Avrupa'nın savunma kapasitesinin güçlendirilmesi amacıyla oluşturulan yeni mali araç aracılığıyla AB, talep üzerine ve ulusal planlar doğrultusunda ilgili üye ülkelere dağıtılmak üzere 150 milyar avroya kadar kredi sağlayacak.
Bundan yararlanmak isteyen üye ülkelerin, kredilere hak kazanabilmeleri için prensip olarak en az iki katılımcı ülkeyi kapsayan ortak satın alımlar gerçekleştirmeleri gerekecek.
SAFE aracılığıyla finanse edilecek ürünler, "mühimmat ve füzeler; derin hassas vuruş kabiliyetleri de dahil olmak üzere topçu sistemleri, asker ekipmanı ve piyade silahları da dahil olmak üzere kara muharebe kabiliyetleri ve destek sistemleri; kritik altyapı koruması; siber; karşı hareketlilik de dahil olmak üzere askeri hareketlilik, hava ve füze savunma sistemleri, deniz yüzeyi ve su altı kabiliyetleri, insansız hava araçları (İHA) ve İHA karşıtı sistemler, stratejik hava taşımacılığı, havadan havaya yakıt ikmali ve C4ISTAR sistemleri gibi stratejik kolaylaştırıcılar, uzay varlıkları ve hizmetleri; uzay varlıklarının korunması; yapay zeka ve elektronik savaş" olarak listelendi.
"YÜZDE 35'E 65" KURALI
Tedarik sözleşmeleri, nihai ürünün bileşenlerinin tahmini maliyetinin yüzde 35'inden fazlasının AB ülkeleri, Ukrayna, Norveç, Lihtenştayn ile İzlanda'nın dışındaki ülkelerden satın alınmamasını garanti etmek zorunda.
Dolayısıyla bir savunma ürününün toplam tahmini değerinin yüzde 65'i adı geçen ülkeler içerisinden satın alınmalı.
YUNANİSTAN PANİKLEDİ
Kathimerini gazetesi, Türkiye'nin insansız hava araçları, zırhlı araçlar ve mühimmatı Avrupa ortaklarına pazarlamayı hedeflediğini yazdı.
Almanya, İtalya, İspanya ve Polonya gibi büyük AB ülkelerinin, Türkiye'nin Avrupa savunma girişimlerine katılımını desteklediği ifade edildi.
Yunanistan merkezli ekonomi sitesi Business.gr haberinde, "Türk savunma sanayii artık SAFE programı kapsamında 150 milyar euroya ulaşan düşük faizli kredilerle sağlanan finansmana da talip. Yunan diplomasisi hangi barajları kuruyor, SAFE düzenlemesinin yorumlanmasında hangi tuzaklar gizli?" ifadelerini kullandı.
Yunanistan'ın önde gelen yayın organlarından Ta Nea, "Karar üçüncü ülkelerin, dolayısıyla Türkiye'nin de yolunu açıyor. Ancak düzenleme, üçüncü ülkelerin katılımına yönelik bazı güvenceleri de içeriyor. Bu güvencelerin başında, Yunanistan'ın da girişimiyle söz konusu üçüncü ülkenin bir üye devletin ya da AB'nin tamamının güvenliği açısından tehdit olarak değerlendirilmesi durumu geliyor" ifadelerine yer verdi.
ANT1 TV, "Uyumlu ülke olarak anılan Türkiye, ya doğrudan ya da savunma iş birlikleri yaptığı İtalya ve İspanya aracılığıyla Avrupa programlarına katılabilecek" ifadelerine yer verdi.