Başakşehir'in altyapısından yetişen ve şampiyonluğun en önemli isimlerinden biri olan Mahmut Tekdemir, NTV'de katıldıkları programda duygusal anlar yaşadı.
Çok zor günlerden geçerek şampiyonluğa ulaştıklarını belirten Mahmut, hikayesini şu sözlerle anlattı.
'Şampiyon olduktan sonra eve giderken, arabada tek başımayım. 15-16 yıl önceydi, bu kulübe girdiğim anı unutmam, çok duygulanıyorum. Ayakkabım yırtıktı, elimle düzelttim ki insanlar görmesin, insanlar benimle alay etmesin' ifadelerini kullandı.
Başkan Göksel Gümüşdağ da Mahmut'un önemine değindi
Gümüşdağ; 'Süper Lig'e yükselmiştik. Bir oyuncu aldık. Tesisler daha bitmedi. Bana dediler ki, 'Başkanım yatıracak yer yok' Dedim ki, 'Mahmut'a söyleyin yere havlu serip yatsın'. Kime nazımız geçer? Evladımıza. Bu çocuk oralardan geldi. Mahmut, evladımız.' mesajını verdi.
MAHMUT TEKDEMİR'İN HİKAYESİ
Diyarbakır'ın Çermik ilçesinde dünyaya gelen Mahmut Tekdemir'in ailesi, o henüz küçükken İstanbul'a göçtü. Daha iyi bir yaşam için 'taşı toprağı altın' olan bu şehre 5 yaşında adım atan Mahmut'un tanıştığı ilk spor da futbol olmadı ancak tercihi oldu.
Veliefendi Hipodromu'nda çalışan babasına sık sık yardım etmeye giden Mahmut, jokeylere değil futbolculara özendi!
1997 yılı Mahmut için dönüm noktası oldu. Bir arkadaşının formasını giydiği Damlaspor'un seçmelerine emanet kramponlarla giren tecrübeli futbolcu, iki gol atınca kulübün kapıları da ona açıldı.
Başka bir kulübün seçmelerine girse seçilir miydi bilinmez ama diğer kulüplere devam edemeyeceği kesindi. 'O dönemki maddi durumumuzdan dolayı Zeytinburnu dışına çıkmam çok mümkün değildi' diyor Mahmut. 'Amatör lisansın parasını zor ödemiştik ama yine de devam ettim. Ben de para kazanmaya çalıştım'
Mahmut, hayatın güldüğü çocuklardan değildi, çalışması lazımdı. Ailesine yardım edebilmek, harçlığını çıkarabilmek için pazarlarda su sattı, tekstil atölyelerinde bazı zamanlar da Veliefendi'de çalıştı. İstanbul'u karış karış dolaşarak kerestecileri gezdi, atların altına serilen talaşları topladı.
Çuvallardaki talaşlar gözlerine girdi, nefesini kesti. Atların bakımı için sabahları birçok insan uyurken o saat 4'te kalkarak çalışmaya başladı. Üstelik bunları altyapıda oynarken yaptı!
Çevresindeki birçok çocuk gibi çalışan Mahmut'un futbol oynamasına karşı çıkanlar da yok değildi.
Ailesinden babasına 'Futboldan kim para kazanmış ki' diye akıl verenler bile oldu. Ancak babası onlara kulak asmadı. Dört kardeşli ailede ablaları da çalıştı. Küçük kardeşi ise Mahmut kadar şanslı değildi.
Ailelerin durumu, iki futbolcuyu taşıyamayacağı için o, hayalinin peşinden koşamadı kendisine Veliefendi'de bir kariyer planı çizdi.