Devlet Başkanlığı İletişim Ofisi Müsteşarı ve Malacanang Sarayı Basın Sorumlusu Claire Castro, basına yaptığı açıklamada, Sydney saldırısının ardından ülkesinin "terör örgütü DEAŞ'ın eğitim merkezi olarak" gündeme gelmesine tepki gösterdi.
Castro, 14 Aralık'ta meydana gelen saldırıdan önce faillerinin Filipinler'de eğitim aldığı iddialarını doğrulayacak bir delil bulunmadığını belirtti.
Basın Sorumlusu, Filipinler Devlet Başkanı Ferdinand Marcos Jr'ın, Filipinler'i DEAŞ'ın eğitim merkezi olarak tanımlayan genelleyici ve yanıltıcı açıklamayı güçlü bir şekilde reddettiğini kaydetti.

Ulusal Güvenlik Konseyinin açıklamalarını okuyan Castro konuşmasında, "Filipinler makamları, uluslararası ortaklarla beraber mevcut bütün bilgileri doğrulmaya devam ediyor ancak ülkenin terör eğitimi için kullanıldığı iddialarını destekleyecek hiçbir kanıt sunulmadı." ifadelerine yer verdi.
Avustralya Yayın Kuruluşunun (ABC) ismini açıklamak istemeyen üst düzey güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, faillerin saldırıdan bir ay önce "askeri tarzda eğitim" almak üzere Filipinler'in güneyine seyahat ettiği, daha sonra da Avustralya'ya döndüğü ileri sürülmüştü.

Avustralya'nın New South Wales eyaletine bağlı Sydney kentindeki Bondi Plajı'nda 14 Aralık'ta silahlı saldırı düzenlenmişti.
Polis, 15 kişinin hayatını kaybettiği ve 42 kişinin yaralandığı silahlı saldırıda, saldırganların baba oğul olduğunu açıklamıştı.
Şüphelilerden birinin öldüğü, yaralı diğer şüphelinin gözaltına alındığı aktarılmıştı.
Başbakan Anthony Albanese, saldırının Yahudi Avustralyalılara yönelik olduğunu belirtmişti.
Ülkedeki Müslüman toplumun temsilcileri saldırıyı kınayarak saldırıdan etkilenenler ve yakınlarıyla dayanışma içinde olduklarını ifade etmişti.

Ahmed, saldırı sırasında bir kolu ve bir elinden yaralanmış, hastaneye kaldırılarak tedavi altına alınmıştı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da saldırıdan birkaç saat sonra yaptığı açıklamada, olay anına ait bir kahramanlık videosu izlediğini söylemişti.
Avustralya polisi, silahlı saldırının, terör örgütü DEAŞ'tan "etkilenerek düzenlendiğini" belirtmişti.





