27 Nisan 2024 Cumartesi / 19 Sevval 1445

Darbeci Hafter tek tek ortadan kaldırıyor! Bir ''kara kutu''dan daha kurtuldu

Darbeci Hafter, Libya'da Kaniyat milislerinin lideri el-Kani'nin öldürülmesiyle bir savaş suçlusundan daha kurtuldu.

AA31 Temmuz 2021 Cumartesi 13:02 - Güncelleme:
Darbeci Hafter tek tek ortadan kaldırıyor! Bir ''kara kutu''dan daha kurtuldu

Libya'nın Terhune kentindeki katliamların sorumlularından Mahmud el-Verfelli'nin ardından bir başka milis komutanı Muhammed el-Kani de Bingazi'de silahlı saldırıda öldürüldü.

Terhune kentinde sivillere yönelik katliamdan sorumlu tutulan Kaniyat milislerinin lideri el-Kani'nin, 27 Temmuz'da Bingazi'nin Buatni bölgesinde, Halife Hafter milislerince öldürüldüğü iddia edildi.

Libya'da savaş suçları işlediği için Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) tarafından hakkında yakalama kararı çıkartılan, Halife Hafter'e bağlı milis komutanı Mahmud el-Verfelli'nin (42) de 24 Mart'ta Bingazi'de silahlı saldırı sonucu öldürüldüğü duyuruldu.

Yerel kaynaklar, el-Kani'nin, Hafter'in Bingazi'deki gücü ve kendisine yeterli sadakat göstermeyen birlik komutanlarını tasfiye etmekle bilinen 106. Tabur güçleri tarafından öldürüldüğünü bildirdi.

Buna göre, Hafter bu şekilde Libya'yı yönetme hayaline tehdit oluşturacak katliamlarının tanıklarını tek tek yok ediyor. Hafter'e yaptıkları hizmetlere rağmen Kaniyat milislerinin liderleri de sonlarının Kani gibi birer birer tasfiye edilme endişesi taşıyor.

- BAŞKA BİR "KARA KUTU"DAN KURTULMA

Kaniyat liderinin öldürülmesi, yıllardır işkence ve katliam suçlarına maruz kalan Terhune halkının yüreğine biraz olsun su serpse de kayıp akrabalarının sağ mı ölü mü olduklarının ortaya çıkmaması ve söz konusu savaş suçlularının yargılanmaması onları üzüyor.

UCM ve Birleşmiş Milletleri (BM) harekete geçiren Terhune'deki katliamlarla ilgili gerçeklerin daha fazla ortaya çıkması, şüphesiz Hafter'in çıkarına olmayacaktı.

Hafter'e bağlı milislerin işlediği insanlık suçu kapsamında Terhune'de gün geçtikçe bulunan toplu mezarlar ve gerçeklerin ortaya çıkması ise Hafter'e uluslararası toplum ve insan hakları kurumlarıyla yüzleşmekten başka seçenek bırakmayacak.

Hafter, 2019-2020 yıllarında Trablus'a yaptığı saldırıda Kaniyat milislerini öncü birlik olarak kullandı. Kaniyat milisleri, Trablus'a yönelik saldırı süresince orta ve doğu eksenlerindeki bölgelere derinden nüfuz etti.

Muhammed el-Kani'nin Hafter hakkında sahip olduğu bilgiler, Hafter'i UCM'ye sevk edecek ve Libya'yı yönetme projesine son verecekti.

Bu bağlamda Norveç'teki İnsan Hakları Örgütü Başkanı Linda Ulstein, 27 Temmuz'da yaptığı açıklamada, Bingazi'de Hafter milisleri tarafından savaş suçlarına karışanlara yönelik yapılan suikastların, kanıtları gizleme çabası olduğunu doğruladığını ve Hafter'in seçimlere aday olabilmek için kendini aklamaya çalıştığını belirtmişti.

Verfelli ve Kani'nin işlediği suçların yerel ve uluslararası kuruluşlar tarafından belgelendiği biliniyor. Söz konusu kişiler ve bunlara bağlı lider ve milislerin, Hafter'in emrinde çalıştıkları için bu suçlamalardan kurtulması zor görünüyor.

Özellikle İngiltere'nin Trablus Büyükelçisi Nicholas Hopton, Terhune'daki toplu mezarları incelemesi sırasında, hükümetinin, insanlık suçları kapsamında devam eden soruşturmaları destekleyeceği ve bu suçların faillerini sorumlu tutma niyetinde olduğu açıklamasında bulunmuştu.

Uluslararası alanda savaş suçlarından aranan silahlı milislerin liderlerinin tasfiyesi, Hafter'in üzerindeki ABD ve İngiliz baskısını azaltma seçeneklerinden biri gibi görünüyor.

- TERHUNE'DEKİ TOPLU MEZARLARDAN SORUMLU TUTULAN KANİ MİLİSLERİ VE KABİLESİ

Libyalılar Terhune'de işlenen insanlık dışı vahşetin sorumlusunun Kani milisleri olduğunu ifade ediyor. Bu milisler, Terhune kentindeki Kani kabilesi üyeleri ve dışarıdan kendilerine katılan silahlı çetelerden oluşuyor.

Terhune kentindeki çok sayıda toplu mezarın da sorumlusu Kaniyat milisleri ve örgütün lideri Muhammed el-Kani, 25 Kasım 2020'de ABD Hazine Bakanlığı tarafından yaptırım listesine alınmıştı.

Libya ordusunun, Hafter milislerinin Trablus'a yönelik saldırılarında harekat ve ikmal merkezi olarak kullandığı Terhune'yi Haziran 2020'de kurtarmasının ardından Libya makamları, şehirde ve çevresinde ortaya çıkarılan çok sayıdaki toplu mezarda 125'in üzerinde cesede ulaşmıştı.