Almanya'da evlat nöbeti sürdüren anne: Kızım kaçırıldıktan sonra bu dünyada cehennemi yaşadım

AA muhabirinin görüştüğü Aktaş, Almanya'da 12 Kasım 2019'da "okula gidiyorum" diyerek evden ayrılan kızı Nilüfer'den bir daha haber alamadıklarını ifade etti.

Başarılı bir öğrenci olan kızının, Berlin'de terör örgütü PKK'yla iltisaklı derneğe gittikten sonra beyninin yıkandığını ve notlarının düştüğünü belirten Aktaş, okul değiştirmelerine rağmen çocuğunun aynı derneğin faaliyetlerine katılmayı sürdürdüğünü söyledi.

Terör örgütünce kandırılan gençlerin ailelerinden koparılma sürecini de anlatan Aktaş, şöyle devam etti:

"Önce çocuğunuzla arkadaşlık kuruyorlar. Folklor, saz kursu ya da dil kursu adı altında yani kültür aktiviteleri uygulayacak bir kültür evi olarak lanse ediyorlar ama kültür eviyle alakalı hiçbir şey yok. Tamamen çocukları dağa göndermek yani PKK'ya kazandırmak, bütün amaçları o. Başka amaç yok. Maalesef oradaki Kürtlerin birçoğu da halen anlamış değil. Bunların amacının kültür değil de PKK'ya eleman devşirmek olduğunun farkında değiller. Önce eğlenecek yerlere, pikniklere götürüyorlar. Güvenini kazandıktan sonra zayıf taraflarını öğreniyorlar, tespit ediyorlar, arkadaşlık kuruyorlar. Artık zayıf yerini yakaladıkları an işlemeye başlıyorlar."

- AİLELERE UYARIDA BULUNDU

Kaçırılan kızını geri almak için defalarca söz konusu derneğin yetkilileriyle görüştüğünü ancak herhangi bir sonuç alamadığını anlatan Maide Töremiş Aktaş, şu bilgileri verdi:

"Gittim onların yerlerine, 'sakinleş, sakin ol, ortalığı velveleye verme. Senin çocuğun gelecek...' dediler. Ailelerin duygularıyla oynuyorlar. Önce 'Sakin olun, çocuklarınız birkaç günlüğüne gitti, gelecek.' Birkaç gün geçiyor, gidiyorsun halen yok. 'Çocuğunla kontağa geçeceğiz. Gelecek, gelecek, gelecek...' Çocuk öbür tarafa gittikten sonra 'çocuğunuz şu anda Irak'ta ya da Suriye'de veya şurada burada. Siz eğer ortalığı velveleye verirseniz, çocuğunuzun ölüsünü bile göremezsiniz' deniyor, aile ne yapıyor? Çocuğu ölmesin, ölüsünü görmeyeyim, diye sesini çıkarmıyor. Birçok aile çocuğunun gidişini bildirmiyor bile. Ümit ediyorlar ki bir gün çocuğu geri dönecek ama hiç değilse dosyası kirlenmemiş, teröre, PKK'ya katılmamış. Yani normal yaşamına devam etmesi için söylemiyorlar bile."

"Kızım kaçırıldıktan sonra bu dünyada cehennemi yaşadım" diyen, gençleri terör örgütüne kaptırmamak için ebeveynleri, çok dikkatli olmaları ve çocuklarının kimlerle arkadaşlık ettiğini yakından takip etmeleri konusunda uyaran Aktaş, "Özellikle ergenlik çağında anneler babalar çocuklarına sert çıkışmasınlar." dedi.

- DİYARBAKIR ANNELERİ İLE BULUŞMAYI PLANLIYOR

Çocuğunun bulunması amacıyla düzenlediği imza kampanyasının beklediği ilgiyi görmediğini vurgulayan Aktaş, Alman makamlarının 10 dakikalık görüşme talebini bile programlarının yoğunluğunu gerekçe göstererek geri çevirdiğini dile getirdi.

Bu süreçte en büyük desteği Türkiye'den gördüğünü, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Almanya ziyareti sırasında görüşme imkanı bulduğunu aktaran Aktaş, Türkiye'ye geldikten sonra da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüştüğünü hatırlattı.

Aktaş, "İçişleri Bakanımız da bana tam destek vereceğini ve bu konunun takipçisi olduğunu, elinden ne gelirse yapacağını söyledi. Kesinlikle devletin bütün imkanlarını kullanıp benim çocuğuma kavuşmam için elinden ne geliyorsa yapacağını söyledi. Bu da beni bir nebze rahatlattı." diye konuştu.

Maide Töremiş Aktaş, evladına kavuşmak amacıyla terör örgütüyle mücadelesine destek veren Diyarbakır anneleri ile hafta sonu bir araya gelmeyi planladığını sözlerine ekledi.