24 Nisan 2024 Çarşamba / 16 Sevval 1445

ABD, Türkiye konusunda neden geri adım attı? Uzmanlardan çarpıcı yorum

ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, ABD'nin Türkiye'yi F-35 savaş uçağı üretim programına geri getirmeyi umduğunu söyledi. ABD Ankara Büyükelçisi David Satterfield da Türkiye'nin stratejik bir müttefik olduğunu belirterek gümrük vergilerinin azaltılması teklifinde bulundu. Emekli Hava Kuvvetleri Korgeneral Erdoğan Karakuş ve siyaset analisti Ceyhun Bozkurt, ABD'nin sert Türkiye politikasından geri adım atmasını yorumladı.

star.com.tr26 Eylül 2019 Perşembe 07:00 - Güncelleme:
ABD, Türkiye konusunda neden geri adım attı? Uzmanlardan çarpıcı yorum
ABD'nin Suriye'de terör örgütü YPG/PKK'yı desteklemesi ve S-400'lerin alımıyla ilgili bozulan ilişkilere ilişkin yeni bir açıklama geldi.
 
Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham ABD'nin Türkiye'yi kazanmayı umduğunu belirterek, ''Türkiye ile daha stratejik ilişkiler kurabileceğimizi, onları F-35 programına geri döndürmeye çalışacağımızı, belki de serbest ticaret programından bahsedeceğimizi umuyorum.'' dedi.
 
Öte yandan ABD'nin Ankara Büyükelçisi David Satterfield de, Türkiye'nin sadece Suriye için değil, tüm bölge için de çok önemli bir müttefik olduğunu belirtti. 
 
Satterfield, ABD’nin müttefiklik ilişkisi çerçevesinde alüminyum ve çelik için gümrük vergilerini azaltması önerisinde bulunarak, iki ülkenin ticaret hacminin 100 milyar dolara yükseltilebileceğini belirtti.
 
''ABD STRATEJİK MÜTTEFİKİNİ KAYBETMEKTEN KORKUYOR''
 
Sputnik İntrnational'a konuşan Emekli Hava Kuvvetleri Korgeneral Erdoğan Karakuş ve siyaset analisti Ceyhun Bozkurt, ABD makamlarının son açıklamalarını yorumladı.
 
Karakuş'a göre ABD'nin F-35 programında geri adım atmamasının nedeni, ABD'nin Türkiye gibi stratejik bir müttefiki kaybetmekten korkması.
 
ABD’nin, Orta Doğu’daki çıkarları için Türkiye’yle iyi ilişkiler sürdürme isteğine dikkat çeken Karakuş, şunları söyledi:
 
''Türkiye, Fırat'ın doğusundaki bölgelerde bir güvenlik bölgesi yaratma konusunda kesin bir kararlılık gösteriyor. Dahası, Amerikalılar, Türkiye'nin S-400'ü satın almasının F-35 için bir tehlike arz etmediğinin farkında. Bu nedenle, Ankara ile ilişkilerde gerilimleri azaltmak için bu adımı attılar. Amerika, Türkiye ile ticareti 100 milyar dolar seviyesine getirmek istiyor. Ayrıca ABD, F-35 nedeniyle Türkiye gibi önemli bir stratejik müttefiki tamamen kaybetmek istemiyor. Washington, Türkiye’yi F-35 programında tutarak, Patriot sistemleri satarak ve Fırat’ın doğusundaki eylemlerle ilgili belli bir çerçevede tutmayı umuyor.'' dedi.
 
''ABD'NİN YAKINLAŞMA ÇABASI TÜRKİYE'NİN PLANLARINI DEĞİŞTİRMEYECEK''
 
Siyaset Analisti Gazeteci Ceyhun Bozkurt ise, ABD'nin yakınlaşma çabalarının Türkiye'nin Suriye toprakları üzerindeki aktif eylemlerini önleme arzusuyla bağlantılı olduğuna inanıyor.
 
Ancak, ABD-Türkiye arasındaki buzların erimesiyle bile Türkiye'nin Fırat'ın doğusu ve güvenli bölge konusundaki pozisyonunu değiştirmeyeceğini söyleyen Bozkurt, açıklamasını şöyle sürdürd:
 
“Büyük resme bakarsanız, ABD hızlı bir şekilde müttefiki Türkiye'yi kaybetmeye yaklaşıyor. Türkiye ABD'den giderek uzaklaşırken  Rusya'ya ve Asya dünyasına yaklaşıyor. Avrasya bölgesinde, Türkiye gibi böylesine önemli bir jeostratejik bir müttefiki tamamen kaybetmenin bedeli, ABD için inanılmaz derecede ağır olur. Bu durumda, güç dengesi Asya dünyası lehine değişecektir. Bu nedenle, ABD böyle bir senaryoyu önlemek için geri adım atmak zorunda kaldı. Bir diğer soru, Amerikan tarafının ifadelerinin gerisinde ne olduğudur. Bu soru, detaylar netleştikten sonra cevaplanabilir.''
 
Her durumda Türkiye'nin dengeli bir yaklaşım izleyeceğine belirten Bozkurt, sözlerini bu ifadelerle sonlandırdı:
 
“Önemli olan, Türkiye bu bağlamda ABD ile ilişkilerini güçlendirmeye devam etse bile, Avrasya ülkeleriyle ilişkileri bozmayacağı, deneyimlerini baz alarak dengeyi koruma politikasını sürdüreceğidir. Bu durum, Ankara'nın Fırat'ın doğusundaki topraklara ve bir güvenlik bölgesinin yaratılmasına karşı tutumunu değiştirmeyecek. Washington, Türk tarafının bu kararının farkındadır. Genel olarak, bölgede eylül ayı sonlarında veya ekim başlarında yeni bir sürecin başlaayacağını söyleyebiliriz. Bu, artan F-16 uçuşları ve sınırdaki hareketlilikten de anlaşılıyor.''