25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

'ABD Türkiye ile hasım olursa, misliyle para harcamak zorunda kalır'

ABD Başkanı Donald Trump, Barış Pınarı Harekatı’nı hedef alarak, Türkiye’deki bazı kurum ve kişilere yaptırım öngören başkanlık kararnamesini imzaladı. S Bilişim Danışmanlık ise ABD-Türkiye Çekişme Küresel-Finansal Ederi raporunu yayımladı. Raporla ilgili konuşan Siyasi Analist Serdar Sement, “ABD Türkiye ile hasım olursa Ortadoğu’da, Karadeniz’de, Doğu Akdeniz’de, Kafkaslarda ve İran çekilmesinde misliyle para harcamak zorunda kalır.” dedi.

16 Ekim 2019 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
'ABD Türkiye ile hasım olursa, misliyle para harcamak zorunda kalır'
ABD Başkanı Donald Trump, Barış Pınarı Harekatı’nı hedef alarak imzaladığı yaptırım listede, 100 milyar dolarlık ticaret anlaşması görüşmelerinin durdurulması da var. S Bilişim Danışmanlık, Siyasi İstikrar İndeksi kapsamında “ABD-Türkiye Çekişme Küresel-Finansal Ederi” raporunu tamamladı.
 
Aksam.com.tr’den Ezgi Aşık’a konuşan Siyasi Analist Serdar Sement, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye’ye yaptırım uygulamak isteyen ülkeler için söylediği  “Azdan az gider, çoktan çok gider” sözünün önemine dikkat çekti. Sement, “ABD Türkiye’ye karşı yaptırım yaparsa, Rusya ve Çin’in karşısında savunma harcamalarının katlanarak büyümesine yol açar.” ifadelerini kullandı.
 
“RUSYA VE ÇİN, ABD’NİN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ ORTADAN KALDIRDI”
 
ABD’nin Çin ve Rusya’nın askeri müdahalesine geç kaldığını belirten Serdar Sement, “ABD, Rusya ve Çin’in askeri meydan okumasına geç kaldı. Çünkü ABD Savunma Doktirini, dünyanın en güçlü askeri donanmasını öngörür. ABD ile baş edebilmenin hayal bile edilemeyeceğini esas alır. Fakat Rusya ve Çin öyle bir atak yaptı ki ABD’nin üstünlüğünü ortadan kaldırdılar. Hatta bazı alanlarda iş birliğine gittiler.” dedi.
 
Rapordan:
 
“ABD, en yakın rakibi Çin’in dört, Rusya’nın on katı savunma harcaması yapıyor. Bununla ürettiği stratejik denge, imrenilecek ölçüde akılcıdır. ABD, küresel rakiplerine askerî açıdan üstün konumda ancak bu, rakiplerinin harcamalarına göre çok yüksek maliyetledir. ABD askeriyesi İngiltere’yle birlikte Rusya’yı aktüel-güçlü risk olarak görürken Amerikan ekonomi-finansı Rusya’yı umursamazdır. Trump net değildir. Almanya-Fransa Rusya’yı risk görmemek için direnmektedir. Trump Brüksel’de Merkel’e yüksek petrol-gaz ödemeleriyle Rusya’ya haraç veren gizli ortaklarısınız demiştir. ABD-Avrupa arasında Rusya hakkında konsolide edilememiş tartışma, dolaylı yoldan Türkiye üstünden de işletilmektedir.”
 
 “TÜRKİYE VE ABD ARASINDA KRİTİK OLAN ASKERİ İLİŞKİDİR”
 
ABD ile Türkiye ilişkilerinde kritik olanın askeri ilişkiler olduğunu söyleyen Sement,  “ABD-Türkiye arasında kritik olan askerî ilişkilerdir. Ekonomik/finansal cihetten kayda değer ederi olan ilişkiler de askerî endüstriyel ekonomiye dayalıdır. ABD-Türkiye ilişkilerinde askerî etkileşimin ağırlıklı olması iki taraf için cari-karşılıklıdır. ABD-Türkiye ilişkileri kontrollü gerginlik evresine girdiğinde düşük milli tasarruf kronik cari açıklı Türkiye’nin temel savunma ittifakını yeniden set etmesi elzemdir.” şeklinde konuştu.
 
Rapordan:
 
“ABD, Türkiye’nin bölgesindeki aktörlere dönük alacağı askerî tedbirler nedeniyle aynı bölgede askerî yapılanmasını yenilemek-güçlendirmek ağır baskısı altında kalacaktır. Konsolide edildiğinde ABD-Türkiye gerginliği, sadece ABD Rusya yönünden sınırlı değil, Ortadoğu’da ABD büyük-hacimli-nispi kalıcı savunma-güvenlik harcamalarını da tetikleyecektir. Arap NATO’su, CENTCOM masraflarının Suud tarafından karşılanma sair söylem ve gelişmeler değinilen tetiklenme ilk işaretleridir.”
 
“ABD, TÜRKİYE İLE HASIM OLURSA PARA HARCAMAK ZORUNDA KALIR”
 
Trump’ın göreve ilk geldiği zamanlarda CENTCOM ile ilgili yaptığı açıklamayı hatırlatan Serdar Sement, “Trump CENTCOM’dan çok rahatsızdı, göreve ilk geldiğinde CENTCOM’u lağvedeceğini açıklamıştı. Fakat ilk ziyaret ettiği komutanlıkta orası oldu. ABD Türkiye ile hasım olursa Ortadoğu’da, Karadeniz’de, Doğu Akdeniz’de, Kafkaslarda ve İran çekilmesinde misliyle para harcamak zorunda kalır.”
 
Rapordan:
“ABD-Türkiye çekişmesinde; Amerikan ordusunun küresel planlamasını bozucu siyaset kurum ekonomi-finans arası etkileşim kaynaklı olumsuzluklar, Karadeniz ya da Ortadoğu stres sahalarına Amerikan’ın başarısız ve yetersiz kalan cevaplamalarının yol açtığı baskılar gözetilmelidir. ABD’nin bazı başarısızlıkları Türkiye ile eşleşme kaynaklı olarak da gösterilebilmektedir.”
 
“ABD’NİN RUSYA VE ÇİN KARŞISINDA YAPTIĞI HARCAMALAR ARTABİLİR”
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptırım kararıyla ilgili söylediği “Azdan az gider, çoktan çok gider” sözünün önemli olduğunu sözlerine ekleyen Sement, “ABD Türkiye’ye karşı yaptırım yaparsa, Rusya ve Çin’in karşısında savunma harcamalarının katlanarak büyümesine yol açar. Bu konuda ABD sağduyu sahibi, ciddi kurumsallaşmış enstitüler birçok çalışmayı bizzat gözlemledim. Bu yüzden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Azdan az gider, çoktan çok gider’ sözünün altı hiç boş olmayan bir söz olduğunu söylemek istiyorum.” ifadesini kullandı.
 
Rapordan:
 
“ABD askeriyesi İngiltere’yle birlikte Rusya’yı aktüel-güçlü risk olarak görürken Amerikan ekonomi-finansı Rusya’yı umursamazdır. Trump net değildir. Almanya-Fransa Rusya’yı risk görmemek için direnmektedir. Trump Brüksel’de Merkel’e yüksek petrol-gaz ödemeleriyle Rusya’ya haraç veren gizli ortaklarısınız demiştir.  ABD-Avrupa arasında Rusya hakkında konsolide edilememiş tartışma, dolaylı yoldan Türkiye üstünden de işletilmektedir.”
 
“ABD SAVUNMA HARCAMALARININ SİYASİ HEDEFİ TUTARSIZ”
 
ABD’nin savunma harcamalarının siyasi hedefinin çapraşık/tutarsız hale gelebildiğine dikkat çeken Sement, “Amerikan bütçe sistemi kabaca iki katmanlı olup siyaset kurumunun üzerinde sert çekişme sergilediği sahadandır. Bütçe ilk katmanında tamamen Kongre’ce belirlenen zorunlu harcamalar, ikinci katmanda yürütme-idareyle uzlaşıya dayalı ihtiyari harcamalar bulunur ki askerî harcamalar bunlar arasındadır.” dedi.
 
Rapordan:
 
“ABD’nin harcanması zorunlu hale gelecek kaynakları, Türkiye’nin yol açacaklarından çok daha düşük profil etkide problemlere harcanan rakamlarla karşılaştırıldığında yıllık yüz-milyarlarca USD’dir.  Türkiye’nin ABD savunma (ve bağlı endüstriyel) harcama miktar ve bileşimlerini değiştirme etkisi, on-yıllarca sürebilecek kalıcılıktadır.”