Kahramanmaraş merkezli depremlerde evini kaybeden ve Defne ilçesinde yaşamlarını sürdüren 50 yaşındaki anne Semra Özbay ve 23 yaşındaki oğlu Barış Özbay, yaşadıkları depremin ardından hayata birlikte tutunarak yaşamlarını sürdürüyor. Depremde hem evlerini hem yakınlarını kaybeden aile, üç yıldır zorlu bir süreçle mücadele ediyor.
"HİÇBİR ŞEY YAPMAK İSTEMEDİĞİM İÇİN BANYO DA YAPMAK İSTEMİYORUM, ELİMDE OLSA TUVALETE DE GİTMEM VE YEMEK DE YEMEM VE ONLARI MECBUR OLDUĞUM İÇİN YAPIYORUM"
Gün boyunca evden çıkmadığını sadece yaşamak için gerekli şeyleri yapmak istediğini söyleyen Barış Özbay, süreci atlatmak için tedavi görmek istemediğini belirterek, "Genelde uyanıyorum, tuvaletimi yapıyorum, yemeği yiyorum mecbur olduğum için yoksa onları yapmam. Sonra oturuyorum ve telefonla oynarım. Duvarları izliyorum ve akşam olmasını bekliyorum sonra uyuyorum. Depremden 2 ay önce kendimi eve kapattım. Ondan önce de yavaş yavaş hayata karşı bıkkınlığım başlıyordu.
"BANYO YAPMAYI BIRAKTI, HER ŞEYİ BIRAKTI, KENDİNİ EVE KAPATTI, SADECE TELEFON VE BİLGİSAYARLA OYNUYOR"
Evladının 3 yıldır duş almadığını ve evden çıkmadığını söyleyen Semra Özbay, bilgisayar ve telefon bağımlısı olan Barış için acı çektiğini belirterek "Oğlum Barış Özbay 23 yaşında, depremde evimiz yıkıldı. Depremde nenesini kaybetti ve arkadaşları dağıldı. Oğlum, çalışkan bir gençti, okulda birinci oluyordu. Herkesle çok iyi anlaşıyordu ve herkes onunla gurur duyuyordu. Kendisinin egzama hastalığı da var, 3 yıldır banyo yapmıyor. Bir anne olarak ne olursa olsun bırakamıyorum. Depremden önce banyo konusunda çok iyiydi, önceden banyo yaptırmadığım zaman bana kızıyordu. Depremden sonra değişti. Banyo yapmayı bıraktı, her şeyi bıraktı, kendini eve kapattı, sadece telefon ve bilgisayarla oynuyor. Arkadaşlarıyla nadir konuşuyor ama benimle konuşmuyor. Depremden önce oğlum iyiydi ama depremden sonra bayağı değişti. Eve kapattı kendini ve ölmek istediğini söylüyor. Ona banyonu yap diyorum, 'ben öleceğim' diyor. Bazen 'ya sen ölürsün ya da ben ölürüm. Başka kurtuluşu yok.' Eskisi gibi benimle konuşmuyor ve bana anne demiyor. Bu şekilde zorlanıyorum. Oğlumun eski anılarına dönmek için eski fotoğraflarına bakıyorum, kendimi bu şekilde avutuyorum. Eşim benim için öldü, başka çocuğum da yok. 3 yıldır oğluma bu şekilde bakıyorum. İşkencelerine rağmen oğlum deyip bırakamıyorum. Bazen kavga ediyoruz ama yine de onu anlamaya çalışıyorum. Yetkililerden yardım istiyorum. Oğlumu hastaneye götürüp tedavi olmasını istiyorum" ifadelerini kullandı.