Rıdvan Dilmen, Fenerbahçe'nin evinde Göztepe'ye 1-0 mağlup olduğu mücadelenin ardından NTV ekranlarında değerlendirmelerde bulundu.
Fenerbahçe, şampiyonluk yarışında alabileceği en büyük yarayı aldı, evinde 3 puanı kaybetti. Öncelikle Göztepe'yi kutlarım. Son derece mücadele ettiler, 2'yi de bulabilir, maçı da kaybedebilirdi ama müthiş mücadele etti, iyi kontraya çıkmaya çalıştı.
Fenerbahçe'nin de oyunu karambole çevirmesi ekmeğe yağ sürdü. Göztepe puan kaybetse, bu mücadelesine yazık oldu. Halil'in önlenemez yükselişi devam ediyor.
'HAKEMİN ETKİSİ YOK'
Hakemin oyuna ve skora etkileyici bir durumu olmadı. Belki birkaç kartta hatası vardı, hakemle falan bir mevzu yok, onu söyleyebiliriz.
Ben skora göre yorumculuk yapan biri değilim, benim Fenerbahçe ile ilgili görüşüm hep aynıydı. Şimdi Trabzonspor da devrede. Oyun anlamında Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray'a göre gerideydi. Fenerbahçe bu oyunla 51'er puan yaptıysa, önemli başarı diyordum. Beşiktaş'a, Galatasaray'a, Fenerbahçe'ye bakıyorum böyle. Gustavo, İrfan ve Pelkas'ın dönüşü ile kötü oyun iyiye dönüşebilir diyordum.
ALDATICI SKORLAR SU YÜZÜNE ÇIKTI
Hep aldatıcı sonuçlar oldu. Eli ayağı düzgün bir takım gelince de kazandı, haklı bir galibiyet elde etti, aldatıcı skorlar su yüzüne çıktı.
Başkan bir teknik direktör tercihi yapar, sorumlusu Emre Belözoğlu ile karar verirler. Ondan önce Comolli vs., en son ligimizi iyi bilen bir arkadaşımızı getirdi. CV'ye bakınca da duruşu falan iyi. Haftalar geçtikçe, oyun içinde disiplinsizliği getirdi, bir yerde patlayacaktı. Örneğin Hatay'da Altay'ı konuştuk, Karagümrük'te Altay'ı konuştuk, bugün de Altay yesin bir tane, hep kurtaracak değil ya.
'98 DAKİKA NASIL TUTARSIN?'
Hem kadro eksik, hem senin teknik direktörün kazandığı Trabzon'da 5 forvetle devam ederken iyi oldu sandı. Hadi oyna şimdi bu Trabzon'a. Yorgun Fenerbahçe. Sosa, Ozan ve Mesut. Elimizi vicdanımıza koyalım. 1- Mesut'u 98 dakika boyunca nasıl tutarsın, Mesut hayranı olarak söylüyorum. Günümüz futbolunda bunu çıkarma şansı yok, 1 kişi eksiksiniz.
En az 3-4 tane, Sosa'ya uygun frikik geldi. Beşiktaş'ta çatala çatala attıkları aklımızda. Herkes koşuyor, Caner koşuyor, Valencia bir tane attı ya, hemen koşuyor. Mesut, Ronaldo'larla falan oynadı, zaten frikikçi değildi. Sosa masum masum çekiliyor. Bu otorite problemi, Sosa atacak diyeceksin. Ligimizin en iyi 3 frikikçiden biri Sosa. Sahada o kadar problem var ki birbirlerini itiyorlar ben vuracağım diye.
Ozan ile Sosa sürekli koşuyor, öndeki 4 oyuncunun savunma ile ilgisi yok. Gökhan Gönül ancak bu kadar oynardı. Novak kayıp, Ozan ile Sosa'ya sürekli yük bindi. Mesut, Thiam, Osayi, Valencia, Cisse, Samatta... Hiç fark etmez. Osayi 1-0 gerideyken oynatacağın, dar alan oyuncusu değil. Süratli, hızlı, geniş alan oyuncusu.
GÖRÜNEN KÖY KILAVUZ İSTEMEZ
Fenerbahçe oynadığı oyuna göre fazla puan aldı, bunu Erol hocaya yazdılar. Ben eleştirince de beni eleştirdiler. Ben Erol hoca başarılı olsun isterim ama görünen köy kılavuz istemez. Görülen şey öyle kritik yerde gelir ki Trabzon öncesi kredin kalmaz. Bazen iyi giderken, tırnak içinde, oyun değil puan geliyor sana.
MESUT'A KÖTÜLÜK YAPMAYIN
Mesut, Türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi transferlerinden biri, pırıl pırıl bir çocuk. Mesut'a da kötülük yapmayın. Bazen pazarlıklarla oynatırsın, ilk 45, son 45. Mesut'u skoru değiştireceğim diye oynatmak başka bir şey. Jardel başka, Mesut başka. Mesut'u tabii ki Ronaldo'nun oynadığı takımda, Arsenal'de de iyi frikikçiler vardır ama İspanya ve İngiltere'de toplam 5 golü yoktur. Yakın sağ çaprazdan olabilir. Frikik için ne olur Sosa'ya ver diye yalvardım.