25.000 araba limanda kaldı! İşte Saddam Hüseyin'in iptal ettiği 'Irak Taksisi' Malibu'nun hikayesi

Amerikan otomobil üreticileri, 1973'ten 1980'lerin ortalarına kadar birbirini takip eden petrol krizleri, yönetmeliklerle motorların önünün tıkanmasıyla kalitenin düşmesiyle uluslararası itibarı, tek kelimeyle yerle bir oldu.

O kadar kötüydü ki, Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin, GM'den aldığı ve kusurlarla dolu ilk 12.500 arabadan sonra, sipariş ettiği 25.000 özel yapım 1981 Chevrolet Malibu anlaşmasını bozdu. Irak Taksisi olarak anılan 25 bin araç, limanda kaldı...

GM ve Saddam arasındaki bu 1980 anlaşmasının kökenleri, Irak'ın yerli otomobil endüstrisine sahip olmadığı ve devlet işleri ile taksi hizmeti için dayanıklı araba filolarına ihtiyaç duyduğu bir döneme dayanıyor.

Saddam gibi ilginç adamlar, daha ilginç bir şey seçerler, ancak Saddam G-Body Chevrolet Malibu'ya karar verdi. Bunun nedeni muhtemelen, o dönem Amerikan ürünlerinin moda olmasıydı.

Ancak, Malibu'u istese bile doğrudan Amerika Birleşik Devletleri'nden alamazdı. ABD hükümeti, Saddam'ın 1979'da darbeyle iktidara gelmesinin ardından, iki ülke arasındaki ilişkilerin diğer jeopolitik nedenlerle giderek ısınmasına rağmen, Baas Partisi'nin terörü desteklediğine iddia ederek, Irak'a yaptırımlar uyguluyordu.

Bu nedenle, Oshawa'daki Ontario fabrikasında üretilen ve Halifax Limanı'ndan sevk edilen arabalar için anlaşmaya aracılık etmek Kanada'daki GM'a düştü. GM parasını alacaktı, (2020 fiyatıyla 200 milyon doların üzerinde) Irak Taksi'lerini alacaktı ve Kanada hükümeti de küçük bir kısmını alacaktı.

1981 sonlarında, şimdiye kadar Irak'a teslim edilen yaklaşık 12.500 Malibu'nun bildirilen sorunları nedeniyle, her şey alt üst oldu.

SADDAM HÜSEYİN KESİN KARARLIYDI! GM ANLAŞMAYI KURTARAMADI

Çöl ikliminde yaşayan kullanıcılar, Malibu'nun yetersiz soğutma sisteminden şikayetçiydi, anca GM bunu önceden tahmin etmişti.

Filo çalışması için tasarlanan arabalar, ağır hizmet tipi soğutma ve süspansiyon, iyileştirilmiş klima, krank camları, sert kumaş koltuklar, manuel şanzıman ve 110 beygir gücüne sahip karbüratörlü 3.8 litrelik V6 motorla donatılmıştı.

Ne yazık ki, Irak hükümeti arabaların tamamen işe yaramaz olduğunu iddia etti. Bildirilen bir dizi yapı kalitesi sorunu ve Saginaw üç vitesli şanzımandaki kötü şöhretli kavrama sorunu her şeyi riske atmıştı.

GM'nin Irak hükümetinin fikrini değiştirmek için yaklaşık 100 tamirci ve bir grup yönetici göndererek anlaşmayı kurtarma çabalarına rağmen, Saddam kararlıydı. Arabalar Halifax Limanı'nda park halinde kaldı.

Kanada hükümetinin hepsini 100 milyon doların üzerinde bir maliyetle GM'den satın almak zorunda kalacağına dair söylentiler vardı, ancak GM'nin arabalar için bir planı vardı.

GM, onları Kanada devlet filosu aracı olarak satmak yerine, arabaları Amerika'nın dört bir yanındaki bayilere en düşük fiyattan satılmak üzere gönderdi. (Bugünün fiyatıyla yaklaşık 22.300 CAD (16.600 USD).

Bu arabaların hepsi o limanda hurdaya bırakılması düşünüldüğünde, bunun 16.600 dolardan bile kötü olacağı aşikardı.

Ancak, işin en ilginç yanı, bunların yalnızca Irak'ta işe yaramaz olduğu ortaya çıktı. Ucuz yeni bir araba arayan yeni sahipler, Irak Taksisi Malibu'un sağlam küçük makineler olduğunu fark etti.

PEKİ IRAK'TA TERS GİDEN NEYDİ?

Bunların hiçbiri doğrulanmadı, ancak on yıllardan bu yana Saddam'ın sekiz yıllık korkunç İran-Irak Savaşı kızışırken sadece para tasarrufu için anlaşmayı iptal ettiğine dair açık spekülasyonlar ortaya çıktı.

Bugünkü Iraklılar gibi, Saddam da Amerikan arabalarına çok önem verirdi; İran'la savaşta öldürülen Iraklı askerlerin aile üyelerinin bazen ölüm yardımı ödemesi olarak bu Malibu'lardan veya Oldsmobile Cutlass Ciera'dan aldıkları bildirilirdi.

Kanada'da, Irak Taksi Malibu'u, GM fabrika çalışanları için özellikle tercih edildi. Talep yüksekti ve arabalar hızla satıldı. GM için bir iş kabusu olarak başlayan şey, muhtemelen şirketin beklediğinden daha iyi sona erdi.

Star Gazetesi