Duble Kabustan Neştersiz Kurtuluş

Her defasında 15 günü bulan adet kanamaları yüzünden yaşamı kabusa dönen, kansızlık yüzünden yürüyemez hale gelen, lösemi tanısı koyulup aslında "rahim boşluğunda miyom olduğu" 6 ay sonra anlaşılan bir çocuk annesi Hülya Dormanlı'ya (40) önce ameliyat önerilip ardından "ölürsün" denilerek vazgeçilmesiyle kabuslar yaşatıldı. Bir daha anne olamama ve ölüm korkusuyla baş başa kalan Dormanlı, İzmir Kent Hastanesi'nde Prof. Dr. Fatih Şendağ'ın tek delikten girerek yaptığı ameliyatla miyomdan da kanamalardan da kurtuldu. Dormanlı, "Kabuslarım bitti" dedi.

LÖSEMİ TANISI KOYULDU, RAHMİNİN ALINACAĞI SÖYLENDİ
İstanbul'da yaşayan, iş adamı Hakan Dormanlı ile mutlu bir evlilik sürdüren, 11 yaşında Toprak adlı bir oğlu olan Hülya Dormanlı bir yıl öncesine kadar sağlıklı bir kadındı. Bir yıl önce regl dönemlerinde aşırı kan kaybetmeye başlayan, bu nedenle sık yorulan ve merdiven dahi inip çıkamayan Dormanlı, birçok doktora gitti. Aşırı kan kaybettiği için zaman zaman kan nakli yapılan genç kadın kansızlık tedavisi görmeye başladı, 6 ay sonra gittiği doktorlardan birinin teşhisi ise lösemi oldu. Sorununa çare aramayı sürdüren Dormanlı'nın bu kez rahim boşluğunda miyom olduğu saptandı. Dormanlı'nın aslında lösemi olmadığı, rahim boşluğundaki bu miyomların aşırı kanamaya yol açtığı ortaya çıktı. Tedavi için rahminin alınması gerektiği söylenen Dormanlı, ikinci çocuğunu doğurmak istediği için bu teklife sıcak bakmadı. Bazı doktorlar ise miyomun tehlikeli bir yerde tutunduğunu, rahim alınırsa kan kaybından ölebileceğini söyledi. Bir daha anne olamama korkusu yaşarken bu kez ölüm tehlikesi yaşamaya başlayan Dormanlı, yaşadığı kabustan kapalı gerçekleştirilen ameliyatla uyandı. Tatil için ailesinin bulunduğu İzmir'e gelen, 15 gün sürüp birkaç gün aradan sonra tekrar başlayan adet kanamaları yüzünden huzuru kalmayan Dormanlı, ailesinin önerisi ve desteğiyle yeniden yeni tedavi arayışına girdi ve buldu. Dormanlı, İzmir Kent Hastanesi'nde Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Fatih Şendağ tarafından gerçekleştirilen laparoskopik cerrahi denilen kapalı ameliyat yöntemiyle rahmi korunarak miyomlarından kurtuldu.

"YÜRÜYEMEZ OLDUM"
Ameliyattan önce kansızlığını tedavi etmeye yönelik geçici çözümler sunulduğunu Dormanlı, "Aşır kanamaların yol açtığı kansızlık nedeniyle lösemi tanısı bile aldım. O kadar halsizdim ki son bir yıl çocuğumu okuluna bile götüremedim, yürüyemez oldum. Kanamaya miyomların neden olduğu saptanınca rahmimin alınması gerektiği ardından da ameliyatın ölüm riski olduğu söylendi. Rahmimin alınacağını söylediklerinde çok üzüldüm. Çünkü ben ikinci çocuğumu, oğlum Toprak (11) da bir kardeş istiyordu. Bu tedavi yöntemini bilmiyordum. Şu an ameliyat olmamış gibiyim, çıkıp yürüyüp gidebilirim. Kabuslarımdan kurtuldum" dedi.

KANSIZLIK SORUNU DA ÇÖZÜLECEK
Öte yandan Jinekoloji Profesörü Fatih Şendağ, ameliyatın iyi geçtiğini ve hastanın bir gün sonra taburcu edildiğini belirterek, "Hastamıza rahim koruyucu operasyon yapılabileceğini, çocuk sahibi olabileceğini, bunun bir yolu olduğunu söyledik. Rahim içine kamerayla girerek miyomu yara, kesi izi olmadan temizledik. Rahim şu an normal. Bundan sonra hastanın adet kanamaları düzene girecek ve kansızlık sorunu da çözülecek" dedi.

KADINLARA UYARILAR
Kadınlara şu uyarılarda bulunan Şendağ, "Bayanlar bazen ihmal ediyorlar, yoğun adet kanamalarının normal olduğunu düşünüyorlar. Yıllarca doktora gitmeyenler oluyor, birçoğu anemi tedavisi görüyor. Oysa miyomdan kaynaklandığı belirlenip miyom temizlenirse kanamalar normale dönecek, kansızlık sorunu başka tedaviye gerek kalmadan çözülecek. Miyomlar üreme çağındaki her dört kadından birinde görülüyor. Hepsinde sorun yaratmıyor. Miyomun yerleşim yeri çok önemli. Rahim boşluğunu dolduruyorsa o zaman ciddi problemler yaratabiliyor, aşırı kanamalara yol açıyor. Bazen dışarı doğru büyüyor. Çok büyürse idrar yollarına, bağırsaklara baskı yaparak kabızlık yapıyor. Ya da sık idrara çıkmaya neden oluyor. Yıllık jinekolojik kontrollerde bile bu sorunlar tespit edilebilir, ihmal etmemek gerekir" diye konuştu.