19 Ekim 2025 Pazar / 27 RebiülAhir 1447

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Yakın zamanda 100 milyar doları aşan tarımsal hasılayı ülke olarak başaracağız

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, '2002'de 24,5 milyar dolarmış toplam tarımsal hasılamız, 22 yılda yaklaşık üç kat artış göstermiş ve geçen yıl itibarıyla 74 milyar dolara ulaşmıştır. İnşallah yakın bir gelecekte 100 milyar doları da aşan tarımsal hasılayı ülke olarak başaracağız' dedi.

AA18 Ekim 2025 Cumartesi 16:54 - Güncelleme:
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Yakın zamanda 100 milyar doları aşan tarımsal hasılayı ülke olarak başaracağız

Yılmaz, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin himayesinde Türk Akademisi Siyasi Sosyal Stratejik Araştırmalar Vakfı (TASAV) tarafından ATO Congresium'da düzenlenen "Tarım, Gıda ve Hayvancılık: Durum Analizi, Sorun Alanları ve Çözüm Önerileri" sempozyumuna katıldı.

Burada konuşan Yılmaz, sempozyumun tarım, gıda ve hayvancılık alanlarında mevcut durumun çok boyutlu biçimde ele alınması ve politika yapım süreçlerine akademik katkı sağlanması açısından büyük önem taşıdığını ifade etti.

Yılmaz, tarım, hayvancılık, gıda ve su yönetiminin, insanlığın refahını ve devletlerin istikrarını tarih boyunca belirleyen, önemi hiçbir dönemde azalmayan temel alanlar olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"Teknoloji ve ekonomik unsurlar ne kadar değişirse değişsin, insan yaşamı, bu alanlardaki dengeye bağlı kalmıştır. Günümüzde iklim değişikliği, su kıtlığı ve artan nüfus baskısı bu önemi daha da pekiştirmiştir. Özellikle su konusu oldukça kritik. Geçmişteki gibi değil, farklı bir su rejimiyle karşı karşıyayız. Türkiye olarak da bunu yaşıyoruz. Akdeniz havzasının özellikle bu değişimlerden daha yoğun etkilendiğini hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla bu gerçekler ışığında politikalarımızı şekillendirmek durumundayız. Suyla ilgili şöyle bir bilgi arz edebilirim. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla hükümet içinde bir 'su komisyonu' oluşturduk, benim başkanlığımda. Bir iç çalışma başlatmış durumdayız. Önümüzdeki dönemde özellikle su meselesiyle ilgili çok daha bütüncül, uzun soluklu bir politika setini milletimizin önüne getirmeyi planlıyoruz. Tarımda modern sulama teknikleri, hayvancılıkta verimlilik ve ıslah çalışmaları, gıdada izlenebilirlik ve kalite standartları, su yönetiminde ise entegre havza yaklaşımını güçlendiriyoruz."

Yılmaz, tarım, gıda ve hayvancılık alanındaki bütüncül politika anlayışının, Türkiye'nin hem kendi gıda arz güvenliğini güçlendirmesi hem de bölgesel ve küresel ölçekte sürdürülebilir kalkınmaya katkı sunması açısından önemine işaret ederek, "Ülkemiz bugün 206'dan fazla tarım ürününü üreten güçlü bir tarım potansiyeline sahiptir. Kim ne derse desin. Sorunlarımız yok mu? Elbette var. Dünyada sorunu olmayan bir ülke var mı? Bütün ülkelerde sorunlar var." dedi.

Türkiye'de sürekli şekilde karamsarlık yaymaya çalışan, başarıları küçültmeye gayret eden ciddi bir kesim olduğunu belirten Yılmaz, şöyle devam etti:

"Tarım sektörüyle ilgili bunu çok daha yoğun bir şekilde yaptıklarını görüyoruz. Onlara verilecek en güzel cevap, 'Halep oradaysa arşın burada.' demektir. Ölçülebilir rakamlarla gerçek durumu, hakikati ortaya koymaktır. Yine tekrar ediyorum, bu sorunlarımız yok anlamına gelmiyor ama başarılarımızı, geldiğimiz noktayı da takdir etmemiz gerekiyor. Moralimizi, maneviyatımızı bozmaya çalışanlara da prim vermememiz gerekir. Türkiye, sebze ve meyve üretiminde dünyada 4'üncü, bitkisel üretimde 11'inci sırada yer almaktadır. Hayvansal üretimde de benzer bir başarı söz konusu. Sığır eti, tavuk eti ve yumurta üretiminde Avrupa'nın lideri, su ürünleri yetiştiriciliğinde Avrupa'da 2'nci, dünyada ise 16'ncı sıradayız. Bu gerçekleri de bilmemiz gerekiyor."

"MİLLİ GELİRİMİZ BU YIL İTİBARIYLA 1,5 TRİLYON DOLARI AŞMIŞ OLDU"

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, ekonomiye makro düzeyde bakıldığında, Türkiye'nin, son 22 yılda dünya ekonomisinden çok daha hızlı büyüdüğünün görüldüğünü söyledi.

Türkiye ekonomisinin yıllık ortalama büyümesinin 2023-2024 döneminde 5,4 olduğunu, aynı dönemde dünya ekonomisinin yüzde 3,5 civarlarında büyüdüğünü ifade eden Yılmaz, şu bilgileri paylaştı:

"Dünyadan 1,9 puan her yıl daha yüksek bir büyüme kaydetmişiz. Bu çok önemli bir başarı. 238 milyar dolar olan milli gelirimiz bu yıl itibarıyla inşallah 1,5 trilyon doları aşmış oldu. Yıl sonu geldiğinde hep birlikte göreceğiz. Daha geçtiğimiz gün IMF Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nu açıkladı. Bu tahminlerin gerçekleşmesi halinde sıralamadaki yerimizi bir üst basamağa taşıyacağız gibi görülüyor. Geçen yıl dünyanın 17'nci büyük ekonomisiydik, nominal dolar bazında. Satın alma gücüne göre 12'nci büyük ekonomiydik 2024 yılında. IMF'nin bu tahminlerinin gerçekleşmesi halinde 2025 itibarıyla Türkiye ekonomisi dünyanın nominal dolar bazında 16'ncı büyük ekonomisi, satın alma gücü paritesine göre ise 11'inci büyük ekonomisi konumuna yükselmektedir. Bu da gerçekten sevindirici. Avrupa'da da 4'üncü büyük ekonomi olacağız. Bu rakamlar gerçekleşirse, İtalya'yı satın alma gücü paritesine göre geride bırakarak bir üst basamağa çıkmış olacağız."

Yılmaz, bu büyük tablo içinde tarım sektörünün de büyüdüğünü gördüklerini belirterek, "2002'de 24,5 milyar dolarmış toplam tarımsal hasılamız, 22 yılda yaklaşık üç kat artış göstermiş ve geçen yıl itibarıyla 74 milyar dolara ulaşmıştır. İnşallah yakın bir gelecekte 100 milyar doları da aşan tarımsal hasılayı ülke olarak başaracağız." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin, son 22 yılda 110 milyar dolarlık dış ticaret fazlası vererek tarımda net ihracatçı konumunu pekiştirdiğine dikkati çeken Yılmaz, "Bugün 186 ülkeye 2 binden fazla tarım ürünü, ayrıca 104 ülkeye yerli tohum ihraç edilmektedir." bilgisini verdi.

Su alanında da önemli bir dönüşüm sağlandığını vurgulayan Yılmaz, toplamda 3 trilyon 350 milyar lira tutarında yatırım yapıldığını, Cumhuriyet tarihinde yapılan toplam baraj sayısının 3 katı kadar yeni baraj inşa edildiğini söyledi.

Hayvancılıkta üretimi daha verimli ve dengeli hale getirmek amacıyla bölgesel planlama modelinin de hayata geçirildiğini hatırlatan Yılmaz, bunun sonuçlarının olumlu yansımalarını gördüklerini ifade etti.

Cevdet Yılmaz, Türkiye Yüzyılı'nı, "üretimin ve üreticinin yüzyılı" yapma hedefi doğrultusunda gıda, tarım, hayvancılık ve su yönetimini kapsayan program ödeneklerinde gelecek yıl için yüzde 26'lık artışın öngörüldüğünü aktardı.

Yılmaz, "2026 Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi'mizde, Kırsal Kalkınma Programı, Ormanların ve Doğanın Korunması ile Sürdürülebilir Yönetimi Programı, Tarım Programı, Toprak ve Su Kaynaklarının Kullanımı ve Yönetimi Programı ile bitki sağlığı, hayvan sağlığı ve refahı, gıda güvenilirliği bileşeni için toplam 824 milyar lira ödenek ayırmış bulunmaktayız." dedi.

"SUYU MERKEZE ALAN BİR TARIMSAL ÜRETİM PLANLAMASI YÜRÜTÜYORUZ"

Kuraklığın yanı sıra don gibi doğal afetlerin etkisi, küresel etkilerle artan girdi maliyetleri, gıda arzındaki küresel kırılganlıklar, yer ve mera baskısı gibi sınamalarla da karşı karşıya olunduğuna dikkati çeken Yılmaz, "Gıda, tarım, hayvancılık ve su alanında tüm paydaşlar müsterih olsun ki karşılaşılan ve karşılaşılması muhtemel olan tüm riskleri gerekli önlemlerle bertaraf etmeye ve oluşan yeni fırsatları değerlendirmeye yönelik dinamizm ve anlayışa sahibiz. İklim değişikliğine uyumlu, suyu merkeze alan bir tarımsal üretim planlaması yürütüyoruz. Bütün destekleme sistemlerimizi buna ayarlamış durumdayız." şeklinde konuştu.

Yılmaz, suyla ilgili çok daha geniş bir hazırlık içinde olduklarına dikkati çekerek, "Deniz suyunun tatlı suya çevrilmesinden açık sistem sulamaların kapalıya dönüştürülmesine, yapay zekanın kullanımına varıncaya kadar çok sayıda eylemi, bitki desenini dönüştürücü çalışmaları hayata geçirmeye kararlıyız. Bu yeni normale Türkiye olarak kendimizi hazırlamak ve buradaki riskleri bertaraf etmek durumundayız. Bu çalışmalarımız belli bir aşamaya geldiğinde kamuoyuyla daha geniş bir şekilde paylaşacağız. Burada da yine akademik dünyanın, tüm ilgili tarafların yine düşünce kuruluşlarının ortaya koyacakları fikirler, bizim için yol gösterici olacaktır." ifadelerini kullandı.

Gıda arz güvenliği doğrultusunda üretim planlamasında su verimliliğini merkeze aldıklarını vurgulayan Yılmaz, ürün desenini iklim koşulları ve arz talep dengesiyle uyumlu biçimde şekillendirdiklerini, depolama, lojistik ve üretici örgütlenmesi altyapısını güçlendirerek, gıdaya kesintisiz ve güvenli erişimi teminat altına aldıklarını söyledi.

Yılmaz, dijital su izleme altyapılarının kurulduğunu, su tasarrufu bilincinin artırılarak yatırımlarda kuraklık riski yüksek bölgelere öncelik verildiğini ifade etti.

"23,5 MİLYAR TÜRK LİRASINI BU DESTEK İÇİN AYIRDIK"

Yılmaz, doğal afetlerin üretim üzerindeki etkilerini azaltmak amacıyla Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi (TARSİM) sistemiyle tarım ve hayvancılık üreticilerinin güvence altına alındığını vurguladı.

Çiftçilerin sigorta sistemlerine katılımının önemine dikkati çeken Yılmaz, "Bu sene maalesef tarımda hem don hem kuraklık, aynı yıl ikisini birden yaşadık. Bunun hem büyüme üzerinde hem enflasyon üzerinde bir miktar olumsuz etkileri oldu. Ancak biz bu dönemde de 'TARSİM var.' demedik. Devlet bütçemizden de yanlış hatırlamıyorsam 23,5 milyar Türk lirasını bu destek için ayırdık. Özellikle çiftçilerimizin gelecek üretim sezonuna yönelik girdi tedarikini güvence altına alacak şekilde 23,5 milyar Türk lirasını da dondan etkilenen çiftçilerimize tahsis ettik." dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, tarım, gıda, su yönetimi ve hayvancılık alanlarında bilimsel araştırmaların derinleşmesinin, sürdürülebilir üretim modellerinin geliştirilmesi açısından büyük önem taşıdığını, bu alanlarda akademinin, veriye dayalı analiz ve yenilikçi çözüm önerileriyle politika süreçlerini besleyen öncü bir rol üstlenmesinin önemli olduğunu söyledi.

Konuşmasının ardından Yılmaz'a, TASAV Mütevelli Heyeti ve Vakıf Başkanı İsmail Faruk Aksu tarafından, adına dikilen fidanın sertifikası takdim edildi.

ÖNERİLEN VİDEO

SOLOTÜRK Kayseri semalarında nefes kesti

Kapat
Video yükleniyor...