Rejim 43 yıl hapse mahkum etmişti! Suriyeli pilot 70 yaşında özgürlüğün tadını çıkarıyor

70 yaşındaki Tatari, uzun süren esaretin ardından Esed rejimi sırasında yaşadıklarını ve hislerini AA muhabirine anlattı.

"Askeri emirlerin uygulanmasına karşı teşvik" suçlamasıyla 1981'de tutuklanan Tatari, Esed rejiminin 8 Aralık 2024'te devrilmesinin ardından özgürlüğüne kavuştu.

Hayatının en güzel yıllarını hapishanede geçiren pilot Tatari, "O dönemde rejimin gidişatını doğru bulmuyorduk. Siyasi bilinç çok gelişmemişti, bizde de yoktu ama gördüğümüz adaletsizlikleri sessiz kalmadan dile getiriyorduk." dedi.

Tatari, Suriye'de yaşanan Hama olaylarının genel acının sadece bir parçası olduğunu belirterek "Hama, Suriye'deki baskının sembol şehirlerinden biriydi. Ancak aynı acılar Halep'te, İdlib'de, Şam'da, Humus'ta da yaşandı. 1982'de Hama'daki son çatışmalar, rejime karşı duran silahlı güçlerin tasfiyesiydi. Bu nedenle hafızalarda 'Hama Olayları' olarak kaldı." ifadelerini kullandı.

Yıllarca Tedmur ve Sednaya cezaevlerinde kalan Tatari, serbest kaldığı günkü atmosferi şu sözlerle anlattı:

"Sednaya'dan Tartus'a çıktım. İnsanlar devrimin bayrağını taşıyor, şarkılar söylüyordu. Şam'a indiğimde bu coşku daha da büyüktü. İlk kez bu ülkenin gerçekten benim vatanım olduğunu hissettim. Daha önce böyle bir his yoktu. Bir işgal altında gibiydik."

Tatari, özgürlüğünün yanı sıra ülkenin kurtuluşunun asıl sevinç kaynağı olduğunu belirterek "İnsanların yüzündeki mutluluk, benim 43 yıl sonra özgürlüğe kavuşmamdan daha büyüktü. Çünkü gerçek mutluluk, ülkenin özgürleşmesiydi. Sabah hiçbir şey yokken, akşam rejim çökmüştü." diye konuştu.

2024'ün umutların gerçeğe dönüştüğü bir yıl olduğunu söyleyen Tatari, "Devrim sürecinde birçok hayal kırıklığı yaşandı ancak halk tekrar tekrar ayağa kalktı. Rejim Halep'ten çıkarılınca ilk başta temkinliydik. Daha önce de benzer oyunlar yaşanmıştı ama bu sefer, Halep'ten sonra Hama da özgürleştirildi, cezaevleri açıldı. Bu, bizim için hayati bir adımdı." dedi.

Tatari, yaşadıklarından çıkardığı en önemli dersin "insanın kendi iradesinin sahibi olması" olduğunu dile getirerek "Ben, işkencelere rağmen kendi benliğimin sahibiydim. Kendi kararlarımı kendim verdim. Bu yüzden pişman değilim. Çünkü kişi, ancak kendi kendisinin sahibi olduğunda doğru yolda yürüyebilir." ifadelerini kullandı.