyor. Mini bir avm gibi.

- Sayılarla da tanımlayabilir misiniz?

Her festival birbirini ikiye katlayarak büyüdü hep. 120 tasarımcıyla bir önceki festivalde 30 bin ziyaretçiyi ağırladık. Artan 140 tasarımcımızla birlikte

50-60 bin ziyaretçi bekliyoruz.

-Bundan sonraki amacınız nedir?

Bir yılda bir gelenek oluyşturduk. Zeyruj feysçiler oluştu, fanlarımız  var. Şimdibu kemikleşmiş kadın girişimci kadromuzu uluslararası platformlara taşımak, Türkiye’yi de Orta Doğu’nun moda başkenti yapmak istiyoruz.

- Siz de tasarım yapıyor musunuz?

Evet, bir dönem garson boy muhafazakar kadınlar için tasarımlar yaptım. Ancak festival işleri o kadar yoğun geçiyor ki tasarım yapmayı bırakmak zorunda kaldım. Ama içimde hala tasarım yapma arzusu yok değil.

Muhafazakar modada bu yıl yağ yeşili revaçta

- Kendi stilinizi nasıl tanımlıyorsunuz?

Basic ürün kullanmayı çok seviyorum. Siyah - beyaz tişört, jean gibi. Ama onları muhakkak patlayan bir renkle tamamlarım. Eşarbımda da aksesvuar kullanmayı aslaihmal etmem.

- Neden Orta Doğu?

Muhafazakar bir moda akımı oluşmaya başladı. Bugün dünyaca ünlü markalar bile muhafazakar koleksiyonlar hazırlıyor. Çünkü dünyada böyle bir ihtiyaç var artık. Orta Doğu’da, muhafazakarlığı en iyi şekilde temsil eden, tekstilin kalbi olan ve de kadının güçlü olduğu tek yer Türkiye. Bu üçünü birleştirip bir de üstüne İstanbul’u ekleyince muhafazakar modanın kalbinin İstanbul’da atması şart diye düşünüyoruz. Ve bu doğrultuda adımlarımızı atıyoruz.

- Muhafazakar modada bu yılın trendi ne?

Yağ yeşili çok ön planda. Degrade eşarplar, şal eşarplar ve değişik bağlama stilleriyle renklerin ahengine şahit olacağız. Uçuşan şifon etekler üzerine deri ceketlerle şık kombinleri göreceğiz. Ve tabii aksesuarsız olmaz göze çarpan büyük takılarda çok moda olacak.