19 Mayıs 2025 Pazartesi / 22 Zilkade 1446

Bölgede iş birliği genişliyor! Ülke sayısı 4'e çıktı: Türkiye'de buluşacaklar

Orta Koridor'un kilit güzergahlarından Hazar Denizi geçişli Trans Hazar Uluslararası Taşımacılık Koridoru üzerinden taşınan yük hacminin son birkaç yılda neredeyse 3 kat artarak 2,5 milyon tona çıktığını kaydeden Türkiye'nin Astana Büyükelçisi Kapucu, 'Türkiye olarak Kazakistan ile bu konuda sadece işbirliği yapmıyoruz aynı zamanda ‘Kazakistan-Azerbaycan-Türkiye Dışişleri ve Ulaştırma Bakanları Üçlü Mekanizması' çerçevesinde de çalışıyoruz. Orta Koridoru konu alan bu üçlü mekanizma daha sonra Gürcistan'ın da dahil edilmesiyle dörtlü mekanizmaya dönüştü. Bu mekanizmanın daha etkili hale getirilmesi için sayın bakanlarımızın bu yıl içerisinde Türkiye'de bir araya gelmesini bekliyoruz' dedi.

AA19 Mayıs 2025 Pazartesi 12:27 - Güncelleme:
Bölgede iş birliği genişliyor! Ülke sayısı 4'e çıktı: Türkiye'de buluşacaklar

Türkiye'nin Astana Büyükelçisi Mustafa Kapucu, iki ülke arasındaki ilişkilerin güncel durumunun yanı sıra karşılıklı ticaret hacmi ve Türk şirketlerin ülkedeki faaliyetlerini, savunma sanayi alanındaki işbirliğini, Orta Koridor'un rolünü ve Kazak toplumundaki Türkiye izlenimlerini AA muhabirine değerlendirdi.

Kapucu, Türkiye ile Kazakistan arasındaki ilişkilerin ilk defa 2009'da stratejik nitelik kazandığını, 2022 yılında ise genişletilmiş stratejik ortaklık seviyesine yükseldiğini hatırlattı.

İkili ilişkilerde yeni işbirliği alanlarının yaratılması anlamına gelen bu genişletilmiş stratejik ortaklık anlaşmasının imzalandığı tarihten bu yana hem ülkeler arasındaki üst düzey temasların arttığını hem de işbirliği alanlarının çeşitlendiğini aktaran Kapucu, bunun yanı sıra Birleşmiş Milletler, Türk Devletleri Teşkilatı, İslam İşbirliği Teşkilatı, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, Asya'da İşbirliği ve Güven Artıcı Önlemler Konferansı (CICA) gibi çok taraflı alanlarda da Türkiye ile Kazakistan arasında kayda değer gelişmeler yaşandığını belirtti.

Kapucu, cumhurbaşkanları arasındaki çok iyi ilişkinin iki ülkenin alt seviyedeki temaslarını da olumlu etkilediğini söyledi. Bu yıl içinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ev sahipliğinde düzenlenmesi planlanan 5. Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi (YDSK) toplantısı için Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev'i Türkiye'de ağırlayacaklarını anımsatan Kapucu, aynı zamanda dışişleri bakanları başkanlığındaki 8. Ortak Stratejik Planlama Grubu toplantısının da tertip edileceğini bildirdi.

Parlamentolar arası ilişkilerin de geliştiğine dikkati çeken Kapucu, bu bağlamda geçen sene TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un Kazakistan'a ziyaretini ve geçen ay da Kazakistan Parlamentosu Meclis Başkanı Yerlan Koşanov'un Türkiye temaslarını çok başarılı bulduğunu dile getirdi.

Büyükelçi Kapucu, hem jeoekonomik hem jeopolitik olumsuz gelişmelere rağmen iki ülke arasındaki ticaretin büyümeye devam ettiğini belirterek, "2023 yılında Türkiye ile Kazakistan arasındaki ticaret hacmi ilk defa 10 milyar doları geçti. 2024 yılında da bu rakamı koruduk. Halihazırda hedefimiz karşılıklı ticarette 15 milyar dolara ulaşmak." diye konuştu.

Türkiye'nin Kazakistan'daki yatırımlarına da değinen Kapucu, şunları söyledi:

"Türkiye, Kazakistan'da en çok yatırım yapan 5 ülke arasında yer alıyor. Fakat şunu gözden kaçırmamak lazım ki Kazakistan bir enerji ülkesidir. Enerji yatırımlarının hacimleri çok büyük. Türkiye, enerji sektörü dışarı bırakıldığında Kazakistan'da en fazla yatırım yapan ilk 3 ülke arasında bulunuyor. Yatırımların çeşitliliği açısından baktığımızda ise Kazakistan'da Türkiye'nin yatırımlarının çeşitliliğini karşılayan bir başka ülke daha göremiyoruz."

Kapucu, Kazakistan'da faaliyet gösteren Türk şirketlerinin ilaç sanayi, sağlık, tekstil, turizm, inşaat, yol, altyapı hizmetleri, tarım gibi çeşitli alanlarda önemli yatırım projeleri bulunduğunu dile getirerek, "Bu yatırımların karşılığını hemen bir yıl içinde almayı beklemiyoruz. Bunlar yıllar içerisinde yapılacak önemli yatırımlar. İş insanlarının bugüne kadar Kazakistan'daki yatırımlarının 5 milyar doları aşmış olması sevindirici bir gelişmedir." dedi.

Ayrıca Kazakistan'da turizm alanında da çok önemli bir rakama ulaşıldığına işaret eden Kapucu, "Geçen sene 900 bine yakın Kazakistan vatandaşı Türkiye'ye seyahat etti. Kazakistan'ın Türk turizm sektörüne olan yoğun ilgisinin bu yıl da devam edeceğini tahmin ediyoruz." ifadesini kullandı.

Kapucu, savunma sanayi alanındaki işbirliğinin de ikili ilişkilerde stratejik boyut kazandığını dile getirerek, "Kazakistan ordusunun teçhizatlarını modernleştirme arayışı var. Bu kapsamda pek çok Türk savunma sanayii ürünü Kazakistan ordusu tarafından kullanılmaya başlandı." bilgisini verdi.

Büyükelçi Kapucu, savunma sanayi alanındaki işbirliğinin sadece tedarik ile sınırlı kalmayıp ortak üretim ve teknoloji transferi alanlarına kadar genişlediğini, bazı Türk şirketlerin Kazak makamlarıyla temaslarının devam ettiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Türkiye kardeş ülkelerle savunma sanayisindeki tecrübelerini paylaşmaya hazırdır. Bu çerçevede Kazakistan'ın talebine bağlı olarak kardeş ülkeyle bu alandaki tecrübelerimizi paylaşmaya hazırız. Bunun yanı sıra Türkiye ile Kazakistan arasında bağımsızlıktan itibaren askeri alandaki işbirliği süregeliyor. Askeri eğitim ve tatbikatlar alanında iki ülke arasındaki işbirliği artarak devam etmektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri, Kazak askeri personeline eğitim desteği sağlamakta ve ortak tatbikatlar ile operasyonel kabiliyetlerimizi pekiştirmekteyiz."

Kapucu, tüketici ülkelerin Batı'da üretici ülkelerin ise daha yoğunlukta Doğu'da olduğu bu dönemde hem Türkiye hem Kazakistan sınırlarından geçen Orta Koridor'un önemine vurgu yaparak, şunları aktardı:

"Kazakistan'ın batı ucunda bulunan Hazar Denizi kıyısındaki Aktau Limanı üzerinden Azerbaycan, oradan da Gürcistan aracılığıyla ülkemize uzanan Orta Koridor güzergahı, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu ile hem ülkemiz hem de AB ülkeleri için güvenli bir rota teşkil ediyor ve önemli bir potansiyel arz ediyor. Uzun yıllardır biz Orta Koridoru konuşuyoruz ancak son 5-6 yıldır bu alanda somut yatırımların yapıldığını görmek sevindiriyor."

Kazakistan'ın coğrafi konumu itibarıyla üretici ülkeler için yük tedarik etmede anahtar bir ülke haline geldiğini anlatan Kapucu, bu alanda Türk şirketlerinin Kazakistan içerisinde altyapı ve yol yatırımlarında rol oynamasının da bizi sevindirici olduğunu dile getirdi.

Kapucu, Orta Koridor'un kilit güzergahlarından Hazar Denizi geçişli Trans Hazar Uluslararası Taşımacılık Koridoru üzerinden taşınan yük hacminin son birkaç yılda neredeyse 3 kat artarak 2,5 milyon tona çıktığını kaydederek, şöyle devam etti:

"Türkiye olarak Kazakistan ile bu konuda sadece işbirliği yapmıyoruz aynı zamanda 'Kazakistan-Azerbaycan-Türkiye Dışişleri ve Ulaştırma Bakanları Üçlü Mekanizması' çerçevesinde de çalışıyoruz. Orta Koridoru konu alan bu üçlü mekanizma daha sonra Gürcistan'ın da dahil edilmesiyle dörtlü mekanizmaya dönüştü. Bu mekanizmanın daha etkili hale getirilmesi için sayın bakanlarımızın bu yıl içerisinde Türkiye'de bir araya gelmesini bekliyoruz."

Kapucu, Orta Koridorun daimi bir güzergah olarak kalmasının önemine işaret ederek, "Orta Koridor'un ihtilaflara bakmadan dönemsel değil daimi bir güzergah olarak kullanılmasını ve Doğu ile Batı arasındaki ticari ilişkilere katkı yapmasında kalıcı olmasını sağlamamız gerekiyor. Dolayısıyla bu alanda hem ikili hem çok taraflı işbirliği önemli." değerlendirmesinde bulundu.

Kültür, sivil toplum kuruluşları, turizm, eğitim gibi alanların sosyal medya, ulaşım ve iletişim imkanlarının gelişmesiyle ülkeler arasındaki ilişkilerin önemli etkileyici unsurları haline geldiğini dile getiren Büyükelçi Kapucu, "Türkiye'de şu anda 12 binin üzerinde üniversite okuyan Kazak öğrenci kardeşimiz var. Bunlar bizim ilişkilerimizde köprü görevi görüyor. Türkistan'daki Kazakistan ile Türkiye'nin ortak kurduğu Hoca Ahmet Yesevi Üniversitesi de Türk dünyasından gelen öğrencilerin birlikte olmalarını sağlayarak kültürel yakınlıklarını geliştiriyor." dedi.

Türkiye'den de Kazakistan'ı ziyaret edenlerin sayısının her yıl arttığını aktaran Kapucu, bu gelişmelerin iki ülkenin birbirine daha da yakınlaşması açısından önem taşıdığını vurguladı.

Kapucu, Türk dizilerinin dünyada olduğu gibi Kazakistan'da da Türkiye'nin yumuşak gücü olarak karşılarına çıktığını, insanların büyük ölçüde Türkçeyi dizilerden öğrendiklerini ifade etti.

Kazakistan halkının Türkiye'ye olan sevgisinin çok derinlerde olduğuna şahit olduğunu anlatan Kapucu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Türkiye'nin ismi duyulduğu zaman gerçekten burada gözleri parlayan Kazak kardeşlerimiz var. Türkiye'de bir problem olduğu zaman aynı Türk halkı gibi üzülen bir toplumla karşı karşıyayız. Bunu en son Türkiye'deki büyük depremlerin Kazak toplumunda nasıl üzüntü yarattığında gördük. Kazakistan halkı depremlerde Türkiye'ye yardım gönderen ilk ülkelerden biriydi."