Ferda Cemiloğlu: Sürece zarar verecekleri dışlamak lazım!

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, 'Türkiye'de terör sorunu annelerin yüreklerini ortaya koymasıyla çözüme kavuşabilir ve kavuşacaktır. Anneler, tüm kadınlar eğer bu sürece yüreklerini koyarsa eğer bu süreçte görev alırsa vazife alırsa inanın o silahlar artık susacaktır' sözlerinin altını çizen Kürt işkadını Ferda Cemiloğlu konuya önemli bir sözle giriş yaptı. Star'a konuşan Cemiloğlu, “Bugün namus günüdür. Herkes bunu sahip çıkmalı” dedi.

ÇOK UMUTLUYUM

Başlatılan yeni süreçten çok mutlu olduğunu belirten Cemiloğlu, “Umutluyum ve beklentilerimde yüksek. 10 yıl önce toplum sorunlarını araştırma vakfı kurulduk. 9 kurucuyduk. Uzlaşma zemini geliştirmek ve bu annelerle beraber kadınlarla beraber bu şiddeti yok etmek için bir süreç başlatmıştık. Tek hedefimiz vardı bu savaşı durdurmak. Kadınlarımız bir araya gelerek annelerin yürüklerinin sızlamaması için elimizden gelini yaptık. O zaman insanlar çok büyük laflar söyledi ve arkasında durmadı. Ama şimdi çok umutluyum. Çokta umutluyum. En başka kendi halkım adına söylüyorum bu süreç barış için çok büyük katkılar sağlayacak” dedi.

ATILAN HER ADIMA BİZ 10 ADIM GİDERİZ

Kendi halkını çok iyi tanıdığını dile getiren Cemiloğlu, “Kendi insanımı tanıyorum. Atılan bir adıma biz 10 adım atarız. Artık çok mutluyuz. Enerjimizi daha doğru bir adım atmak barışı sağlamak, insanca yaşama hakkına sahip olmak için kullanmalıyız. Hiç kimse acı çekmek istemez. Yoksulluk içinde yaşam geçirmek istemez. İstikrar olmamasını kimse istemez. Anladığım kadarıyla böyle bir yaşamın özlemi içindeyiz. Onu da gündeme getirmek için elimizden geleni yapacağız. Ümitsiz olmadım. Hep bunu savunacağım. Siyaseti böyle oluşturmak lazım. İnsanlar sınırları kaldırdı. Kendi aramızda uzlaşma ve ortak zemin herkesi içine alacak bir çözüm bulmak lazım. Adı ne olursa olsun önemli olan sonuçtur. İnançtır. Problemi çözmektir” diye konuştu.

ZARAR VERECEKLERİ DIŞLAMAK LAZIM

Böylesi süreçleri bozacak bir takım güçlerin olabileceğine değinen Cemiloğlu, şunları söyledi:

“Her dönem bozacak bir takım şeyler olur. Büyük Ortadoğu süreci vardır. Herkesin içinde farklı bir menfati vardır. Bunun anti propagandasını yapacaklarda olabilir. Önemli olan sağduyudur. İnsanların bir konuşup 10 kez düşünmesi gerekir. Sinir sistemimizi donduralım. Çok sağduyulu olalım. Sağ duyulu ile savunursa diğerlerinin görüşleri çok önem arzetmez. Namus günüdür. Herkes kendi görevini yapmalı. Bu bir tarihi sorumluluktur. Her bir bireyin bu süreç içinde kendi görmesi lazım. Zarar verecek kişileri dışlamalıyız. Bu sürece zarar veren herkesi çizginin dışına itmeliyiz. Bu motivasyonu pozitif rüzgarı iyiye götürmek lazım. İnsanlar buna yoğunlaşmalı.”

SİYASET YAPMAMAK GEREKİR

Türkiye'de daha önce Kürtçe konuşmayan birinin bugün çok daha fazla hakka sahip olduğunu dile getiren Cemiloğlu şu görüşleri dile getirdi:

“Bugün birçok şeyi geri bırakmışız. Sizin elinizde bir arguman varsa bunun siyaseti yapıyorsanız olmaz. Bu konuda siyaseti bırakmanız lazım. İnsanlar bazı şeyleri öğreninceye kadar çalışmalıyız. Bunu kabul etmeyen insanlar çıkabilir. Bu bir günde olmaz. Bir taşı suya atarsınız halka halka oluşmalar olur. Ve durulur. Toplum taşın etrafındaki geniş haklar gibidir. Böyle bakmak gerekir. Iraktaki Kürtlerin ve temsilcilerinin Türkiye'deki şiddetin yok olmasını istiyor. Diyaloğun oluşması için her zaman yardımcı olmaya hazırlar. Biz çok acı çektik, kardeş ölümlerine neden olduk diyorlar. Bundan sonra hiçbir Kürdün diğer bir kürdü kırmasını istemiyoruz. Şiddet bir çözüm değil. Barış süreci için diyaloğ için elimizden ne geliyorsa harız.”

Daha önce gündeme gelen çözüm süreçleriyle ilgili olarakta Cemiloğlu, “Deneyler insanlara çok şey öğretir. İnsanlar ilk yaşadığını sıkıntıları bu süreçte yaşamak istemiyor. Herkes derslerini çok iyi çalışmış. Bütün ülke bazı bedeller ödüyor. Herkes bir şekilde bu hataların bedeli ödemiştir” dedi.