11 Aralık 2025 Perşembe / 21 CemaziyelAhir 1447

Astronomlar Güneş'e yakın gizli bir gezegen keşfetmiş olabilir

Princeton Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, Kuiper Kuşağı'ndaki gözlenen anormal eğilimin, hipotez edilen Planet Nine'dan çok daha yakında bulunan bilinmeyen bir gezegen tarafından yaratılmış olabileceğini ortaya koydular.

HABER MERKEZİ11 Aralık 2025 Perşembe 19:56 - Güncelleme:
Astronomlar Güneş'e yakın gizli bir gezegen keşfetmiş olabilir

Dış Güneş Sistemi'nde yapılan yeni ölçümler, Güneş'e yakın bir bölgede gizlenmiş olabilecek görünmeyen bir dünyaya işaret etmektedir. Plüton'un içinde yer aldığı buzlu nesnelerden oluşan geniş halka olan Kuiper Kuşağı'nda tespit edilen beklenmedik bir sapma, araştırmacıları yeni bir gezegen arayışına yöneltmiştir. Bu keşif, uzun yıllardır tartışılan Planet Nine'ın varlığından çok daha yakın mesafelerde, daha küçük bir gezegenin bulunabileceğini göstermektedir.

Kuiper Kuşağı'nda tespit edilen anormal eğim

Princeton Üniversitesi'nden astrofizikçi Amir Siraj ve meslektaşları, Kuiper Kuşağı düzleminin yeni bir ölçümünü gerçekleştirmiş ve çarpıcı bulgular elde etmiştir. Kuiper Kuşağı'ndaki bazı nesnelerin yörünge hizalamasında 15 derecelik beklenmedik bir eğim saptanmıştır. Bu sapma, eğer yakında bir gezegen yoksa, doğal olarak yaklaşık 100 milyon yıl gibi nispeten kısa bir sürede düzleşmesi gereken bir durumdur. Araştırmacılar, bu anormal eğilimin devam etmesinin, orada onu karıştıran bir şey olması gerektiğini gösterdiğini belirtmektedir.

Siraj ve meslektaşları Christopher Chyba ile Scott Tremaine, gözlemsel önyargının etkilerini ortadan kaldıran yeni bir yöntem geliştirerek Kuiper Kuşağı düzlemini hesaplamışlardır. Bu teknik, Neptün'ün yörüngesinin ötesindeki, yarı büyük eksenleri 50 ile 400 astronomik birim arasında olan 154 nesneye uygulanmıştır. Araştırmacılar, yakınlarda gezegen yoksa tüm bu nesnelerin az çok düz bir düzlemde yörüngede dönmesi gerektiğini öngörmüştür.

Yapılan analizler, 50 ile 80 astronomik birim arasındaki nesneler ile 200 ile 400 astronomik birim arasındaki nesnelerin beklenen düz düzlemde yörüngede döndüğünü göstermiştir. Ancak bu iki popülasyon arasında, Güneş'ten 80 ile 200 astronomik birim arasındaki mesafelerde, araştırmacılar Güneş Sistemi düzlemine göre yüzde 96 ila 98 güven düzeyiyle 15 derecelik bir eğim için kanıt bulmuşlardır. Takip simülasyonları, eğim tespitinin yanlış pozitif olma olasılığının yalnızca yüzde 2 ila 4 olduğunu göstermektedir.

Planet Y: Bilinmeyen bir dünyaya işaret eden bulgular

Araştırmacılar, gözleme en yakın Güneş Sistemi simülasyonlarını yürütmüş ve ilginç sonuçlar elde etmiştir. Simülasyonlar, Merkür ve Dünya büyüklükleri arasında, 80 ile 200 astronomik birim arasında 10 derecelik bir eğimle dış Güneş Sistemi'nde yörüngede dönen küçük bir gezegenin varlığını göstermektedir. Siraj, CNN'e verdiği açıklamada, bu açıklamanın muhtemelen Dünya'dan daha küçük ve muhtemelen Merkür'den daha büyük, derin dış Güneş Sistemi'nde yörüngede dönen görünmeyen bir gezegenin varlığı olduğunu belirtmiştir.

Araştırmacılar, bu hipotetik dünya için 'Planet Y' adını önermiştir. Siraj, bu çalışmanın bir gezegen keşfi olmadığını, ancak kesinlikle çözümü muhtemelen bir gezegen olan bir bulmacanın keşfi olduğunu vurgulamıştır. Planet Y, hipotez edilen Planet Nine'dan çok daha yakın mesafelerde, Güneş'e daha yakın bir konumda bulunabilir. Bu bulgu, dış Güneş Sistemi'nin ne kadar karmaşık ve gizemli olduğunu göstermektedir.

Neptün'ün yörüngesinin ötesinde ne olduğunu görmek aslında inanılmaz derecede zordur. Güneş'ten çok uzakta, düzleşmiş, simit şeklindeki Kuiper Kuşağı'ndaki küçük nesneler çok az güneş ışığı yansıtmaktadır. Ayrıca son derece soğuk olan bu nesneler, termal radyasyon da yaymazlar. Bu nedenle, bu bölgedeki nesneleri tespit etmek oldukça güçtür. Yaklaşık 40 astronomik birim uzaklıktaki Plüton'un yörüngesinin ötesinde gezegenler varsa, bunları bulmak kolay olmayacaktır.

Yörünge tuhaflıklarından gezegen keşfine uzanan tarih

Tarih, yörünge tuhaflıklarını araştırmanın gezegen keşfinde ne kadar etkili olduğunu göstermektedir. Neptün, 1846'da astronomlar Uranüs'ün yörüngesindeki tuhaflıklara dayanarak konumunu çıkardıktan sonra keşfedilmiştir. Plüton ise 1930'da astronomlar Neptün ve Uranüs'ün yörünge tuhaflıklarını birlikte kullanarak konumunu hesapladıktan sonra keşfedilmiştir. Yörünge şakalarını aramak, başıboş dünyaları takip etmek için zamana saygı duyulan bir yöntemdir.

Teknoloji geliştikçe, dış Güneş Sistemi'nin ayrıntılı bir sayımını yapma yeteneğimiz de gelişmektedir. Yaklaşık 30 astronomik birimden 50 astronomik birime kadar uzandığı düşünülen Kuiper Kuşağı, gelecekteki araştırmalar için büyük bir potansiyel taşımaktadır. Tüm bu süre boyunca orada gizlenen görünmeyen bir gezegen varsa, Kuiper Kuşağı'ndaki herhangi bir tuhaflık onun varlığına işaret edebilir. Bu nedenle, araştırmacılar yörünge verilerini dikkatle incelemeye devam etmektedir.

Dış Güneş Sistemi: Gelecekteki keşiflerin hazinesi

Planet Nine hala 400 astronomik birimin ötesinde kışkırtıcı bir şekilde keşfedilmemiş durumdayken, dış Güneş Sistemi gelecekteki gezegen avcıları için gerçek bir hazine olabilir. Bu bölgede yapılacak araştırmalar, sadece yeni gezegenler keşfetmekle kalmayacak, aynı zamanda gelecekteki alet tasarımını da bilgilendirebilir. Araştırmacılar, bu tür bulgulardan elde edilen veriler sayesinde daha gelişmiş gözlem araçları tasarlayabilir.

Gizli gizlenmiş gezegenler olsun ya da olmasın, Kuiper Kuşağı ve ötesinde ne olduğu hakkında daha fazla şey öğrenmek, Evren'deki yerimizin bilimsel anlayışını ilerletmektedir. Bu araştırmalar, Güneş Sistemi'nin oluşumunun daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacaktır. Princeton Üniversitesi'ndeki bu çalışma, dış Güneş Sistemi'nin sırlarını çözmek için atılan önemli bir adımdır ve gelecekteki araştırmaların yolunu açmaktadır.