'Bugün Azerbaycan halkı yeni bir tarih yazıyor'

Azerbaycan Basın Ajansı'nın (APA) bildirdiğine göre, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Mihriban Aliyeva ile bir röportaj gerçekleştirdi.

Aliyeva ile gerçekleştirilen röportaj şu şekilde:

- İyi şanslar sevgili Mehriban Aliyeva. Öncelikle, kendi adıma ve okuyucularımız adına Azerbaycan'da bir dizi şehir ve yerleşim biriminin kurtuluşu için sizi tebrik ediyorum.

- Tüm halkımızı bu önemli olaylardan dolayı kutluyorum. Hemen her gün cepheden iyi haberler geliyor. Askerlerimiz ve subaylarımız savaş görevlerini onurla yerine getiriyorlar. Başarılı operasyonlar yürütüyorlar, şehirleri ve diğer yerleşimleri birbiri ardına özgürleştirerek stratejik zirveleri işgal ediyorlar. Yaklaşık 30 yıl süren uzun bir aradan sonra, Azerbaycan askerinin memleketimize bayrağımızı dikmesini hepimiz gururla izliyoruz. Bu sadece askeri bir başarı değil. Bu tarihi adaletin restorasyonu, çünkü bunlar bizim kadim, tarihi topraklarımız.

Bugün Cumhurbaşkanı İlham Aliyev liderliğindeki Azerbaycan halkının yeni bir tarih yazdığını söylemek abartı olmaz. Ortak zaferlerimizin tarihi!

Halkın Cumhurbaşkanları etrafında ne kadar yakın birleştiğini, gençlerimizin Azerbaycan topraklarının kurtuluşu için ortak bir amaç için birleşme çağrısını ne kadar kararlı ve cesurca kabul ettiğini görüyorum.

- Söylediğiniz her kelime halkımızın iradesi ile uyumludur ve eylemlerde ve eylemlerde benzeri görülmemiş bir faaliyet çağrıştırır. İtirazınızın hemen ardından yurttaşlarımızın Ermeni yalanlarını ve iftiralarını ifşa etme çabaları bunun açık bir kanıtıdır.

- Görüşmeme katılan herkese bilgi alanında aktif olmaları için teşekkür ederim. Çatışmanın sadece doğrudan muharebe operasyonlarını değil, aynı zamanda bilgi alanını da kapsadığını her zaman hatırlamalıyız. Gençlerimizin ve vatandaşlarımızın Ermeni propagandasının sahtekarlığını nasıl ortaya çıkardıklarını, Ermeni saldırganlığıyla ilgili gerçeği mümkün olan tüm platformlarda uluslararası topluma nasıl ilettiklerini görüyorum. Onların doğru sesi, tarihin tahrif edilmesini ortaya çıkarmaya ve tamamen temelsiz, bariz bir şekilde yanlış, kışkırtıcı materyallerin yayılmasını önlemeye yardımcı olur.

Medya temsilcilerine çok teşekkür ediyorum, objektiflikleri ve yüksek profesyonellikleri sayesinde bugünün Azerbaycan gerçeklerini dünyaya aktarmak mümkün.

Saldırganı protesto etmek ve Ermenistan'ın saldırgan doğasını uluslararası topluma göstermek için bayrağı ellerine alan yurtdışında yaşayan yurttaşlarımızdan bahsetmek imkansızdır. Azerbaycan halkı ile dayanışma içinde olan ve onları ilkeli ve adaletli konumlarında destekleyen dünyanın her yerinden tüm dostlarımıza minnettarım.

Bugün hepimiz cephede neler olduğuna dair düşüncelerle yaşıyoruz. Azerbaycan halkı Cumhurbaşkanına güveniyor ve Cumhurbaşkanının ne yapacağını ve nasıl yapacağını bildiğinden emin. Bu nedenle, tüm eylemlerimizde ve faaliyetlerimizde her zamankinden daha birlikteyiz. Şüphesiz askerlerimiz bu desteği hissediyor. Tüm Azerbaycan halkının arkalarında olduğunu biliyorlar.

- Mehriban Aliyeva, açıklamalarınızda defalarca belirttiğiniz gibi, düşmanın sivil halka yönelik vahşi provokasyonlarına rağmen, halkımız inanılmaz bir heyecan ve cesaret gösteriyor.

- Ne yazık ki Ermeni tarafı kasıtlı olarak sadece uluslararası sözleşmelerin gereklerini değil, aynı zamanda ahlaki normları da ihlal ediyor.

Gence, Mingaçevir, Tatar, Berda, Ağdam, Ağcabadi, Goranboy, Naftalan ve diğer yerleşim yerlerinin sivil nüfusuna yönelik saldırılar, Ermenistan'ın Azerbaycan'a yönelik sinsi politikasını açıkça ortaya koymaktadır. Cenaze töreninde mezarlık nasıl ateşe verilebilir? Gence şehri gece sakinleri uyurken nasıl roket ateşine maruz bırakılabilir? Masum siviller, çocuklar ve kadınlar öldürüldü. Bu insanlık suçudur, bu terörizmdir. Bütün bunlar açıkça gösteriyor ki Erivan barışla ilgilenmiyor, sadece çatışmanın tırmanmasını, bölgesel bir çatışmaya dönüşmesini istiyor.

Ancak, Ermenistan'ın hiçbir alçak hareketi - ne siyasi bir platforma dayalı iğrenç provokasyonlar, ne bilgi alanındaki sinsi maceralar, ne de sivillere yönelik acımasız saldırılar - Azerbaycan halkının iradesini kıramaz. Birlik, dayanışma, sempati ve karşılıklı destek bir bakıma Azerbaycan halkının vatanımızı işgalden kurtarma irademizi ve arzumuzu asla kıramayacağına dair mesajıdır.

Dünya toplumunu bu olaylara kayıtsız kalmamaya ve Azerbaycan'ın sivil halkına yönelik acımasız zulmü şiddetle kınamaya çağırıyorum. Erivan, uluslararası sözleşmelerin yanı sıra, Ermeni işgal güçlerini Azerbaycan'a yönelik saldırıyı durdurmaya çağıran BM Güvenlik Konseyi kararlarına da son vermelidir.

Azerbaycan devleti hiçbir zaman başkalarının topraklarına göz kulak olmadı. Sivillere saldırmıyoruz. İşimiz gerçeğin eseridir. Ordumuz Azerbaycan topraklarını her zaman işgalden kurtardı. Askerlerimiz kahramanlık ve cesaret gösteriyor, Anavatan için onurla savaşıyor, Azerbaycan tarihine isimlerini yazıyorlar. Tüm yaralılara acil şifalar diliyorum. Şehit olan askerlerin ailelerine ve yakınlarına başsağlığı diliyorum. Vatan uğruna şehit düşen yiğit oğullarımızı Allah korusun. Kanları yerde kalmayacak ve kalmayacaktır. Düşman cevabı hak ediyor.

Benim talimatım üzerine Haydar Aliyev Vakfı kurbanların ailelerine gerekli yardımı sağlıyor. Yaralı askerlerin iyileşmesi ve normal hayata dönmesi için her türlü çaba gösteriliyor. Bugün tüm yaralı askerlerimiz ve subaylarımız, Anavatan için adil mücadeleye devam etmek için bir an önce kalkıp savaş alanına geri dönmek istiyor. Azerbaycan halkının coşkusu ve vatanseverliği budur.

- Mehriban Aliyeva, yakın zamanda halkımızın olağanüstü birliğini fark ettiniz. "Birlikte güçlüyüz!" Koronavirüs salgını ile mücadelede bir nevi slogan haline geldi. Hepimiz cümleyi hatırlıyoruz. Bugün bu cümlenin özel bir anlamı olduğunu söyleyebilir miyiz?

- Kuşkusuz öyle. Ancak birliğimizi koruyarak ve Başkan'ın etrafında yakın bir şekilde çalışarak bu yıl hatırlanacak tüm zorlukların ve zorlukların üstesinden gelebiliriz.

Koronavirüs salgınından bahsettiniz, bu konuya daha detaylı değinmek istiyorum. Bugüne kadar, zamanında ve iyi düşünülmüş tedbirler sayesinde dünya çapında birçok ülkenin karşılaştığı trajik senaryodan kurtulmayı başardık. Uzmanlara göre ülkemiz salgının ilk ve en tehlikeli aşamasını en az can kaybı ile tamamlayan ülkeler arasında yer alıyor. Salgınla mücadelenin tüm yönlerini koordine eden, gerekli teknik ve insan kaynaklarını birleştiren profesyonel bir ekip oluşturmayı başardık. Karantina önlemleri, koronavirüs bulaşma oranının azaltılmasına yardımcı oldu. Birlikte ülkemizi bu hastalığın tehlikeli yayılmasından koruyabildik.

Bu kadar çok ülke ve halkta bu kadar çok acı ve acıya neden olan virüs maalesef henüz aşılamadı. Dünya genelinde kötüleşen istatistiklerin de gösterdiği gibi, hala ciddi bir tehdittir. Pandemiye karşı savaş hala devam ediyor. Birçok Avrupa ülkesinde, bir dizi kısıtlama yeniden yürürlüğe girmiştir.

Maalesef ülkemiz bir istisna değildir. Son günlerde enfeksiyon kapmış kişilerin sayısının arttığı ve eğitim kurumları ve toplu taşıma araçlarına bazı kısıtlamalar getirildiği biliniyor.

Her birinizi koronavirüsün tehlikeli olduğunu hatırlamanızı, aylardır takip ettiğimiz temel kurallara uymanızı, mesafeyi takip etmenizi ve gerçek bir ihtiyaç olmadıkça insanların çok sayıda toplandığı yerlere gitmemenizi tavsiye ediyorum. Tüm bu iyi bilinen kurallar, enfeksiyon riskini azaltmaya ve dolayısıyla bizi ve sevdiklerimizi hastalıktan korumaya yardımcı olur. Eski nesillere her zaman özel özen ve saygıyla davranırız. Salgının ilk evresinde onlarla ilgilendik. Eminim ki mevcut durumda daha dikkatli olacağız.

Bugün ordumuzun tarihi misyonunu sürdürdüğü bir dönemde, sağlık sistemi dahil devletimiz üzerindeki yükü en aza indirmek gerekiyor. Artık tüm kaynakların kurtarma operasyonumuza odaklanması son derece önemlidir. Arka tarafta sağlığımıza özen gösteriyor, tedbirli ve disiplinli, aynı zamanda cephedeki askerlerimize yardım ediyor ve koruyoruz.

Bu görevle başa çıkacağımıza ve gücümüzün bir arada olduğunu bir kez daha kanıtlayacağımıza eminim!

star.com.tr