2 Mayıs 2025 Cuma / 5 Zilkade 1446

Teknolojide dünyaya öncü

Murat Sancak’ın Yönetim Kurulu Başkanı olduğu MT Grup,dünyada bir Ilki gerçekleştirerek Yazar Kasa ve Pos’u tek cihazda birleştirdi. Vera Delta markalı cihaz, 2015 sonuna kadar yen inesil ödeme kaydedici cihaza geçmek zorunda olan işletmelerin önündeki en güçlü alternatif.

Barış Soydan / [email protected]13 Ekim 2014 Pazartesi 07:00 - Güncelleme:
Teknolojide dünyaya öncü

POS ve yazar kasa birleşmesinde Türkiye bugüne kadar hangi mesafeyi aldı? Şimdiye kadar kaç cihaz değiştirildi, bundan sonra neler yaşanacak?

Yazar kasa ve POS cihazlarının birleştirilip yeni nesil yazar kasa POS cihazına geçilmesi kararına 2008 yılında Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yayımlanan ve kamuoyuna duyurulan Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Stratejisi Eylem Planı çerçevesinde karar verildi. Bu plana göre yeni nesil ödeme kaydedici cihaz geçişinin 31 Aralık 2012 tarihinde tamamlanması ve uygulamaya geçilmesi öngörülüyordu. Ancak daha sonra sektör bileşenlerinin de talepleriyle 69 ve 70 nolu tebliğler yayınlandı ve önce 01/07/2013 tarihine ertelendi.

Daha sonra ise 1 Temmuz’dan birkaç gün önce de 426 Nolu Tebliğ ile 1 Ekim 2013 tarihine uzatıldı. Arkasından 90 günlük bir ek süre tanınarak 31 Aralık 2013, geçişin ilk aşaması için son tarih olarak belirlendi. 31 Aralık 2013 tarihinde son bulan 1'inci aşamada mobil olarak kullanılan POS cihazlarının (yol kenarı otopark hizmeti veren şirketler, mobil pos cihazı kullanan restoranlar, eve ve iş yerlerine sipariş götüren işletmeler) yeni nesil ödeme kaydedici cihazlarla değişimi sağlandı.

Yeni nesil ödeme kaydedici cihaza geçişin 1'inci aşamasında, Türkiye genelin- de 350-400 bin adet kablosuz yani seyyar POS cihazının değişmesi öngörülürken bugün gelinen noktada ancak öngö- rülenin üçte biri adet cihaz değişimi sağlanabildi. Bu değişimde VERA Delta ise 60 bin adetin üzerinde satarak pazarın yüzde 50’sinden fazla bir kısmında yer aldı. 2014 başından itibaren de 2'nci aşamaya geçmiş bulunuyoruz. Bu aşamada masaüstü olarak kullanılan eski nesil yazar kasalar değişecek. Kanun gereği 2015 yılı sonuna kadar sürecek bu aşamada 1 milyon 800 bin kasanın tamamının değişmesi gerekiyor.

Bu aşamayla birlikte cihazlarının mali hafızaları dolan işletme sahipleri artık, cihazla- rının mali hafızasını yenisiyle değişti- remiyorlar. Eski cihazlarını yeni nesil ödeme kaydedici cihazla değiştiriyorlar ve eski cihaz hurdaya ayrılıyor. Böylece 31 Aralık 2015 tarihine kadar piyasa- daki tüm eski nesil ödeme kaydedici cihazlar değiştirilecek. Sektörün yaratacağı büyüklüğü ancak 2017-18 yıllarında görebiliriz. Çünkü o zaman tüm yazar kasaların yanı sıra POS’lar ve restoranlarda kullanılan sipariş terminalleri de değişecek.

Bu işe girmeye nasıl karar verdiniz?

Bilgi birikimi, donanım ve girişimcilik insanlarda değer verdiğim vasıflardır. Yıllar içinde edindiği deneyimleri yatı- rıma dönüştürmek isteyen ama yeter- li sermaye sahibi olmayan insanların hayallerini dinlemeyi ve inandığım, güvendiğim hayallerin hayata geçirilmesi için katkı sağlamayı seviyorum. VERA da böyle bir hayalin ürünü. 2008 yılında Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Stratejisi Eylem Planı yayınlanmıştı ve 31 Aralık 2012’den itibaren POS ve yazar kasanın birleşmesi söz konusu olacaktı. Yıllardır sektörün önemli profesyonelleri olarak yazar kasa piyasasında önemli başarılara imza atmış ve yazar kasa POS birleşmesi üzerine yoğun bir mesai harcamış arkadaşlarım hayallerini benimle paylaştılar. Bu hayali gerçekleştirmek için birlikte hareket etmeye karar ver- mem çok uzun zaman almadı. Ben sermayeyi yatırdım, onlar da kolları sıvayıp VERA Delta markalı yazar kasa POS’u vitrine çıkacak noktaya taşı- mak üzere çalışmalara başladılar ve dünyada bir ilke imza atarak bugünkü başarıyı yakaladık.

Ürün lansmanınızın ardından muha- lefet partileri tarafından TBMM’de iki defa soru önergesi ile gündeme geldiniz. Bu alanda ağırlıklı olarak ise tek şirket olmanız eleştirildi, bu konuda neler söyleyeceksiniz?

Bu önergelerde belirtilenlerin ger- çeklerle uzaktan yakından bir ilgisi bulunmamaktadır. Bizim bu alandaki tek firma olduğumuzu öne sürdü- ler ve “Bu durum rekabete aykırı” dediler. Bizim için tek firma değil ilk firma demek doğrudur. 2008 yılında Bakanlık tüm kamuoyuna hangi tarihte bu sisteme geçileceğini duyurmuştur. Ve bu sektörde yıllardır iş yapan firmalar emin olun, bu geçiş duyurusunu bizlerden çok daha önce görmüşlerdir. Biz ise 2009 yılının son çeyreğinde bu işe soyunduk ve bakanlığın işaret ettiği yolda hummalı ve titiz bir Ar-Ge sürecini başlattık. Devletimize ve Hükümet’imize güve- nerek tüm konsantrasyonumuzu ve finansımızı bu alana kanalize ettik. Diğer firmalar ise nasıl olsa iptal edilir düşüncesiyle son ana kadar beklediler. Gerekli titizliği ve ciddiyeti göstererek zamanında cihazımızı ürettiğimiz ve söylenen tarihte pazara sunduğumuz için hatalı mı oluyoruz? Açıkçası bu önergeleri veren ve bu noktada fütursuzca eleştirenlerin milliyetçilik kavramına bakışları beni düşündürüyor. Ayrıca önemle altını çizmek isterim ki bu cihaz her ne kadar MT Bilgi Teknolojileri tarafından geliştirilip üretilmiş olsa da sahi- bi Türkiye’dir. VERA Delta, ödeme cihazları sektöründe dünyada söz sahibi yabancı firmalar arasından sıy- rılarak bir ilki başarmıştır. Türkiye’nin bir markası ve ürünüdür. Dolayısıyla VERA Delta için sadece biz değil her- kes “Bizim cihazımız” diyebilir. Yüzde 100 Türk mühendisleri tarafından geliştirilen bu ürün yabancı bir firma tarafından geliştirilseydi, değil eleştirilmek kuşkusuz takdirle karşılanırdı. Ben bu ülkenin vatandaşıyım, buradan ekmek yedim ve buraya hizmet ediyorum. Kim ne söylerse söylesin çalışmaya, üretmeye ve ülkemle birlik- te kazanmaya devam edeceğim.

Üretimi nerede yapıyorsunuz?

VERA’nın üretim aşamasında birden fazla ülkeden faydalanıyoruz. VERA bünyesindeki 375 mühendis geliştirme çalışmaları içinde yer alıyor. Parçaların yüzde 90’ı Japonya’da üretiliyor. Farklı ülkelerden temin edilen parçaların birleştirilmesi ise Çin’de gerçekleştiriliyor.

Bu alanda ne kadar yatırım yaptınız?

VERA Delta başlı başına bir inovasyon başarısıdır. Teknoloji alanında yatırım yapmaya karar vermemizin ardından Türkiye’nin alanında en yetkin pro- fesyonelleriyle yürüttüğümüz yoğun Ar-Ge çalışmasının bir sonucudur ve dünyada bir ilktir. Hibrit özellikli bir cihazdır. Bu özelliğiyle VERA Delta, Türkiye’nin ilk mobil cihazı olmasının yanı sıra aynı zamanda Türkiye’nin ilk yeni nesil ödeme kaydedici cihazıdır. VERA Delta hem mobil hem de masaüstü kullanım için tasarlandı. Şimdiye kadar 65 milyon doların üzerinde bir yatırım yaptık.

VERA Delta için “Dünyada bir ilk” diyorsunuz. İlk olma özelliklerinden ve ilk olmanın getirdiği artı ve eksilerden bahseder misiniz?

Evet, dünyada bir ilk. Yazar kasa ve POS cihazının tek blok yapı üzerinde birleştiği ve PCI 3.1 güvenlik sertifikası ile onaylanan ilk hibrit cihazdır. Ödeme sistemlerine böyle bir cihaz kazandırmanın çok yönlü artıları bulunuyor. Öncelikle dünyada isim yapmış markaların arasından sıyırılan Türkiye markasının bir ilki başarması ve bu alanda örnek olması oldukça gurur verici. Bunun yanı sıra ülke ekonomisine sağladığı ölçülebilir ve denetlenebilir vergi sistemi düzeneği ile esnafı- mıza sağladığı katma değerler de çok önemli. Bunların her biri, birer faydayı gösteriyor. Negatif yönünü ise şöyle özetleyebili- rim: Bu işe başlarken önümüzde bir buzdağı vardı ve tüm çalışma arkadaşlarımla birlikte bu buzdağını kırarak ilerlememiz gerekti. Bu sanıldığı kadar kolay olmadı maalesef. Sistem ve cihaz yeniydi. Gerek esnafımız gerekse sek- törün diğer aktörleri kabullenmekte zorlandı. “Neden şimdi buna geçeyim, ne gerek vardı?” denildi, “Neden sadece VERA?” diye itiraz edildi. Ayrıca VERA Delta’nın bir özelliği daha var ki, bunu da belirtmek isterim. İlk yazar kasa POS cihazı VERA Delta için belirlenen çıkış fiyatı 590 Euro, arkamızdan gelen tüm firmalar için de yol gösterici olmuştur. Tüm markalar VERA Delta’nın fiyatını temel alarak cihazlarına fiyat belirlemişlerdir. VERA Delta’dan sonra çıkan cihazların fiyatları 600-620 Euro arasında değişmektedir.

Cihazın piyasadaki benzerlerinden farklılıkları neler?

Şu an MT Bilgi Teknolojileri dışındaki piyasada bulunan mevcut üreticiler ya sadece POS ya da sadece yazar kasa üreticileri. Bu nedenle VERA Delta dışındaki hemen hemen bütün markalar, iki ayrı firmanın bir araya gelerek ürettiği cihazlar. Oysa iki ayrı özelliğe sahip iki cihazın, iki farklı işlevi yerine getirmesi çok zor ve sağlıksız. Doğru olan, tek cihaz ve tek sistem üzerinde iki ayrı işlevin gerçekleşmesidir. MT Bilgi Teknolojileri olarak biz, bu kıstası sağlıyoruz ve yıllardır tüm bilgi birikimimizi bu sistemin gelişmesi için kullanıyoruz. VERA Delta’nın yıllar süren bir know-how ve Ar-Ge çalışmasının sonunda üretilmesi ve yeni nesil ödeme kaydedici cihazların öncüsü olması, diğer cihazlar arasından sıyrıl- masını sağlıyor.

POS ve yazar kasa üreten iki ayrı firmanın bir araya gelerek cihaz üretmesinde ne gibi sakınca var?


Ben iki farklı şirketin bir araya gelerek yeni nesil yazar kasa üretmesini iki ayrı karakterde insanın bir araya gelerek evlenmesine benzetiyorum. Belli hayaller doğrultusunda hayatınızı birleştiriyorsunuz ama iki ayrı karakterde insansınız. Hayata bakışınız, tarzlarınız farklı. Bu birlikteliklerin ne zamana kadar süreceği, ne kadar gideceği belli değil. Anlaşmazlık çıktı ve iki şirket ayrıldı diyelim, sonrasında ne olacak, meçhul.
Yazar kasa bugünden yarına sürekli değiştirilen bir şey değil. Benim pek çok esnaf dostum yıllar önce aldığı yazar kasa cihazını kullanmaya devam ediyor. Teknolojik gelişmeler nedeniyle Gelir İdaresi Başkanlığı’nın öngördüğü bu değişimin ardından alacakları yeni nesil yazar kasa POS cihazını da yıllarca hatta on yıllarca kullanmak isteyeceklerdir. Esnaf, POS bölümünü ayrı, yazar kasa bölümünü ayrı şirketin ürettiği bu sözde yeni nesil yazar kasa POS cihazını aldı ve bu şirketlerin evlilikleri bir süre sonra son buldu diyelim. Esnaf dostum, elindeki cihazla ilgili bir sorun yaşadığında ne yapacak?Biz, yıllardır hem yazar kasa hem de POS piyasasında üst düzey görevlerde bulunmuş çok önemli profesyonel dostlarımızla birlikte bu yolda çalışmalar sürdürüyoruz. MT Bilgi Teknolojileri’ni kurmamızın ardından tüm bilgi birikimimizi yazar kasa ve POS cihazını bir araya getirmek için kullandık ve sonunda başardık. Biz bu cihazın her aşamasını başka şirketlere ihtiyaç duymadan kendi imkanlarımızla başarıyoruz.

Hükümete yakın olduğunuz söylemleri için ne diyorsunuz, devlet ihalelerinde yer alıyor musunuz?


Bunu söyleyen insanlar Sancak Ailesi'ni tanımıyor. Sancak Ailesi, Hükümet ile sayın Cumhurbaşkanımız ile iyi ilişkiler içinde olmasına rağmen devletten herhangi bir ihale almadı. Bugüne kadar 3.5 ihaleye katıldık. Biri araç muayene istasyonlarıydı, onu Doğuş Grubu aldı. İkincisi Salı Pazarı ihalesiydi, onu da Doğuş aldı. Sabah-atv’nin Çalık Grubu tarafından alındığı ihaleye ise yabancı ortağımız vazgeçtiği için katılmadık. Ve son olarak BMC ihalesine girdik ve aldık. Bu ihalenin süreci ise tüm kamuoyu tarafından da açıkça görüldü. Türkiye Sınai Kalkınma Bankası’nın raporunda 450 milyon TL değer biçilmişti, en yüksek değerlendirmeyi yapanlar ise 700 milyon TL'nin üstünde fiyat biçmiyordu. Ancak biz 751 TL ile ihaleyi aldık. Üstelik 200 milyon TL de çalışanlarına geçmişten gelen bir borcu mevcuttu ve bunu da biz üstlendik. Böylece asıl bedel 1 milyar TL'ye yaklaştı. Bununla da bitmiyor; bu işletmenin yenileme yatırımı da yaklaşık 1 milyar TL'yi buluyor. Ancak biz ülkeler için savunma sanayinin öneminin farkındayız, bu işin sadece bir iş olmadığının, ülkenin milli değerleri için de önem arz ettiğinin bilincindeyiz. Tüm bunları göz önünde bulundurup elimizi taşın altına koyalım dedik ve bu işe girdik.
Yazar kasa sektöründe Hükümet’in bizi desteklediği söylemleri ise son derece asılsızdır. Zaten devletin bize destek vermesine ihtiyacımız da yok. Süreci şöyle anlatayım: Ben daha bu sektörün içinde yokken 2008 yılında Maliye Bakanlığı Ekonomik Koordinasyon Kurulu kararını vermiş ve "31 Aralık 2012 tarihine kadar yazar kasa ile POS’u birleştireceğim" demiş. Biz ne yaptık? Devletimizin daha ben bu işin içinden yokken aldığı kararlara güvenerek hareket ettik. Hükümet bizi korumuş olsaydı, tarih geldiğinde süreyi iki kez uzatmazdı. Biliyorsunuz, tebliğin uygulanma süresi iki kez ertelendi. Hatta rakiplerime öyle bir hak verdi ki; “Ey üretici, onaylı şirket olabileceksen, cihazını 2014'e yetiştirebileceksen fatura da kesebilirsin’’ dedi. Yani rakiplerin önünü açtı. Ayrıca diğer firmalara sektöre girmeleri noktasında yardımcı ve destek olduk. Peki devletimiz bizi desteklemeli miydi? Kesinlikle evet. Bu işi devletin işaret ettiği zamanda ve gösterdiği kurallar çerçevesinde yapan, tüm Ar-Ge sürecini üstlenen ve dünyada bir ilki gerçekleştiren Türk markası olarak gerek devletimizden, gerekse de milletimizden destek ve takdir beklemek hakkımızdır, diye düşünüyoruz.


Yeni yazar kasa POS cihazları Türkiye’ye ve kullanıcılarına, yani esnafa ne kazandırıyor?


İşlemlerin tek cihaz üzerinden yapılabilmesi ve işletmeninin anlaşmalı bankalarını aynı yazar kasa POS cihazına yükleterek kullanabilmesi sayesinde verimlilik artacak; bu da kârlılık getirecektir.
Genel ülke ekonomisi açısından bakıldığında ise kayıt dışı ile mücadelede çok çok önemli bir adım olan yeni nesil yazar kasaların yaygınlaşması ile ekonominin kayıt altına girme süreci de hızlanacaktır. Kayıp ve kaçaklar da azalacak. Perakende sektörünün kayıt altına girme süreci zincirleme olarak kayıtlı istihdamı ve kayıtlı üretimi de tetikleyecektir.

POS ve yazar kasaların değişim süreci ne zaman tamamlanmak zorunda?


2008 yılında Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yayımlanan ve kamuoyuna duyurulan Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Stratejisi Eylem Planı çerçevesinde yeni nesil yazar kasa POS cihazlarına geçiş üç aşamadan oluşuyordu.
Birinci aşama 31 Aralık 2013 tarihinde son buldu ve bu aşamada eve ya da iş yerlerine sipariş götüren ve kapıda ödeme alan işletmeler, mobil yeni nesil yazar kasa POS cihazına geçiş yaptı.
İkinci aşama 1 Ocak 2014 tarihinde başladı ve bu tarihten itibaren mali hafızası dolan ya da yeni işletme açacak olan esnaflarımız mali hafızasını yenileyemeyecek ya da eski nesil yazar kasa alamayıp yeni nesil yazar kasalara geçiş yapacak.
Üçüncü aşama ise 2015 yılı sonuna kadar tüm mevcut eski nesil yazar kasaların yeni nesil ile değişim sürecidir.

VERA Delta’nın sonbahar kampanyası hakkında bilgi verir misiniz?


‘VERA Delta’dan Çifte Bayram’ sloganıyla çıktığımız kampanya kampasında işletmeler 1 Eylül-1 Kasım tarihleri arasında cihaza KDV hariç 1.083 TL ödeyerek sahip olacak. Ayrıca mükellefler satın alırken anlaşmalı bankalardan birinin uygulamasını yükletmeleri halinde ekstra indirim kazanarak KDV hariç 990 TL ödeyecekler.
Yoğun bir Ar-Ge ve mühendislik başarısı olan VERA Delta, mali hafızada 2 kat, ürün fiyat hafızasında 10 kat, elektronik kayıt ünitesi kapasitesinde ise tam 33 kat fazla çözüm sunuyor. Diğer cihazlardan bu özellikleriyle sıyrılan VERA Delta’yı hem masaüstü hem de mobil olarak kullanmak mümkün. Çekmecesi ücretsiz olan VERA Delta, 40 milyon satır imkanı veriyor. Böylece işlem hacminin yüksek olduğu işletmelerde kısa süreli ekstra EKÜ maliyetleri en aza iniyor.
Mali hafızası 20 yıl olan VERA Delta, bu özelliği ile de farkını ortaya koyuyor. VERA kullanan işletmeler bu sayede yazar kasa mali hafızalarını sık sık değiştirmek zorunda kalmayarak tasarruf ediyorlar. PLU (Ürün Fiyat Hafızası) kapasitesinin 100 bin adet olması ise cihazın bir başka artısı.

Önümüzdeki yıllarda sektörün nasıl bir büyüme yakalamasını bekliyorsunuz?

Tüm konsantrasyonumuzu teknoloji üzerinde yoğunlaştırmış durumdayız. Kendi POS cihazlarımızı, yeni nesil yazar kasalarımızı, yazar kasa POS cihazlarımızı ve pinpad cihazlarımızı geliştireceğiz ve üreteceğiz. Ancak kısa vadede öncelikli amacımız yeni nesil yazar kasa POS cihazında Türkiye pazarının ihtiyacını gidermek. Bir taraftan da yurtdışı örgütlenmemizi tamamlama aşamasındayız. Önümüzdeki yılın ikinci yarısından itibaren yurtdışına da ağırlık vereceğiz.

MT Grup’un gündeminde yeni yatırımlar, yeni sektörler var mı? Bilgi verir misiniz?


Bu konuda net bir yanıt veremem. Ancak MT Grup genç ve oldukça dinamik bir yapıya sahip. Yeni yatımlarımız ya da iş alanları söz konusu olduğunda öncelikle ticari önderimiz Ethem Sancak Bey’in görüş ve önerileri bizim için yol gösterici oluyor. Sonrasında çok uzun bir düşünme aşamamız olmuyor. Gelen iş ülke ekonomimize, ülke insanımıza fayda sağlıyorsa ve milli değerlerimiz ile de örtüşüyorsa; kısacası inanıyor ve güveniyorsak hızlı karar veriyor ve ilerliyoruz.

Hedef Grubu’nda uzun yıllar çalıştınız... Hedef’te hangi görevleri üstlendiniz ve bu görevler size neler kazandırdı?


2005’e kadar Ethem Sancak’ın Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürüttüğü Hedef Alliance’da farklı görevlerde hizmet verdim. Satın Alma Direktörü olduğum son dönemde 3 milyar dolarlık bir bütçeyi yönettim. Kurucu aile üyelerinden biri olduğum Hedef Ecza Deposu’nda en büyük kazancım Ethem Sancak ile birlikte çalışmak oldu. Onun dünya görüşünü, vizyonunu, iş yapış şeklini ve ilerici çağdaş öngörülerini örnek alarak ilerlemek en büyük kazancım oldu diyebilirim. Ardından yine Ethem Sancak önderliğinde MT Sağlık Ürünleri şirketimizi kurarak tıbbi sarf malzemesi sektörüne girdim. Bugün ise birbirinden farklı birçok sektörde yer alarak ülke ekonomisine katma değer sağlamaya gayret ediyoruz.

 

Türkiye’de bilgi teknolojileri sektörünün bugününü nasıl değerlendiriyorsunuz?


Türkiye’nin bundan sonraki bütün konsantrasyonu teknoloji, inovasyon ve yenilikçilik üzerinde olacak. Çünkü, Ar-Ge sürecinde geliştirilen teknoloji, kalite ve verimlilik artışı olarak üretime yansıyor. Önümüzdeki dönemde nanoteknoloji, genetik ya da biyoteknoloji, yeni nesil nükleer yakıtlar ve teknolojileri, hidrojen ve yakıt pili teknolojileri ile süper-iletkenlerin üretimi öne çıkacak.
Yeni nesil yazar kasa POS cihazları da bu hızlı gelişimden payını alacak. Bugün gelinen noktada zaten bir bilgisayarın yapabileceği pek çok şeyi yapıyorlar.

MT Grup geçtiğimiz yılı hangi büyüme oranıyla kapattı? Bu yıl gerçekleşmesini beklediğiniz büyüme oranı nedir?


Büyümemizi sağlık ve bilgi teknolojileri olmak üzere iki ana alanda sürdürüyoruz. Teknoloji alanında MT Bilgi Teknolojileri, MT System ve MT Teknik servis olmak üzere geliştirme, satış ve servis alanında hizmet veren 3 ana şirketimiz yer alıyor.
MT Bilgi Teknolojileri güvenli haberleşme ağları üzerinden veri transferi yapabilen, mali onay almış, IP tabanlı platformlar ve finans dünyasının tüm katmanları için yönetilebilir bilgi teknolojileri üretmek üzere MT Holding bünyesinde 2009 yılında kurulmuştur.


Kısa sürede kalıcı sektörel çözümler geliştirmeyi başarmış, dünya çapında ilklere imza atmıştır. Türkiye’nin ilk 20 yıl mali hafızalı ödeme kaydedici cihazını, Türkiye’nin ve dünyanın ilk EFT POS özellikli yazar kasasını MT Bilgi Teknolojileri üretti.
MT Bilgi Teknolojileri, tüm iş konsantrasyonunu ilk kurulduğu andan itibaren Türkiye piyasasında haklı bir başarı yakalayan VERA’nın bir dünya markası olması için sürdürüyor.
Ödeme kaydedici cihazlar (eski ve yeni nesil), EFT POS cihazları, EFT-POS özellikli yazar kasalar ve çevre birimlerini tasarlamakta olan MT Bilgi Teknolojileri, altına imza attığı bütün ilkleri, yaptığı büyük ölçekli Ar-Ge yatırımları sayesinde yurtdışına bağımlı olmadan başardı.
Yüzde 100 Türk sermayesi ile kurulan MT Bilgi Teknolojileri yine Türk mühendisler tarafından tasarlanan ve geliştirilen yüksek katma değerli teknoloji ürünleri ile ülke ekonomisine katkı yapmayı hedefliyor.


Sağlık sektöründeki yatırımlarınızdan söz eder misiniz?


Sağlık alanında ise MT Sağlık Ürünleri, Desu, Medisalus ve Metuas olmak üzere 4 farklı şirket üzerinden faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. 2005 yılında sağlık alanında faaliyet göstermeye başlayan MT Sağlık Ürünleri, o yıllar için sağlık alanındaki ilk inovatif yaklaşımlardan birini sergileyip Türkiye’nin dört bir yanında yaşayan insanlara, dünyanın en iyi ve kaliteli markalarını, standart fiyatlarla sunmaya başladı. O zamana kadar fiyatlar bölgeden bölgeye farklılık gösteriyordu.
Ayrıca medikal ürünleri belirli bölgelerden kurtarıp, yaygın eczane ağına katarak insanların bu ürünlere daha kolay ulaşmalarına olanak sunduk.
Bugün MT Sağlık Ürünleri dünyanın sağlık sektörüne yön veren öncü markalarıyla işbirliği içinde çalışıyor. Bu markaların kalitesi onaylanmış ürünlerini ve üstün teknolojilerini Türkiye’ye getirerek sağlık sektörüyle buluşturmaya devam ediyoruz.
Özellikle üniversite ve özel sektörlerin işbirliğiyle kurulan teknokentlerde gerçekleştirilen Ar-Ge çalışmalarının, geleceğin teknolojisinin belirlenmesine önemli katkı sağlayacağı düşüncesindeyiz. Bu nedenle grubumuz bünyesinde yer alan diğer bir sağlık şirketimiz olan Desu Medikal şirketimizle Hacettepe Teknokent bünyesinde yerimizi aldık ve kraniyalve spinal implant sistemleri üzerinde araştırmalarımızı sürdürüyoruz.
Bir diğer grup şirketimiz olan Medisalus Medikal ise disk hernisi, bel ve boyun fıtığı üzerinde inovatif çalışmalar sürdürüyor. Bu çalışmalar neticesinde meydana getirilen 'Artcure' yöntemi disk hernisi alanında sağladığı yüksek klinik başarı ve çok düşük yan etki oranıyla en etkili tedavi desteği haline geldi.


Yatırım yapacağınız alanları nasıl belirliyorsunuz?


Ekonomik gelişimimizi günlük değişimler doğrultusunda değil, uzun vadeli ve olası riskleri olabildiğince göz önüne alarak planlıyoruz. Bu planları yaparken pazarlama politikamız, ihtiyaç yaratacak ortamlar oluşturmak değil, mevcut ihtiyacı karşılayacak ürünler ile gerek tüketiciye gerekse ülke ekonomisine katma değer sağlamaktır.
Ayrıca öngöremediğimiz durumlarda hızlı reaksiyon veren bir yapımız var.
MT Holding olarak bugüne kadar olduğu gibi gelecekte de yeniliklere açık olmaya, araştırma ve geliştirme çalışmalarına önem vermeye devam edeceğiz. Geçmişte olduğu gibi bugün de sağlıklı, gerçek anlamda değer yaratan bir büyüme için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.


Türkiye’nin bugününe ilişkin makro ekonomik ve siyasi değerlendirmelerinizi öğrenebilir miyiz?


Bir Türk vatandaşı ve yıllardır bu ülkede iş yapan bir işadamı olarak 12 Eylül Darbesi’ni, 1994 ve 2001 krizlerini yakından yaşadım. Asya veya Avrupa’da yel esse burada nasıl fırtınaların koptuğunu, ekonominin nasıl tepetaklak olduğunu hep birlikte gördük, yaşadık. Gecelik faizlerin 7 binlere çıktığını, doların Türk Lirası karşısında 4 kat değer kazandığı dönemlerde neler yaşandığını kimse unutamaz.
Son 12 yıldır Hükümet’in ve devletin ekonomik politikaları çerçevesinde iş dünyasının önü açıldı ve gerekli destek ile güven verildi. Bu durum, biz işadamları için daha cesur ve güvenle yatırım yapmamıza imkan sağladı. Bu yatırımlar istihdam olarak, kazanç olarak tüm ülkemize yayılıyor. Bugün geldiğimiz noktada Avrupa’nın birçok ülkesinde işsizlik had safhada, bazı ülkelerde işsiz genç nüfus oranı yüzde 45’lere tırmanmış durumda. Ülkelerin yanlış politikaları ile öngörüsüz hükümet tutumları maalesef bu ülkeleri bu hale getirdi.
İşte bunlara baktığımızda, Hükümet'imizin ve devletimizin öngörüleri ve politikalarını, ekonomideki başarılarını takdirle takip ediyoruz. Peki bu yeterli mi? Tabii ki değil, daha yolun başındayız, daha çok çalışıp daha da ileriye gideceğiz.

 

VERA DELTA’NIN SATIŞ SONRASI DESTEKSİSTEMİ

"MT Bilgi Teknolojileri olarak ilk günden itibaren Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından istenen asgari özellikler dışında farklı ne tür hizmetler verebiliriz sorusunu kendimize sorduk ve yeni nesil ödeme kaydedici satış ve ödeme sistemlerini geliştiren, uçtan uca planlayan ve uygulayan VERA 360 adını verdiğimiz bir hizmet altyapısı oluşturduk. Altyapımız, geliştir-üret ve sat mantığının çok ilerisinde kurgulandı. Müşterilerimize, her türlü sorun ve taleplerinde 360 derece altyapısı ile hizmet veriyoruz. Üstelik bu alanda tek de değiliz. Sektörel ve banka uygulamaları, yazılım entegrasyon süreçlerinde alanın en iyisi olan Smart Soft firması ile birlikte yol alıyor ve bu konuda Smart Soft’un üstün mühendisleri ile hata ve aksaklık kabul etmeksizin hizmet veriyoruz.
Müşterilerimiz 444 22 62 nolu çağrı merkezimiz üzerinden cihazla ilgili her türlü taleplerini 7/24 iletebiliyor. Müşterilerimize, işlerinin aksamasına fırsat vermeden en kısa sürede destek vermek amacıyla geniş bir servis ağı kurduk. VERA Delta 403 bayi, 357 teknik servis ağı, 80 kişiden oluşan ‘Acil Servis’ ve 60 kişiden oluşan saha pazarlama ekibi ile tüm Türkiye genelinde yaygın hizmet veriyor. Bilindiği gibi yazar kasa POS kullanımı VERA Delta ile başladı. Rakip ürünlerin gecikmeli olarak geliştirilmesi nedeniyle grubumuz, aradan geçen sürede mükelleflerimizin süreçle ilgili sıkıntılarını tek başına göğüsledi. Aradan geçen sürede bu yeni teknolojiyi en iyi bilen grup haline geldik ve tüm sıkıntıları kısa sürede çözebilecek uzmanlığa ulaştık."

VERA DELTA’YI FARKLI KILAN ÖZELLİKLER
• EKÜ diğer cihazlarda 1.2 milyon satır ve 4 milyon satır arasındayken VERA Delta 40 milyon satır imkanı veriyor. Bu da işlem hacminin yüksek olduğu işletmelerde kısa süreli ekstra EKÜ maliyetini en aza indiriyor.
• Mali hafıza diğer modellerde 10 yıl ile sınırlıyken VERA Delta’da bu süre 20 yıl olarak planlandı. Bu da işletmenin yazar kasa mali hafızasını sık sık değiştirerek ekstra maliyete katlanmasını engelliyor.
• PLU kapasitesi diğer cihazlarda 10 bin ve 20 bin adet arasında konumlandırılırken, bu kapasite VERA Delta’da 100 bin adet.
• VERA Delta tüm banka kredi kartlarıyla uyumlu.
• Cihaz, ortak POS kullanımına hazır.
• Banka uygulamaları, sektörel uygulamalar ve ekstra satış uygulamaları avantaj sağlıyor.
• Üstün pil performansı ile paket servis ve saha dağıtım için seyyar kullanıma uygun.
• GPS modülü sayesinde konum bilgisi alabilme özelliği var.
• Hem mobil hem de masaüstü kullanımına uyumlu tasarıma sahip.
• GPRS iletişimine ek olarak ethernet girişi sayesinde kesintisiz haberleşme imkanı sunuluyor.
• Çevre birimleri ile kullanıma hazır cihaz yapısı, barkod ve QR kod bağlantısı.
• Ücretsiz para çekmecesi.
• Yaygın servis ağı ile ücretsiz kurulum ve garanti kapsamında servis desteği.
• Kesintisiz hizmet için yönetilen yerinde müdahale merkez destek servis ekibi.