5 Ağustos 2025 Salı / 11 Safer 1447

Boğaziçi Köprüsü ‘intihar‘ simgesi oldu

Boğaz Köprüsü bu sabah erken saatlerde yine bir intihar girişimine sahne oldu. Bu defa kişi ikna edildi, intihardan vazgeçti. Peki köprüde intihar etmenin popüleritesi neden hep yüksek? Neden hep Boğaziçi Köprüsü. Önlem mi alınamıyor, güvenlik önlemleri yetersiz mi? Sorduk, uzmanlar yanıtladı.

4 Haziran 2014 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
Boğaziçi Köprüsü ‘intihar‘ simgesi oldu
Murat Selenoğlu/aksam.com.tr-ÖZEL
 
Arama motorunuza "köprü, intihar" şeklinde yazdığınızda karşınıza çıkan 687 bin sonuca bu sabah bir kişi eklenecekti ki, 1 saat süren ikna çalışmalarının ardından intihardan vazgeçti. Bugün bir kişi sabah saat 06.00 sıralarında Boğaziçi Köprüsü korkuluklarına çıkan bir kişi, intihar girişiminde bulundu. 
 
Geçtiğimiz günlerde ise Burcu Namlı adlı kadın çırılçıplak soyunarak Boğaziçi Köprüsü'nden kendini bıraktı.
 
Daha geçen yılın hemen başında edebiyat dünyası, "entellektüel bir intiharı"la sarsıldı. ünlü yazar Metin Kaçan, 6 Ocak 2013'te bindiği taksiyi durdurduktan sonra Boğaziçi Köprüsü'nden atlayarak intihar etti.
 
İstanbul'da iki köprü olmasına karşın intiharlar Boğaziçi Köprüsü'nde yaşanıyor. Peki neden? 
 
NEDEN HEP BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜ'NDE?
 
Psikolog ve yazar Gündüz Vassaf'a göre Boğaziçi Köprüsü bir "simge" oldu.  
 
‘Mostari-Bir Köprü Bekçisinin Notları’ kitabı için Bosna Hersek'teki tarihi Mostar Köprüsü’nde üç ay kadar bekçilik yapan Vassaf, Akşam'a verdiği bir röportajında, şöyle diyor: "Oradan atlamasa başka bir yerden atlayacak diye bir şey de yok! Londra’da vardı, bir köprü intihar için seçiliyordu. Haber oluyor, biri atlayıp ölüyor. Örnek teşkil ediyor. “Ben de yaparım” diye düşünüyor, gidip atlıyor. Bariyer yapmak mümkün; yapıldı ama intiharı düşünen kişi 200 metre ötedeki köprüden atlamadı. Yüksek yerden intihar çok ama mesela minareden atlamaz kimse. Bazı yerler seçiliyor ve engellemek kolay. En azından oradan intiharı engelleyebilirsiniz. Moda veya salgın hastalık gibi ‘o yerden’ intihar etmek"
 
ÖNLEMLER YETERSİZ Mİ?
 
Köprü güvenliği için İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Boğaziçi Köprü Koruma Büro Amirliği bulunuyor. Ancak akıllara önlemler yetersiz mi sorusu geliyor.
 
Keza Vassaf, "Bu kadar AVM’nin bekçisi var, güvenliği var ama köprüde yok!" diyor. "Önlem alınamıyor öyle mi?" diyor ve ekliyor: "Devriye gezen on bekçi olsa... "
 
Vassaf, Boğaziçi Köprüsü'nde korkuluklara da işaret ediyor. "Boğaz Köprüsü’nün korkulukları yükseltilse daha az intihar olur" diyor. "Yükseltilmiş olsaydı; oraya atlamaya giden biri vazgeçebilirdi atlamaktan. Orası intihar köprüsü, evinde intihar etmiyor, illa köprüye gidiyor" diyor.
 
Neden parmaklık koyulmadığını soruyor: "Neden parmaklık konmuyor, ışıklandırılıyor? Bir can bile kurtarsanız, yeter."
 
Peki köprüde intiharlar engellenebilir mi; mimari olarak mümkün mü?
 
AHMET VEFİK ALP: KÖPRÜ MİMARİSİ DEĞİŞEBİLİR
 
Yüksek mimar, mühendis ve kentbilimci Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp, intiharların, Boğaziçi Köprüsü'nün mimarisinde yapılacak değişiklikle önlenebileceği görüşünde.
 
Öncelikle olarak iki tedbire dikkat çekiyor Prof. Dr. Alp: "Bizde yaya geçişi zaten yapılmıyor. Bir de ticari vasıtaların köprü üzerinde durması engellenmeli. Ama kendi araçlarıyla da gelebilirler. Demek ki daha başka tedbirler gerekiyor." 
 
Alp, köprüde şeritlerin yanında bulunan kaldırım olarak tabir edilen bölümlere geçişi engelleyecek çit yapılması gerektiğini belirtiyor. 
 
Alp "Birincisi, şeritlerden kaldırıma geçişi önleyecek çit yapılabilir. İkincisi ise korkuluklara çitler yapılabilir" diyor.
 
Köprüye ek malzeme yüklenmesi köprü nasıl etkiler? Köprü ek malzemeyi kaldırır mı?
 
Alp, "Evet, köprünün aerodinamik yapısı var" diyor ve ekliyor: "Köprünün aerodinamik yapısı nedeniyle sürtünme katsayısı artıyor. Şimdi çok fark edilmez. Köprüyü biz düz bir çizgi olarak görürüz. Ancak ortaya doğru kalınlaşır. Ayakları doğru ise inceliyor. Bu aerodinamik açıdan rüzgardan an az etkilenmesi için... Korkuluklara demir ve alimünyumdan yapılan malzemeler tabii ki bu incelik ve kalınlığı gözetmek durumunda. Yani rüzgar ve görüntü geçirecek ama insan geçirmeyecek bir korkuluk. Yani şeffaf olacak, görüntüyü bozmayacak ama bu tip girişimleri de engelleyecek bir sistem."
 
Alp, bunun mimari olarak yapılabileceğini belirtiyor.
 
YAYA TRAFİĞİNE AÇIKTI
 
30 Ekim 1973... Vatandaşlar, Boğaziçi Köprüsü'nden ilk defa adım attı. 20 Şubat 1970'te atılan temelin ardından düzenlenen törenle açılan köprüye vatandaşlar yoğun ilgi göstermişti.
 
On binlerce kişi aynı anda köprünün iki yakasından yürüdü. Açılış şerefine araç yolundan da yayalara yürüme izni verilince, köprünün üzerinde yaya adımlarının çokluğu köprünün salıncak gibi sallanmasına neden oldu.
 
Ancak köprüden yayalara -iki kenardaki yaya yollarından geçmeleri şartıyla- geçiş 2 Mayıs 1974’de verildi 
Köprünün taşıyıcı ayaklarının dördünde de yayaları yukarıya taşıyan dev asansörler mevcuttu ve yayalar bunları kullanarak köprüye çıkarlar, yürüyerek karşıya geçince de, yine buradaki kulelerin asansörlerini kullanarak aşağıya inerlerdi. Ancak köprüden aşağıya atlayanların sayısının artması yüzünden birkaç yıl sonra yayalara yasak geldi. Bu yasak, bazı özel günler dışında halen sürmektedir.

ÖNERİLEN VİDEO

Jandarma dronla suçüstü yaptı! Kazarken yakalandılar

Kapat
Video yükleniyor...