25 Ağustos 2025 Pazartesi / 2 RebiülEvvel 1447

Soykırımcı İsrail, Gazze'de hastaneyi vurdu... Dünyadan peş peşe tepkiler

Soykırımcı İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesinin 4. katına düzenlediği hava saldırısında ilk belirlemelere göre 5'i gazeteci 20 kişi öldü, çok sayıda kişi yaralandı. Öte yandan saldırının ardından pek çok ülke ve uluslararası kuruluş İsrail'e tepki gösterdi.

AA25 Ağustos 2025 Pazartesi 19:54 - Güncelleme:
Soykırımcı İsrail, Gazze'de hastaneyi vurdu... Dünyadan peş peşe tepkiler
Yerel ve hastane kaynaklarından alınan bilgiye göre soykırımcı İsrail ordusu, Nasır Hastanesinin 4. katına iki ayrı hava saldırısı düzenledi.Soykırımcı İsrail ordusunun önce hastanenin 4. katını vurduğu, ikinci saldırının ise ilk yardım ekiplerinin ölü ve yaralıları çıkarmaya çalıştığı sırada gerçekleştirildiği aktarıldı.Saldırıda, Reuters Haber Ajansı foto muhabiri Hüsam el-Mısri, Katar merkezli Al Jazeera televizyonu kameramanı Muhammed Selame, Independent Arabia ve AP'nin de bulunduğu çeşitli medya kuruluşlarında gazetecilik yapan Meryem Ebu Dekka, ABD merkezli NBC News'te gazeteci Muaz Ebu Taha ve gazeteci Ahmed Ebu Aziz hayatını kaybetti.Gazze'deki Filistin Sivil Savunma Müdürlüğü, saldırıda biri itfaiye eri olmak üzere 15 Filistinlinin yaşamını yitirdiği, yaralıları kurtarmaya ve ölüleri enkaz altından çıkarmaya çalışan 7 itfaiye erinin ise yaralandığını kaydetti.İLK TEPKİ İSPANYA'DAN GELDİ

İspanya hükümeti, İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesi'nin 4. katına düzenlediği, gazetecilerin ve masum sivillerin öldüğü hava saldırısını kınadı.

İspanya Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "İspanya hükümeti, Gazze'deki Nasır Hastanesi'ne düzenlenen ve 4 gazeteci ile masum sivillerin ölümüne yol açan İsrail'in saldırısını kınamaktadır. Özel olarak korunan alanların hedef alınamayacağını tekrar vurguluyoruz. Bu, uluslararası insancıl hukukun açık ve kabul edilemez bir ihlalidir ve araştırılması gerekmektedir." ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, "Sivil ölümlerinin yarattığı acı, çalışmaları hayati önem taşıyan ve özel koruma sağlanması gereken basın çalışanlarının acısıyla daha da artmaktadır. İspanya, tüm vatandaşların ifade özgürlüğünü ve bilgiye erişimini güvence altına almak için elzem olan bilgiye erişim hakkına yönelik tam bağlılığını yinelemektedir." ifadelerine yer verildi.

İNGİLTERE DIŞİŞLERİ BAKANI LAMMY: DEHŞETE DÜŞTÜM

İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy, İsrail'in Gazze'de Nasır Hastanesi'ne düzenlediği saldırı nedeniyle dehşete düştüğünü belirterek, siviller, sağlık çalışanları ve gazetecilerin korunması gerektiğini vurguladı.

Bakan Lammy, İsrail ordusunun abluka altındaki Gazze Şeridi'nin güneyinde bulunan Nasır Hastanesi'ne düzenlediği saldırıya ilişkin paylaşımda bulundu.

Lammy, "İsrail'in Nasır Hastanesi'ne yaptığı saldırı beni dehşete düşürdü. Siviller, sağlık çalışanları ve gazeteciler korunmalı. Acil ateşkese ihtiyacımız var." ifadelerini kullandı.

ALMANYA: SALDIRI ŞOKE ETTİ

Almanya Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in Gazze'deki Nasır Hastanesi'ne düzenlediği hava saldırısının kendilerini şoke ettiğini belirterek, saldırının araştırılmasını istedi.

Bakanlığın, Amerikan X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından yapılan açıklamada, "İsrail'in Gazze'deki Nasır Hastanesi'ne düzenlediği hava saldırısında çok sayıda gazeteci, kurtarma görevlisi ve diğer sivillerin öldürülmesi bizi şoke etti. Saldırı araştırılmalı." denildi.

Açıklamada ayrıca, "Gazetecilerin çalışması, Gazze'deki savaşın yıkıcı gerçekliğini tasvir etmek için hayati önem taşıyor. İsrail hükümetine, medya çalışanlarına erişim izni vermesi ve Gazze'de çalışan gazetecilere koruma sağlaması için defalarca çağrıda bulunduk." ifadeleri kullanıldı.

TRUMP: BUNDAN MEMNUN DEĞİLİM

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail'in Gazze'de gazeteciler ve ilk yardım görevlilerini hedef aldığı saldırısından spesifik olarak haberi olmadığını belirterek, "Bundan memnun değilim. Aynı zamanda bunları görmek de istemiyorum. Bu kabusa bir son vermeliyiz." dedi.

ABD Başkanı Trump, Oval Ofis'te düzenlediği ve başkanlık kararnamelerine imza attığı törende gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Trump, "İsrail Gazze'deki bir hastaneyi bombaladı, 5 gazeteci dahil 20 kişi öldü. Ne dersiniz?" şeklindeki soruya, "Bu ne zaman oldu? Bilmiyordum." diye karşılık verdi.

Daha sonra açıklamasına devam eden Trump, "Bundan memnun değilim. Aynı zamanda bunları görmek de istemiyorum. Bu kabusa bir son vermeliyiz." ifadesini kullandı.

İsrail'e yönelik herhangi bir değerlendirme yapmayan ABD Başkanı, Hamas'ın elindeki esirleri kendisinin kurtardığını ve Gazze'deki durumun "çok kötü" olduğunu söyledi.

KATAR'DAN İSRAİL'E TEPKİ

Katar, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesine düzenlediği hava saldırısını kınadı.

Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, sivillerin ve hastaların hayatını kaybetmesine yol açan saldırının, "Filistin halkına karşı işlenen sistematik suçların yeni bir halkası" olduğu belirtildi.

İsrail'in bu saldırısıyla uluslararası hukuku ve insan haklarını açıkça ihlal ettiği vurgulanan açıklamada, İsrail'in gazetecileri, insani yardım çalışanlarını ve sağlık personelini hedef almasının, uluslararası toplumun acil ve kararlı adımlar atarak sivillerin korunmasını sağlamasını ve bu suçların faillerinin hesap vermesini zorunlu kıldığı ifade edilerek, Gazze'de yaşanan felaketin durdurulması için acilen harekete geçme çağrısı yapıldı.

Açıklamada ayrıca, Gazze Şeridi'ne yönelik "soykırım niteliğindeki savaşın" sona erdirilmesi, bölgede yaşanan insani felaketin giderilmesi ve 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen bir Filistin devletinin kurulmasını garanti altına alacak adil ve sürdürülebilir bir barışın tesis edilmesinin önemi vurgulandı.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER'DEN İSRAİL'E TEPKİ

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrail'in Gazze Şeridi'nde Nasır Hastanesi'ni hedef alan saldırılarında sivillerin yanı sıra gazetecilerin hayatını kaybetmesini şiddetle kınadı.

BM Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın toplantısında "Genel Sekreter, İsrail'in bugün Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'ni hedef alan saldırılarında Filistinlilerin öldürülmesini şiddetle kınıyor. Ölenler arasında sivillerin yanı sıra sağlık personeli ve gazeteciler de bulunuyor." dedi.

Bu son korkunç ölümlerin, sağlık personeli ve gazetecilerin çatışmanın ortasında hayati önem taşıyan görevlerini yerine getirirken karşılaştıkları aşırı riskleri gözler önüne serdiğini belirten Dujarric, "Genel Sekreter, sağlık personeli ve gazeteciler de dahil olmak üzere sivillere her zaman saygı gösterilmesi ve korunmaları gerektiğini hatırlatıyor." diye devam etti.

Dujarric, Genel Sekreter'in bu öldürmelerin derhal ve tarafsız bir şekilde soruşturulması çağrısında bulunduğunu tekrarlayarak, "Genel Sekreter, ayrıca derhal ve kalıcı bir ateşkes, Gazze genelinde sınırsız insani yardım erişimi ve tüm rehinelerin derhal ve koşulsuz serbest bırakılması çağrısını yineliyor." ifadelerini kullandı.

FRANSA: SALDIRILAR KABUL EDİLEMEZ

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İsrail'in Gazze Şeridi'nde 5 gazetecinin ve çok sayıda sivilin ölümüne neden olan saldırılarının "kabul edilemez" olduğunu bildirdi.

Macron ABD merkezli X şirketinin sosyal medya platformundan yaptığı açıklamada, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ile telefonda görüştüklerini ve Gazze'deki durumu ele aldıklarını duyurdu.

"Bir nüfusu açlığa mahkum etmek derhal durdurulması gereken bir suçtur." ifadesini kullanan Macron, gazetecilerin ve sivillerin öldürüldüğü İsrail saldırılarına da tepki gösterdi.

Macron, "Bu sabah, İsrail'in Gazze'deki bir hastaneye düzenlediği yeni saldırılar çok sayıda sivilin ve gazetecinin ölümüne neden oldu. Bu kabul edilemez, siviller ve gazeteciler her koşulda korunmalıdır. Medya, çatışmanın gerçekliğini yansıtmak için görevlerini özgürce ve bağımsız bir şekilde yerine getirebilmelidir. İnsani yardımlar (Gazze'ye) girebilmelidir. İsrail'i uluslararası hukuka saygı göstermeye çağırıyoruz." ifadelerini kullandı.

Kalıcı ateşkes çağrısını yineleyen Macron, İsrail-Filistin meselesinde iki devletli çözüme ilişkin 22 Eylül'de ABD'nin New York kentinde yapılacak Birleşmiş Milletler (BM) konferansı için Katar ile yakın şekilde çalıştıklarını kaydetti.

AVRUPA BİRLİĞİ'NDEN TEPKİ

Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun Eşitlik, Hazırlıklılık ve Kriz Yönetiminden sorumlu üyesi Hadja Lahbib, İsrail'e, "Gazze'de olup biteni dünyaya duyurmaya çalışanları öldürme uygulamasına" son verme çağrısı yaptı.

Lahbib, ABD merkezli X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından İsrail'in Gazze'deki Nasır Hastanesine düzenlediği saldırıyla ilgili açıklamada bulundu.

Saldırılar sırasında gazeteciler de dahil olmak üzere birçok sivilin hayatını kaybettiğini büyük üzüntüyle öğrendiğini belirten Lahbib, "Sağlık görevlileri ve kurtarma görevlileri de öldürüldü. Hepsi görevlerini yapıyordu." diye konuştu.

Lahbib, "İsrail'i, Gazze'de olup biteni dünyaya duyurmaya çalışanları öldürme uygulamasına bir kez daha son vermeye çağırıyorum." ifadesini kullandı.

3 Mayıs'taki Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde AB Delegasyonu tarafından hazırlanan bir videoda yer alan ve bugünkü saldırılarda hayatını kaybeden gazeteci Meryem Ebu Dekka'nın fotoğrafını paylaşan Lahbib, "Gazeteciler, doktorlar ve kurtarma görevlileri her zaman korunmalıdır." vurgusunu yaptı.

SUUDİ ARABİSTAN'DAN HAREKETE GEÇME ÇAĞRISI

Suudi Arabistan, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ndeki Nasır Hastanesini hedef alınmasının ardından uluslararası kurumlara acilen hareket geçmeleri çağrısında bulundu.

Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail'in Han Yunus'taki Nasır Hastanesine düzenlediği ve basın mensupları, yardım ekipleri ve sağlıkçıların hedef alınması kınandı.

Uluslararası kurumlara acilen hareket geçmeleri çağrısında bulunulan açıklamada, Suudi Arabistan'ın İsrail'in uluslararası hukuk ve örflere yönelik sürekli devam ettirdiği ihlallerinin kabul edilemez olduğu vurgulandı.

İsrail tarafından işlenen suçlara uluslararası toplum tarafından "bir sınır konulması" istenen açıklamada, medya, insani yardım ve sağlık alanında çalışan ekiplerin korunmasının zorunlu olduğunun altı çizildi.