Bakan Alparslan Bayraktar, 6 Şubat depremlerinin yıl dönümünde, deprem bölgelerinde görev yapan madencilerle bir araya gelmek ve ziyaretlerde bulunmak için Zonguldak'a geldi.
Ziyaretlerine Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü ile başlayan Bayraktar, TTK Üzülmez Müessese Müdürlüğü'nde eksi 170 kotuna inerek maden işçileri ile öğle yemeği yedi. Madencilerin bölgede önemli görevler yaptığını belirten Bayraktar, şunları söyledi:
'Bugün buraya ülkemizin tamamını aslında derinden sarsan 6 Şubat depremlerinin seneyi devriyesi vesilesiyle geldik. Tabii diyeceksiniz; 'Burası, deprem bölgesi değil. Zonguldak'ta neden seneyi devriye için buradasınız?' Açıkçası Zonguldak ve özellikle Türkiye Taşkömürü Kurumu, özellikle madencilerimiz geçtiğimiz yıl yaşanan bu büyük felakette çok önemli bir görevi yerine getirdiler. Bu hafta Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere tüm kabinedeki diğer arkadaşlarımız, bütün kurumlarımız deprem bölgesinde hem deprem bölgesindeki çalışmaları yerinde takip edebilmek hem de vatandaşlarımızla tekrar bir arada olup, onların acılarına bir nebze olsun merhem olabilmek için orada zamanımızı geçiriyorduk.
Cumartesi günü Sayın Cumhurbaşkanımızla Hatay'daydık. Ben de dün Adıyaman ve Urfa'daydım. Yine bölgede olmaya devam edeceğiz. Ama özellikle bugün buraya gelmek istedik. Zira o bölgenin ve bütün milletimizin madencilere olan teşekkürünü getirmek için buraya geldik. Hakikaten onlarla ne kadar iftihar etsek azdır. Bütün milletimiz adına onlara bir kez daha sizlerin huzurunda şükranlarımı sunuyorum. 6 Şubat hakikaten çok büyük bir felaketti. Asrın felaketi diye tanımlıyoruz. Ama hemen arkasından büyük bir hızla devletimiz bütün kurumlarıyla, millet-devlet el ele vermek suretiyle bir adeta asrın felaketini asrın birlikteliğine dönüştürdük.
Türkiye Taşkömür Kurumu'ndan, TKİ'den, diğer madenlerden birçok arkadaşımız, çok önemli bir görev yerine getirdi. Ve hakikaten orada, o zaman, özellikle Hatay bölgesindeydim. Bütün vatandaşlarımız büyük bir memnuniyetle ve büyük bir sevinçle madencilerimizin orada yaptığı işi görmüşlerdi. Adeta kendi canlarını hiçe sayarak kahramanca orada çok büyük bir görev ifa ettiler.'
Bayraktar olası felaketlerde madencilerin daha kurumsal bir yapı içinde müdahaleye hazır olmaları için çalıştıklarını belirterek, 'Bir başka temennim de Allah ülkemize inşallah böyle bir acı, böyle bir felaket tekrar yaşatmaz. Ama her şeye hazırlıklı olmamız gerekiyor. Bakanlığa geldikten sonra en önemli hedef olarak kendimize koyduğumuz şeylerden bir tanesi; madencilerimizin bu kabiliyetini afetlerdeki bu çalışmalarını daha kurumsal hale nasıl getirebiliriz. Bu konuda ilgili kurumlarımız, özellikle AFAD'la beraber çalışmalarımıza devam ediyor. İnşallah tabii ki böyle bir şey yaşamak istemeyiz ama yaşadığımızda da en profesyonel şekilde buraya müdahale ile alakalı önümüzdeki süreçte; daha kurumsal bir yapı içerisinde madencilerimizi bu konuda göreceğiz' diye konuştu.
Madenciler ile yer altında güzel zaman geçirdiklerini ifade eden Bayraktar, 'Onların sadece deprem anında değil; Türkiye'nin enerjideki dışa bağımlılığını azaltmak için de üstlendikleri çok önemli bir görev var. Bunu da göz ardı etmememiz lazım. Türkiye Taşkömürü Kurumu, bizim gözbebeği bir kurumumuz. 175 yıllık, çok eski. Osmanlı'dan bugüne ülkemizin ekonomisine katkı koyan, katkı sağlayan önemli bir kurumumuz. Burayı da daha iyi hale, daha işlevli hale nasıl getirebiliriz, üretimi nasıl arttırabiliriz ve elbette ki ülkemize katkısını nasıl daha arttırabiliriz, bölgemizde Zonguldak'a istihdamı nasıl arttırabiliriz. O yönde de çalışma devam ediyoruz' dedi.
Emniyet kurallarının önemine dikkat çeken Bayraktar, şöyle konuştu: 'Bunu defaatle her platformda söylüyorum. Bizim için madencilik, sadece kömür değil; tüm madenlerde, önce insan sonra çevre sonra katma değerli madencilik şeklinde ifade etmek istiyorum. Dolayısıyla aşağıda onlardan da özellikle istirham ettim. Lütfen işinizi emniyet kuralları neyse, neyi öneriyorsa; o çerçevede gerçekleştirilip, hiçbir şekilde emniyetten taviz vermeden bu işlerimizi yapalım. Yatırımlarımızı bu şekilde devam ettiriyoruz, ettireceğiz. Onların da işletmecilik anlamındaki emniyetten hiçbir şekilde taviz vermeden yerine getirmelerini istedim. Seçimlerden önceki dönemde Sayın Cumhurbaşkanımızın TTK'ye, Zonguldak'a, Bartın'a ve bu bölgeye vermiş olduğu bir müjde, 2 bin yeni işçi alımı söz konusuydu. Bu işçilerimizi aldık. Bunların bir kısmı başladı, bir kısmı da şu anda eğitimde.'