Bengü, Çağla Şıkel, Özge Ulusoy, Ivana Sert gibi isimlerin güzellik sırlarından birini açıklıyoruz; Burçin Göksu! Yaklaşık 15 yıldır sektörde olan Göksu, nam-ı diğer Bugo’nun çalışmadığı medyatik isim neredeyse kalmadı. Moda şovlarının, TV programlarının backstage’lerinde yıllarca ‘Burçin dokunuşları’ dediği kendi püf noktalarıyla makyaj yaptı. Göksu, şimdilerde kendi lakabıyla isimlendirdiği Nişantaşı’ndaki mekanı Bugo’ya yoğunlaştı. “Artık yeni yüzler keşfetmek, kurulu düzenimde çalışmak istiyorum” diyen makyaj artistiyle oturduk, biraz sektörü, biraz makyajı konuştuk, eh biraz da ünlü dedikodusu yaptık!
Sizi biraz tanıyabilir miyiz?
15 yıldır sektörün içindeyim. 13 yaşından beri kaş alan, 16 yaşından beri makyaj yapan biriyim. 12 yaşımdayken kardeşim bir yaşındaydı o uyurken yüzünü sulu boyayla boyardım. Sonra annemden de terliği yerdim. (Gülüyor) Çok büyük bir tutkuyla başladım işime kendi yerimi açana kadar hep çekim piyasasında, medya sektöründe çalıştım. Ama artık tabiri caizse halka da hitap edebileceğim bir yerim olsun istedim.
Neden?
Televizyon makyajı yapmaktan sıkılmıştım ve tanınmamış isimlerle çalışıp, yeni yüzlere uygulama yapayım dedim. Aslında beni besleyen de o. Aynı yüzlerle çalışmak bir süre sonra insanı körelten bir şey.
Neler yapıyorsunuz burada?
Kendi branşlarımı icraa ediyorum ama buranın bir güzellik merkezi ya da bir klinik havasında olmasını istemedim. Çünkü bizim sloganımız ‘minik dokunuşlarla kesiksiz, estetiksiz büyük değişim’ ‘E bunun içinde neler var?’ diye sorarsanız kalıcı makyaj, renkli kozmetik ürünleriyle davet makyajları... Bir de burada medikal bir iş oluşturduk Podoloji, (ayak sağlığı) lazer epilasyon gibi işlemlerin yapıldığı bir güzellik merkezi ama biz ona mutluluk merkezi demeyi tercih ediyoruz.
Kimlerle çalışıyordunuz?
Aklınıza gelebilecek hemen herkesle çalıştım. Burcu Esmersoy, Bülent Ersoy, Türkan Şoray, Özge Ulusoy, Hande Yener, Çağla Şıkel, Ivana Sert, Bengü gibi pek çok isimle işbirliğim oldu.
“Günlük makyajlar şov makyajlarına yaklaştı. İnsanlar onlara bakınca şıkmış gibi geliyor ama bu tür şovlara gerek yok.”
Bu kadar ünlü isimlerle çalışmak zor değil mi?
Benim için çalıştığım insanla frekansın tutması çok önemli. Neticede sanat işi yapıyoruz ve ruhumuzu elimizle bütünleştiriyoruz. Bunun için de kişiyi sevmemiz çok önemli. Bu işte olay yalnızca ticari değil. Gerçekten işini seven, tutkuyla yapan insanların böyle kriterleri oluyor. Birlikte çalıştığım kişiler benim çok sevdiğim insanlar. Zaten benim yapımda da öyle çok kapris yok bende olmadığı için karşı taraftan da çok zorlayıcı davranışlar görmüyorum. Bizimki işten çok dostluk ilişkisi.
Artık yalnızca Bugo’ya odaklandığınıza göre bu isimlerle çalışmayı bıraktınız mı?
Son dört yıldır özellikle bazı isimlerin tüm ekran makyajlarını ben yapardım. Artık buradayım ama herkesin kafasında yer eden bir isim olduğum için buraya da gelip makyaj yaptırıyorlar.
Kendine kontür yapamazsın
Bu yılın trendlerini sorsak?
Son zamanlarda özellikle sosyal medyada bir high ligth olayıdır gidiyor. Göz çevresinde falan böyle Kızılderili gibi çizgiler... Bana çok komik geliyor açıkçası. Günlük makyajlar bile şov makyajlarına yaklaştı. İnsanlar onlara baktıkça şıkmış gibi geliyor ama ben eğitimlerimde de anlatıyorum bunu; bu tür şovlara gerek yok. Amacımız güzelliği vurgulamak, beğenilmeyen bölgeyi de geri plana çekmek. O nedenle bu kurala 2020’de de 2030’da da 2050’de de devam edeceğiz.
Makyaj artistleri neden bu tarz akımları sevmez?
Çünkü örneğin high light’ta insanların yüzünü önce 500 ton koyu yapıyorlar sonra onu bir tona düşürüyorlar falan... Makyaj yapmak bu değil. Makyajda elmacık kemiğinin ten renginin bir ton koyusu olması esastır. Bunun için yüzü badana yapar gibi boyamak tamamen şov ve ben buna gerek duymuyorum. Yoksa biz de makyajlarımızda bu daraltma, kontür işlemlerini uyguluyoruz. 10 yıl önce de yapıyorduk yeni bir şey değil. Ama sosyal medya çıktı, Kim Kardashian gibi isimler peydah oldu her ayrıntı paylaşılır oldu. Dolayısıyla insanlar da öğrendi.
Bir de nude makyaj trendi var.
Sadeleşme akımı da tüm hızıyla devam ediyor. 10 yıl önce muhteşem makyaj görünsün diye saatlerce uğraşırdık şimdi yaptığım makyaj belli olmasın diye çabalıyorum. Kırmızı ruj sürmek isteyen biri olduğunda önce dişine bir bakayım diyorum. Diş sarıysa, yapısı kötüyse sürülmemeli. Ben o nedenle bu tip kadınlarda hep gözlere yoğunlaşırım.
Enerjinizi başka işlere ayırın
Bir profesyonel olarak sosyal medyadaki videoları izlediğinizde ne düşünüyorsunuz?
Uzun yıllardır bu işin içindeyim ama hala video izlemeye devam ediyorum. Diğer arkadaşların yaptığı uygulamaları merakla takip ediyorum. Ama hiç bu işten anlamayıp iki haftada blog açıp ya da Youtube’da kanal açıp yayın yapmaya başlayan insanlar var. Bakıyorum çay kaşığı ile araba lastiğiyle falan yüzüne eyeliner çekenler, diş fırçasıyla ruj sürenler var. Çok komikler ve bence enerjilerini ona vermemeliler, başka bir iş yapmalılar.
Kişi kendine doğru makyajı yapamaz mı?
Ayna açısı dediğimiz bir şey var. Kontürden bahsediyorsanız kişinin kendine doğru biçimde bunu yapması çok zor. Türkiye’nin kendine en iyi şekilde makyaj yapabilen kadınları Çağla Şıkel ve Ivana Sert’tir. Onlar bile gölge yapamazlar. O nedenle firmaların profesyonel olmayan insanlara yönelik kontör ürünleri falan çıkarıyor olmasının tamamen ticari olduğunu düşünüyorum.
Çağla Şikel
“Çağla makyajı iyi bilen, yüzünü tanıyan biri. Birbirimizden besleniyoruz.”
Alişan
“Çalıştığım tek erkek Alişan. Onla çalışmak çok eğlenceli.”
Bengü
“Benim en yakın arkadaşım. Ama çok fazla çalışmadık.”
Ivana Sert
“Benim püf noktalarımla kendi yüzünü keşfetti. Son bir yıldır da kendi makyajını kendisi yapıyor İnanılmaz yetenekli”
Özge Ulusoy
“Çalışmayı sevdiğim isimlerden biri de Özge. Onun yüzüne bakıldığında ‘Burçin Makyajı’nı görebilirsiniz. Yüzü bir karaktere oturdu benim elimde.”