Cengiz Çandar Celal Talabani’yi hizmetçi zannederse…

Veyis Ateş: Kitapta anlatıyorsunuz. Sizi bir yere götürüyorlar. Kapıcı sandığınız kişi Talabani çıkıyor? O olay nasıldı?

Cengiz Çandar: İki Suriyeli muhalifle Irak’a gittim. Biri kapıyı açtı. İngilizce Hoş geldiniz dedi. Ben Arapça konuşmaya çalışıyorum o ısrarla İngilizce konuşuyordu. Yumurtanızı nasıl istersiniz dedi. Ben de nasıl olursa olsun önemli değil filan dedim. Kapıyı da açan o olduğu için ben onu hizmetçi sandım. Hemen kapıda solda dev bir figür görünce onu Talabani sandım. Ona yönelip merhaba filan dedim adam oralı değil. Böyle önemli bir adam seni ne yapsın dedim içimden herhalde bu işin bir töresi falan vardır diye düşündüm. Öbürü hala geliyor yumurta falan diyor… Sonra o İngilizce konuşmaya devam eden kişi doğrudan siyasi bir cümleyle lafa girince dedim işte Talabani bu. Dedim bir şey sorucam önce lütfen. Bu adam kim dedim? Bu adam benim korumam dedi. İngilizce bilmediği içinde cevap veremedi dedi.



Ve o gün bugündür ne zaman Talabani ile birlikte olsak anlatsana şu hikayeyi der güleriz.