- ÜÇ ÜLKENİN TAŞIMACILIK HATLARININ BİRLEŞTİRİLMESİ
Her biri kapalı kara devleti olan bu üç ülkenin açık denizlere erişimi için çevre ülkeleri ile güvenlik ve yaptırımlar nedeniyle işbirliği imkanları sınırlıdır. Her üç devletin kendi aralarında işbirliğini tercih etmelerinin nedeni aralarındaki güvenden kaynaklanmaktadır. Bu olumlu atmosferin oluşmasına Azerbaycan ve Türkiye'nin son yıllarda Türkistan açılımının ve Türk Devletleri Teşkilatının (TDT) artan rolünün etkisi vardır.Azerbaycan topraklarının işgalden kurtarılmasıyla birlikte, Güney Kafkasya'da ulaştırma ve taşımacılık alanındaki işbirliği olanakları artmıştır. Öte yandan, Rusya-Ukrayna Savaşı nedeniyle Avrupa Birliği'nin (AB) Rusya'ya uyguladığı yaptırımlar ve savaşın ufukta bitme ihtimalinin gözükmemesi, Çin ve Türkistan bölgesindeki ülkelerin, Orta Koridor'a yönelmesine neden olmuştur.Bu nedenle uzun zamandır üç ülkenin ulusal taşımacılık hatlarının entegrasyonu için çalışmalar yürütülmektedir. Özellikle tarife politikası ve uluslararası pazarlara erişim zamanı ortak lojistik merkezlerinin yaratılması ve Hazar Denizi'nde taşımacılığın gerçekleştirilmesi noktasında müzakereler devam etmektedir.Yaşanan son gelişmelerle birlikte Azerbaycan Bakü-Tiflis-Karsa Demiryolu'nun yük taşıma kapasitesi 1 milyon tondan 5 milyon tona artırılırken, Bakü Uluslararası Deniz Limanı kapasitesi 15 milyon tona kadar çıkarılmıştır. Son olarak da Washington'da Azerbaycan-Ermenistan liderleri arasında varılan anlaşma ile Zengezur Koridoru'nun Ermenistan kısmının açılması ihtimali kuvvetlenmiştir ki bu da Hazar çevresi ülkelerinin bu rotayı kullanmasını cazip kılmaktadır.Böyle bir ortamda Hazar'ın doğu kıyısında bulunan Türk devletleri Azerbaycan'la ulaştırma alanında işbirliğine yönelmişlerdir. Liderlerin görüşmesinden sonra Özbekistan Ulaştırma Bakanı İlham Mahkamov, Özbekistan, Azerbaycan ve Türkmenistan arasında ulaştırma, lojistik ve özel sektör alanlarında ortak şirketlerin kurulmasını öngören üçlü anlaşmanın imzalandığını duyurdu. Özbekistan Hazar Denizi'nde deniz taşımacılığına katılmak için Azerbaycan ve Türkmenistan'dan gemileri satın almayı ve Hazar Denizi'nde kendi feribotlarını işletmeye başlamayı planlamaktadır.Son dönemde bu üç ülke arasında taşımacılık alanındaki işbirliğini hızlandıran bir diğer önemli gelişme, Çin-Kırgızistan-Özbekistan (ÇKÖ) demir yolunun yapımına yönelik işbirliğidir. 6 Haziran 2024 tarihinde, ÇKÖ ülkeleri demir yolunun inşasına ilişkin anlaşmayı imzalamış, 26 Temmuz'da ise Çin-Kırgızistan-Özbekistan Demiryolu Şirketi kurulmuştur. Ardından 21 Aralık 2024'te taraflar arasında demir yolu yatırımı anlaşması imzalanmış ve 27 Aralık 2024'te projenin temeli atılmıştır. Bu demir yolu, Çin'in Avrupa pazarlarına ulaşımında Rusya güzergahına kıyasla 900 kilometre veya 7 gün daha kısa bir rota sunmaktadır.Uzmanlar, ÇKÖ demir yolunun yıllık 15 milyon tona kadar kargo taşıma kapasitesine sahip olabileceğini tahmin ediyor. Özbekistan ve Kırgızistan bu demir yolu ile taşınan yüklerin Türkmenistan-Hazar Denizi-Azerbaycan üzerinden devam etmesini istemektedir. Bu talep, Çin'den gelen yüklerin bir güzergahta Kazakistan üzerinden, diğer güzergahta ise Türkmenistan üzerinden Hazar Denizi'ni geçerek Azerbaycan'a ulaştırılması anlamına gelmektedir.- TÜRKMENİSTAN'DAN DOĞAL GAZ YERİNE ELEKTRİK ENERJİSİ İTHALATI
Birleşmiş Milletlerin (BM) Ekonomi Komisyonu verilerine göre, 13.6 milyar metreküp doğal gaz rezervi ile Türkmenistan dünya doğal gaz rezervinin yüzde 7.2'sine sahiptir. Türkmenistan'ın bölgede Çin dahil çeşitli ülkelerle doğal gaz alanında işbirlikleri mevcuttur. Fakat Azerbaycan üzerinden Türkiye ve Avrupa pazarı fiyat ve pazar çeşitlendirilmesi nedeniyle Türkmenistan için iyi bir fırsat sunmaktadır.Hazar Denizi'nde, Azerbaycan'a yakın bölgelerde bulunan Türkmen doğal gaz kuyularından çıkarılan gazın, Azerbaycan'ın doğal gaz boru hatlarına entegre edilerek Batı piyasalarına ulaştırılması, taraflar arasında müzakere edilen bir konudur.Öte yandan, son dönemde Batı'da doğal gazın yanı sıra elektrik enerjisine olan talep de artmaktadır. Bu çerçevede Azerbaycan, Türkistan coğrafyasındaki ülkelerle birlikte, yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektrik enerjisinin Türkiye ve Avrupa'ya iletilmesine yönelik anlaşmalar imzalamıştır ve bu doğrultuda altyapı çalışmaları da sürmektedir.Bu gelişmeler doğrultusunda, Azerbaycan-Türkmenistan arasında işbirliği yeni bir boyut kazanabilir. Türkmenistan doğal gazından üretilecek elektrik enerjisi elektrik hatları ile Hazar Denizi üzerinden Azerbaycan ve Batı'ya iletilebilir. Yani, Hazar'dan Türkmenistan doğal gazı boru hattı değil, Türkmen doğal gazından üretilen elektrik enerjisi hattı geçebilir. Böylece, İran ve Rusya'nın "çevresel nedenlerden dolayı" itiraz etmiş oldukları Trans-Hazar Doğalgaz Boru Hattı sorunu da aşılmış olacaktır.Öte yandan, Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi (SOCAR), Özbekistan ile enerji alanında yeni bir işbirliği başlatmıştır. İmzalanan anlaşma kapsamında, SOCAR Özbekistan'da petrol arama çalışmaları yürütmektedir. Cumhurbaşkanı Aliyev'in açıklamasına göre, yakın zamanda SOCAR'ın Özbekistan'da yürüttüğü bu çalışmalarda büyük bir petrol kuyusu keşfedilebilir. Bu keşif, hem Özbekistan'ın enerji güvenliğine katkı sağlayacak hem de iki ülke arasındaki enerji işbirliğini yeni bir aşamaya taşıyacaktır.Sonuçta, Azerbaycan-Türkmenistan-Özbekistan arasındaki üçlü işbirliği Hazar Denizi çevresindeki Türk devletleri arasında işbirliğini daha da kuvvetlendirmiş ve Türkmenistan'ın da bu sürece aktif bir şekilde dahil olması süreci hızlandırmıştır. Bu gelişmeler Türk ekseninin Orta Asya'da etkinliğini ve bu ülkelerin Doğu-Batı arasında transit rolünü ve jeostratejik değerini artırmaktadır. Hazar'ın her iki kıyısındaki Türk devletleri arasında işbirliğinin genişlemesi, Türkiye'nin enerji güvenliğine katkı sağlayacak, taşımacılık alanında köprü rolünü kuvvetlendirecektir.[Dr. Cavid Veliyev, Uluslararası İlişkiler Analizler Merkezi Yönetim Kurulu Üyesidir.]* Makalelerdeki fikirler yazarına aittir ve Anadolu Ajansının editoryal politikasını yansıtmayabilir.