TRT 1 ekranlarında yayınlanan Seksenler dizisinde pastacı Sami Bey’in kızı Elvan karakterini canlandıran Begüm Öner, aynı dizide tanışıp aşık olduğu oyuncu Ceyhun Fersoy ile geçen yıl dünya evine girdi. Çiftin yolu bu kez bir banka reklamında kesişti. Genç oyuncu “80’ler çok özel yıllarmış. Ailem büyüklerim anlatıyor ama ne kadar anlatırlarsa anlatsınlar yaşamış gibi olması çok zor. Yabana atılacak yıllar değil. Benim jenerasyonumun da bu yılları gerçekten öğrenmesi bilmesi gerekiyor. Komşuluk varmış mesela. Şimdi oturduğun apartmanda karşı komşunu tanımıyorsun” diyor. Genç oyuncu Öner ile evliliği hem de oyunculuk üzerine bir sohbet gerçekleştirdik.
- Nasıl gidiyor Seksenler?
Çok iyi gidiyor. Beşinci sezon olmasına rağmen reytinglerimiz süper. Sadık bir seyircimiz var sağolsunlar. Yalnız bırakmıyorlar bizi. İleriki bölümlerde sürpriz gelişmeler olacak özellikle Şahin ve Elvan arasında.
- Beş sezondur Elvan karakteriyle özdeşleştiniz heralde?
Aynen öyle. Elvan’la çok içli dışlı oldum. Saf temiz bir kız. Şimdiki devirden çok farklı.
En büyük amacı okulunu bitirip aile kurmak...
- Genç bir oyuncu olarak bu kadar uzun zamandır aynı karakteri canlandırmak avantaj mı dezavantaj mı?
Avantaj olduğunu düşünmüyorum. Sonuçta dediğiniz gibi hele ki genç bir oyuncu olarak daha farklı şeyler tatmak istiyorsun bir kere. Heyecanlıyım, bir sürü karakter canlandırmak istiyorum, hayallerim var. Çünkü yolun başındayım. Kabına sığmayan bir durum oluyor işin açıkçası. O yüzden bazen kilitlendiğimi hissediyorum. Seksenler çok özel, çok emek verilmiş bir iş. Yıllar geçse de unutulmayacağını düşünüyorum. Sizi terk etmeyen bir seyirciniz var. O nedenle duygusal bağımız var. Arkanızı dönüp gideceğiniz bir durum değil yani. Arada sinema filmleri, reklamlar var onlarla renklendiriyorum oyunculuğumu.
- Seksenli yıllarda yaşamak ister ssssmiyidiniz?
Seksenler çok özel yıllarmış. Ailem büyüklerim anlatıyor ama ne kadar anlatırlarsa anlatsınlar yaşamış gibi olması çok zor bir kere. Bu dizi sayesinde yaşamış gibi olma şansına eriştim. Yabana atılacak yıllar değil. Benim jenerasyonumun da bu yılları gerçekten öğrenmesi bilmesi gerekiyor. Komşuluk varmış mesela arka sokakta kim var ne oluyor biliyormuşsun şimdi oturduğun apartmanda karşı komşunu tanımıyorsun. Keşke o yıllarda gerçekten yaşasaymışım zorlanıyorum biraz.
Seksenler benim yıllarımmış
- Neden peki?
Çok özel değerlerimiz varmış. Gittikçe değerlerimizi katbetmeye başladık. Bir ailenin bir yerde toplanması salonda, oturma odasında ne bileyim sofrada bir arada olması sohbet etmesi ne kadar önemli bir şey. Şimdi öyle değil herkes odasına çekilyor. Paylaşım yok gibi bir şey. Tamam teknolojinin ilerlemesi güzel ama bizden çok şey götürdüğüne inanıyorum. Herkesin yalnızlaştığına inanıyorum. Benim için bu değerler çok önemli. Begüm olarak kendimi seksenli yıllara aitmişim gibi hissediyorum.
Teknolojiyi sevmiyorum
Arkadaşlarım ve ailem arasında bazen oyunlar oynuyoruz. Telefonları ters çeviriyoruz bir saat hiç kimse bakmayacak diyoruz. İnanın o arada çok keyifli sohbetler ediyoruz, dertleşiyoruz en önemlisi birbirimizi dinliyoruz ve anlıyoruz. Herkese tavsiye ediyorum.
- Hayallerim var dediniz nedir onlar?
Uzak gelecekle ilgili hayallerim yok yakın gelecek beni ilgilendiriyor. Mesela çizgi film seslendirmek, korku filminde oynamak, mesleğime her renkten tatdan bir şeyler katmak istiyorum. Dolayısıyla uzun bir yolum var sabırsızım heyecanlıyım.
Evli olmak çok keyifliymiş
Benim çok korkularım vardı. Evliliğe çok uzak bir insandım. Hiç bu kadar keyifli olabileceğini tahmin etmemiştim. Uzun uzun sohbet ediyoruz bu çok önemli benim için, kopuk bir çift değiliz. Galiba eski dönemlerki aile yapısını yakalamaya çalışıyoruz. En önemlisi Ceyhun çok pozitif, eğlenceli, huzurlu bir insan olduğu için maşallah diyeyim çok güzel gidiyor.
- Peki çocuk...
Ceyhun çok istiyor. Bir dilek tut dediğimde bile dileğini tahmin ediyorum artık. Ama ben her şeyin zamanında olması gerektiğini düşünüyorum, kariyerimin başındayım biraz yol almak istiyorum.