14 Aralık 2024 Cumartesi / 13 CemaziyelAhir 1446

Erdoğan: Gururla izliyoruz

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 'Türkiye'deki bütün iş adamlarını, değerlerine, inançlarına, potansiyellerine inanarak, güvenerek kucaklamayı hedef alan MÜSİAD'ın, ülkemiz sınırlarını aşan başarılarını gururla izliyoruz' dedi.

11 Ekim 2012 Perşembe 07:00 - Güncelleme:
Erdoğan: Gururla izliyoruz
Başbakan Erdoğan, CNR Expo Center'da Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından düzenlenen 14. MÜSİAD Uluslararası Fuarı ve 16. Uluslararası İş Forumu'nun (IBF) açılışında yaptığı konuşmada, organizasyonu düzenleyen MÜSİAD'ı ve yöneticilerini tebrik etti.

MÜSİAD'ın, 1990'dan beri Türkiye'de başarılı şekilde hizmet veren bir sivil toplum kuruluşu olduğunu belirten Erdoğan, Türkiye'deki bütün iş adamlarını, değerlerine, inançlarına, potansiyellerine inanarak, güvenerek kucaklamayı hedef alan MÜSİAD'ın, ülke sınırlarını aşan başarılarını gururla izlediklerini söyledi.



Erdoğan, MÜSİAD'ın gücünü bu milletten aldığını, bu milletin içinden çıkan iş adamlarından aldığını ifade ederek, 'MÜSİAD, geçmişte önüne hangi engeller çıkartılırsa çıkartılsın, Anadolu insanının neleri başarabileceğini ortaya koymuş bir sivil toplum örgütü olarak bugünlere geldi. Ekonomik dayanışma yanında, demokrasi, özgürlük, hukuk devleti gibi değerlerin ülkemizde yerleşmesi konusunda da MÜSİAD çok hayırlı hizmetler gerçekleştirdi. MÜSİAD'ın, bir sivil toplum örgütü olarak, bulunduğu coğrafyada bütün İslam dünyası için ideal bir model teşkil ettiğine inanıyorum' diye konuştu.

MÜSİAD'ın, ülke içindeki 35 şubesi ve 19 temsilciliği yanında, dünyanın 46 ülkesindeki 119 irtibat noktası ile önemli ilerlemeler kaydettiğini belirten Başbakan Erdoğan, hem ülke içinde iş adamlarının dayanışması konusunda sergilediği öncü ve ilkeli tutum hem de bütün İslam coğrafyasında gösterdiği vizyoner duruş için MÜSİAD'ı bir kez daha tebrik etti.



Erdoğan, MÜSİAD'ın 14. düzenlediği uluslararası fuarın, her geçen yıl daha da büyüyerek ve etkisini artırarak bugünlere geldiğini vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti:

'2010 yılında, yine hep beraber açılışını yaptığımız 13. fuara 71 farklı ülkeden 3 bin 400 yabancı iş adamı katılmıştı. Bu yılki fuara ise 86 farklı ülkeden 5 bin civarında iş adamı iştirak ediyor. Aynı şekilde, 2010 yılında 3 salonda 23 bin metrekare alanda düzenlenen fuar için bu yıl 5 salon, 45 bin metrekare alan ve ilaveten 8 bin metrekare konferans alanı ayrıldı. Bu gelişme, MÜSİAD'ın gücünü, etkinliğini gösterdiği kadar, İslam coğrafyasında Müslüman iş adamları arasındaki işbirliği, dayanışma, paylaşma ihtiyacının büyüklüğüne işaret ediyor.'

-'İstanbul'u hissetmenizi istiyorum'-

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, fuarın İstanbul'da düzenlenmesinin de doğru bir tercih olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

'559 yıldır semalarından ezanların eksik olmadığı bu şehr-i İstanbul, bütün insanlığa, bilhassa da İslam toplumlarına kucağını açtı, kapısına gelen herkesi bağrına bastı. İstanbul, tarihte binlerce yıl boyunca pek çok kadim medeniyete ev sahipliği, başkentlik yaptı. Doğu'nun da Batı'nın da her zaman en gözde şehri oldu. Mimarisiyle, kültürüyle, manevi iklimiyle bu şehre hakim olan renk, kendi medeniyetimizin rengidir. Bugün de medeniyet köklerimizden asla kopmadan, Batı'nın bilimde, teknikte, demokrasi ve özgürlükler konusunda ulaştığı standartları İstanbul'da, ülkemizde hakim kılmanın mücadelesini veriyoruz. İstanbul bu süreçte bir buluşma yeri, bir kaynaşma noktası, bir kucaklaşma mekanı işlevi gördü. Bunun için sizlerden İstanbul'u, bütün yönleriyle yaşamanızı, teneffüs etmenizi, hissetmenizi istiyorum.'

Erdoğan, konuşmasında yabancı misafirlere şöyle seslendi:

'Boğazda gördüğünüz manzara, sadece iki toprak parçasının karşılıklı duruşundan, bunların iki muhteşem köprüyle birbirine bağlanmasından ibaret değildir. Orada gördüğünüz köprüler, Avrupa ve Asya kıtalarını birleştirmenin yanında, farklı medeniyetleri, farklı anlayışları, farklı hayat biçimlerini de buluşturuyor, barıştırıyor, kaynaştırıyor. Sizlerden, İstanbul'un bu vasfından en iyi şekilde faydalanmanızı, bu imkanı en verimli şekilde kullanmanızı temenni ediyorum. İstanbul'u merkez alan gerek küresel gerek yerli bir iş adamının, doğuda, batıda, kuzeyde, güneyde uçakla 3 saatlik bir mesafeyle ulaşacağı coğrafya, dünyanın en yoğun nüfuslu bölgelerini, en büyük ekonomilerini ifade ediyor. Bugün pek çok küresel şirket, bölge merkezlerini İstanbul'a taşıyor. Biz de İstanbul'u bölgenin ve dünyanın en önemli ticaret, finans, turizm, kültür merkezlerinden biri yapmak için gerekli yatırımları yapıyor, gerekli altyapıyı kuruyoruz. Türkiye'nin siyasi merkezi Ankara, ekonomik merkezi ise İstanbul oluyor. İstanbul'u kendi eviniz olarak görmenizi, bu rahatlıkla, bu güvenle, bu huzurla, hissederek şehri gezmenizi diliyorum.'