7 Eylül 2025 Pazar / 15 RebiülEvvel 1447

Bakan Uraloğlu'ndan “Mavi Vatan” vurgusu: Limanlarda elleçlenen yük 22 yılda yüzde 180 arttı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 2002'den bu yana limanlarda elleçlenen yük miktarının yüzde 180, konteyner miktarının ise yüzde 443 arttığını belirterek, '2024'te limanlarımızda elleçlenen yük miktarı yaklaşık 532 bin tona, konteyner miktarı ise 13 milyon 529 bin 729 TEU'ya ulaştı.' dedi.

AA7 Eylül 2025 Pazar 17:43 - Güncelleme:
Bakan Uraloğlu'ndan “Mavi Vatan” vurgusu: Limanlarda elleçlenen yük 22 yılda yüzde 180 arttı

Bakan Uraloğlu, Kaptan Fahrettin Aksu Kılavuzluk İstasyonu'nun yeni hizmet binasının açılış töreninde yaptığı konuşmada, binanın, kılavuz kaptanlarına konforlu ve teknolojik bir çalışma ortamı sunarak, onların zorlu görevlerini daha etkin bir şekilde yerine getirmelerine çok önemli katkı sağlayacağını söyledi.

Uraloğlu, İnciburnu'ndaki konumuyla İstanbul Boğazı'nın güvenliğinin kilit noktalarından biri olan istasyonun, "mavi vatan"ın emniyetini daha da güçlendireceğini vurguladı.

Türkiye'nin, dünyanın en önemli boğazları arasında bulunan İstanbul ve Çanakkale Boğazlarının kontrolünü elinde tuttuğuna işaret eden Uraloğlu, "Akdeniz ve Karadeniz havzasındaki ülkelerin deniz ulaşımı ve uluslararası ticaret faaliyetleri açısından anahtar ve kıymetli bir konumdadır. Boğazlarımız, sadece ülkemiz için değil, Karadeniz ve Akdeniz ekonomik havzaları başta olmak üzere tüm dünya için stratejik bir su yolu ve enerji geçiş koridorudur. İbn Haldun'un 'Coğrafya kaderdir' sözü de günümüzde gerçekliğini hala korumaktadır. Kadim Anadolu'yu çevreleyen denizlerimiz bizim kaderimizdir, bir kulacından vazgeçmeyeceğimiz 'mavi vatan'ımızdır." diye konuştu.

"TÜRKİYE'NİN DIŞ TİCARET TAŞIMALARININ YÜZDE 86'SI DENİZ YOLUYLA GERÇEKLEŞTİ"

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, Türkiye'nin dış ticaret taşımalarının yüzde 86'sının deniz yoluyla gerçekleştiğine dikkati çekerek, 2002'de dünyada 17'nci sırada yer alan Türk sahipli filonun, 2024 sonu itibarıyla 11'inci sıraya yükseldiğini bildirdi.

Uraloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Elbette ilk 10'daki yerimizi almak için durmaksızın bütün sektörümüzle beraber çalışmaya devam ediyoruz. 2002'den bu yana limanlarımızda elleçlenen yük miktarı yüzde 180, konteyner miktarı ise tam olarak yüzde 443 arttı. 2024'te limanlarımızda elleçlenen yük miktarı yaklaşık 532 bin tona, konteyner miktarı ise 13 milyon 529 bin 729 TEU'ya ulaştı. Ambarlı, Kocaeli, Tekirdağ, Mersin ve bu yıl ilk kez listeye giren Aliağa limanlarımız, dünyanın en fazla konteyner elleçlenen 100 limanı arasında yer alarak ülkemizin gücünü küresel arenada tescil etti."

Geçen yıl bu 5 limanın yaklaşık 11,4 milyon TEU ile Türkiye'deki toplam konteyner elleçlemesinin yüzde 84,1'ini gerçekleştirdiğini anlatan Uraloğlu, Aliağa Limanı listeye 91'inci sıradan giriş yaparken, Ambarlı'nın 72'nci, Kocaeli'nin 86'ncı, Tekirdağ'ın 94'üncü ve Mersin'in 98'inci sırada yer aldığını belirtti.

Uraloğlu, "İlk 100'de yer alan 5 limanımız deniz ticaret hacmindeki yükselişimizin çok önemli göstergelerinden birisidir. Bu yılın ocak-ağustos döneminde de limanlarımızda elleçlenen yük miktarı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3 artarak 366 milyon 799 bin 327 tona ulaştı. Elleçlenen konteyner miktarı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,5 artarak 9 milyon 381 bin 358 TEU'ya ulaşmıştır. Tüm bu başarılarla birlikte Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak denizlerimizde seyir, can, mal ve çevre emniyetine de büyük önem veriyoruz." şeklinde konuştu.

"İSTANBUL BOĞAZI DÜNYANIN EN TEHLİKELİ SU YOLLARINDAN BİRİ"

Abdulkadir Uraloğlu, denizleri, COSPAS-SARSAT uydu yardımlı arama kurtarma sistemi ve gelişmiş haberleşme sistemleriyle dinlediklerini, otomatik tanımlama sistemleriyle izlediklerini ve gemi trafik hizmetleri merkezleriyle yönettiklerini dile getirdi.

Uraloğlu, bu çerçevede yapılan hizmetlere değinerek, şunları kaydetti:

"2003'te boğazlarımızdaki gemi trafiğini yönetmek amacıyla Türk Boğazları Gemi Trafik Hizmetleri Merkezi'ni kurduk. Diğer yoğun gemi trafiğinin yaşandığı deniz yetki alanlarını da kapsam altına almak amacıyla Gemi Trafik Yönetim Sistemi (GTYS) projesini hayata geçirdik. İzmit Gemi Trafik Hizmetleri Merkezi'ni 2016'da, İzmir Gemi Trafik Hizmetleri Merkezi'ni 2017'de, Mersin Gemi Trafik Hizmetleri Merkezi'ni ise 2019'da hizmete açtık. Ankara'da Gemi Trafik Hizmetleri Merkezlerinden elde edilen verilerle tüm kapsama alanlarını gösterir Gemi Trafik Yönetim Merkezi'ni de hayata geçirdik. Gemi Trafik Hizmetleri Merkezlerimizi ve Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğümüzü geliştirecek ve güçlendirecek yatırımları daha da artıracağız, devam ettireceğiz. 2009'da geçirdiği bir iş kazasında görev şehidi olan kaptanımız Fahrettin Aksu'nun adını alan 'Kaptan Fahrettin Aksu Kılavuzluk İstasyonu'nun yeni hizmet binasını da bu anlayışımızın somut bir göstergesi olarak burayı da hizmete açıyoruz."

İstanbul Boğazı'nın dar yapısı, keskin dönüşleri, güçlü akıntıları ve yoğun gemi trafiğiyle dünyanın en tehlikeli su yollarından biri olduğuna dikkati çeken Uraloğlu, yaklaşık 17 mil uzunluğu ile Aşiyan ve Kandilli arasında Asya ve Avrupa kıtalarının birbirine 700 metre kadar yaklaştığı ve gemilerin çok kritik 80 dereceye varan 12 rota değişimi yapmasını gerektiren ticari bir geçiş koridoru olduğunu anlattı.

Uraloğlu, "İstanbul Boğazı'nda yıl boyu kuzey-güney yönlü, hızı saatte 6 deniz mili üzerine çıkan yüzey akıntısının yanı sıra Kandilli, Kanlıca ve Yeniköy'de anafor akıntıları da oluşmaktadır. Aynı zamanda ortalama 15 metre derinlikte başlayan güney-kuzey yönlü ters akıntı da mevcuttur. Tüm bu doğal zorluklarının yanı sıra çok yoğun bir gemi trafiğinin olması geçişleri daha da zorlaştırmaktadır, güvenliği daha da ön plana çıkarmaktadır." dedi.

"BU YOĞUN TRAFİĞİN GÜVENLİĞİNİ SAĞLAMAK BÜYÜK BİR SORUMLULUK"

Bakan Uraloğlu, son 5 yıllık süreçte gemi boy gruplarında özellikle 250 metreden büyük gemilerin sayısında istikrarlı bir artış olduğunu aktardı.

Uraloğlu, "2024'te İstanbul Boğazı'ndan 41 bin 363 geminin geçtiğini düşünürsek ne kadar yoğun bir gemi trafiği olduğunu da bu rakamla görebiliyoruz. 2025'in 8 ayında da 26 bin 264 bin gemi trafiği gerçekleşti. Bu yoğun trafiğin güvenliğini sağlamak, can, mal ve çevre emniyetini korumak büyük bir sorumluluk elbette beraberinde gerektiriyor. İşte bu sorumluluğu, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğümüzün uzman ekipleri ve fedakar kılavuz kaptanlarımız omuzluyor." diye konuştu.

Kılavuz kaptanlık görevinin denizcilik mesleğinin en seçkin ve zorlu dallarından birisi olduğuna vurgu yapan Uraloğlu, kılavuz kaptanlarının, gemi kaptanlarına seyir ve manevra konusunda danışmanlık yaparak İstanbul Boğazı'nda gemileri güvenle yönlendirdiklerini söyledi.

Uraloğlu, "Ben onları denizlerimizin gizli kahramanları olarak görüyorum. Kılavuz kaptanlarımız, yalnızca ülkemizde değil, dünya limanlarında da en iyiler arasında anılıyor. Onların fedakarlığı, profesyonelliği ve cesareti, Türkiye'yi uluslararası denizcilik arenasında da gururla temsil ediyor. Onlarla birlikte İstanbul Boğazı'ndaki gemi trafiği titizlikle yönetiliyor, yönetebiliyoruz. Sadece 2024'te, İstanbul Boğazı'ndan geçen 41 bin 363 geminin 25 bin 327'sine kılavuz kaptan hizmeti sunduk. 2025'in 8 ayında ise 15 bin 975 kılavuz kaptan hizmeti sağladık. Yine aynı dönemde, 120 can kurtarma operasyonuyla 351 kişiyi kurtardık ve 15 gemi kurtarma operasyonunu başarıyla gerçekleştirdik." bilgisini verdi.

Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün, denizlerde seyir, can, mal ve çevre emniyetini artırmak için filosunu ve sistemlerini güçlendirmeye ve teknolojisini millileştirmeye de kararlılıkla devam ettiğini aktaran Uraloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Son 5 yılda filomuza 10 acil müdahale römorkörü, 15 rib bot ve 6 kılavuzluk hizmet botu kazandırdık. Böylece, son 5 yılda kurtarma römorkörü filomuzu iki katına çıkarmış olduk. Az değil iki katına çıkarmış olduk. Bu sayede Türk boğazlarında 2017'de 1422 gemiye römorkör refakat hizmeti verilmiş iken, 2024 itibarıyla 7 kattan fazla artarak 10 bin 543 gemiye römorkör refakat hizmeti vermiş olduk. İki acil müdahale römorkörü ve 6 kılavuz hizmet botu da önümüzdeki ayın sonu itibarıyla imalatları biterek filomuza katılacak. Ayrıca iki acil müdahale römorkörü, 6 kılavuz hizmet botu ve 16 adet çok maksatlı hızlı can kurtarma botunu da önümüzdeki yıl filomuza ekleyeceğiz inşallah."

"TEKNOLOJİK YATIRIMLARLA YABANCI MENŞELİ RADARLARI TAMAMEN MİLLİLEŞTİRDİK"

Uraloğlu, teknolojik yatırımların da hız kesmeden devam ettiğini anlatarak, ASELSAN tarafından geliştirilen yerli ve milli SERDAR-7M radarlarıyla İstanbul, Çanakkale, İzmir, İzmit ve Mersin'de konuşlu Gemi Trafik Hizmetleri Sistemlerinde kullanılan yabancı menşeli radarları tamamen millileştirdiklerini vurguladı.

Bu radarların sadece donanımsal olarak değil, mevcut yazılımlara entegre edilerek bakım, onarım ve yedek parça süreçlerinde de zaman ve maliyet tasarrufu sağlayacağına dikkati çeken Uraloğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Bu proje, deniz trafiği güvenliğimizi ve siber egemenliğimizi teminat altına alırken, dışa bağımlılığı önemli ölçüde azaltacak. Zaten son iki yılda, 3 adet milli radar sistemimizi faaliyete aldık. 2027'ye kadar üç yıl içinde bu merkezlerimizdeki 8 radar sistemimizi yenileyerek millileştirmiş olacağız. Gemi trafik hizmetlerimize ait trafik gözetleme istasyonlarında bulunan diğer radarları da peyderpey yenileyeceğiz. 'Türkiye Yüzyılı' vizyonumuz doğrultusunda, 'mavi vatan'ımızın her köşesinde yerli ve milli hamlelerimiz artarak devam edecek. Dünyanın incisi İstanbul Boğazı'nın güvenliğini sağlayan kılavuz kaptanlarımıza daha modern bir çalışma ortamı sunacak bu yeni hizmet binasının, 'mavi vatan'ımızın emniyetine katkı sağlayacağına yürekten inanıyorum."

Kıyı Emniyeti Müdürlüğüne ait bot ve gemilerin gösterilerini izleyen Bakan Uraloğlu ve beraberindeki heyet, daha sonra yeni hizmet binasını gezdi.

  • liman yük artışı
  • konteyner büyüme
  • ulaştırma gelişim

ÖNERİLEN VİDEO

Balyozlu hırsızlar kuyumcu soymaya kalktı

Kapat
Video yükleniyor...