Manisalılar artık endoskopiden korkmayacak

Halk arasında cesaret iğnesi olarak da bilinen sedasyon yönteminde endoskopi hortumunu hisseden ve rahatsızlık duyan hastalar artık bu yeni yöntemle hiçbir acı hissetmeden sorunsuz endoskopi yaptırabilecek. Yeni yöntemle ilgili açıklamada bulunan Endoskopi Birim Sorumlusu Genel Cerrah Erdem Nalbant, "Artık hastalar İzmir'e gitmeyecek" dedi.

Manisa Devlet Hastanesi; genel cerrah, anestezi uzmanı, anestezi teknisyeni ve hemşireden oluşan bir ekiple endoskopide tam uyutma dönemini başlattı. Manisa'da ilk kez uygulanan ve Gastroskopi, Kolonoskopi ve Sigmoidoskopi işlemlerini kapsayan yöntem hastalar için büyük rahatlık sağlıyor. Endoskopi Birim Sorumlusu Genel Cerrah Erdem Nalbant uygulamaya başladıkları yeni yöntemle endoskopinin hastaların korkulu rüyası olmaktan çıktığını söyledi. Endoskopide yaygın bir uygulama olan sedasyon yönteminde hastanın midesine inen hortumdan rahatsızlık duyduğunu, acı ve sızı duyması nedeniyle fiziksel tepkimeler bile gösterebildiğini kaydeden Dr. Nalbant, kendilerinin başlattığı anestezili yöntemde bu tür şikayetlerin tamamen ortadan kalktığını söyledi. Mide ve kalın barsak kanserlerinin teşhisi dışında, mide yanması, reflü ve riskli yaş gruplarını taramada uygulanan endoskopinin önemi üzerinde duran Dr. Nalbant, Gastroskopi, Kolonoskopi ve Sigmoidoskopi işlemlerini tam uyutarak yapmaya başladıklarından bu yana hastalarının "Acı hissedecek miyim?" korkusu olmadan kendilerine güvenle geldiklerini belirtti.

DIŞA BAĞIMLILIKTAN KURTULDUK
Manisa Devlet Hastanesi'nin son yıllarda kazandığı imkanlarla kanser hastalığının teşhis ve tedavisinde ciddi mesafe kat ettiğini kaydeden Dr. Nalbant "Bize gelen hastaların Kolonoskopi ya da Sigmoidoskopi işlemi yapıldıktan sonra tümörle karşılaşılması durumunda parçayı alıyoruz. Aynı servis katında bulunan patolojide hastalığın tanısı konuyor. Örneğin mide kanseri dendi. Cerrahisini hastayı göndermeden biz kendimiz burada yapıyoruz. Ameliyat sonrası konseye sokuyoruz, ilaç gerekiyorsa onkoloji bölümünde yatırarak ilaç tedavisi uyguluyor, radyasyon onkolojisi bölümünde radyoterapi veriyoruz. Yani hastalarımızı İzmir'e ya da farklı hastanelere sevk etmeden tüm işlemlerini aynı çatı altında yapıyoruz" dedi.

Hastaların dışarı sevk edilmeden tedavi edilebiliyor olmasının artılarına da değinen Dr. Nalbant, hastaların madden ve manen güçlük yaşamadan, daha hızlı ve etkin tedavi imkanı bulduğunu, en önemli artının ise hastanın hastalık öyküsünü bilen ve takip eden hekimi tarafından tedavi görebilmesi olduğunu söyledi.