Rusya ve Çin Kovid-19 aşısını Avrupa'da silah olarak kullanıyor

Kovid-19 vaka sayıları tekrar yükselirken, Avrupa Birliği'ndeki ülkeler aşı tedarikini güvence altına almak için mücadele ediyor.

Üye devletler, yaz sonuna kadar yetişkin nüfuslarının yüzde 70'ini aşılama hedefine ulaşmak için mücadele ediyor. AB içindeki bu bölünmüşlükten yararlanmak isteyen Rusya ve Çin, aşı diplomasilerini devreye soktu.

Bu aşı stratejisi en çok Orta ve Doğu Avrupa'da etkisini gösteriyor.

Çek Cumhuriyeti ve Slovakya da dahil olmak üzere bölgedeki bazı ülkeler, dünyada Kovid-19 pandemisinin en çok görüldüğü yerler arasında yerini aldı.

AB'nin ortak satın alma sistemiyle ilgili sorunlardan dolayı tamamen durmuş olan aşılama programları nedeniyle bazı ülkeler, AB'nin Avrupa İlaç Ajansı (EMA) tarafından onaylanmamış olan Rusya'nın Sputnik V ve Çin'in Sinopharm aşılarını ithal etme fırsatını kaçırmadılar.

Rusya'nın Sputnik V aşısı Avrupa'nın onayı almakta gecikmesi, bölgesel hükümetleri çok zor duruma soktu.

Slovakya Başbakanı Igor Matoviç, Mart ayı başlarında, AB ülkeleri için yürürlükte olan kurallara aykırı olarak ve kendi hükümet üyelerinin itirazlarına karşı çıkarak Sputnik V dozlarının gizli bir teslimatını ayarladı. Bu teslimatın gün yüzüne çıkması ve salgının kontrol edilemez seviyerlere gelmesinden kendisini sorumlu tutarak istifa etti.

Gizli anlaşma, Salı günü resmen istifa eden Matoviç'den sonra bir ay süren bir siyasi krize yol açtı.

Eski Dışişleri Bakanı Ivan Korcok, Rus aşısını "hibrit savaş aracı" olarak nitelendirdi.

Kırılgan demokratik kurumları ve gelişmekte olan ekonomileri, Orta ve Doğu Avrupa'yı uzun süredir AB zincirinin en zayıf halkaları haline getirdi. Bölgenin küçük ülkeleri güç aktörlerinden uzak olsalar da, AB ve NATO üyelikleri onları Rusya ve Çin'in etki operasyonlarının savunmasız hedefleri haline getiriyor.

Star.com.tr