Kahramanmaraş depreminin ardından sosyal medya üzerinden yayılan yalan ve yönlendirici bilgiler büyük tepki topladı. Özellikle 'Baraj patladı' ve 'Suriyeliler yurdu yağmalıyor' gibi gerçek dışı paylaşımlar dolaşıma sokuldu. Bu provokatif paylaşımların kaynağında ise daha önce de sık sık bu şekilde gündeme gelen Ekşi Sözlük vardı.
Abese İrca isimli Twitter kullanıcısı ise depremin ardından Ekşi Sözlük'te yaşananları,sosyal medya üzerinden Türk halkının nasıl kirli iftiralarla yönlendirilmeye çalışıldığını tek tek belgeledi.
İşte o Twitter kullanıcısının paylaşımları:
Size şimdi 6 Şubat'tan 15 Şubat'a kadar Ekşi Sözlük'te neler olduğunu Başak Purut'un bizzat kendi eliyle nasıl bir operasyon yönettiğini anlatayım. Ekşi Sözlük bu ülkenin sosyal medyasında yürütülen provokasyonun mutfağı. Her şey burada kurgulandıktan sonra dolaşıma sokuluyor.
DELİLLERİ TEK TEK YOK ETTİLER
6 Şubat'taki depremin ardından Ekşi Sözlük'te tıpkı Babala Tv'deki gibi binlerce sahte yardım çağrısı devletin ve Afad'ın ortada olmadığı notlarıyla birlikte paylaşılmaya başlandı. O geceden itibaren 15 Şubat'a kadar girilen entrylerin yüzde 70'i şu an ortada yok. Deliller yok edildi.
Bakın bu öfkeli insanların bir anlık tepkisiyle ortaya çıkan bir durum değil. Birden fazla ekip tarafından gerçekleştirilen bir provokasyon çalışması. Şimdi size bu durumu ve daha fazlasını görsellerle anlatmaya çalışacağım. Önce o süreçte açılan bazı başlıklara bakalım.
48 SAAT GÜNDEMDE TUTTULAR
Başak Purut bu başlığı tam 48 saat Ekşi Sözlük gündeminde tuttu. Verilen linklerde video olmamasına rağmen sanki deprem bölgesinde Suriyeliler heryeri yağmalıyormuş gibi yüzlerce entry girildi. Bir anda Ekşi Sözlük'te devletin kontrolü tamamen kaybettiği algısı yayılmaya başladı.
Konuyla alakalı onlarca başlık açıldı ama başlıklarda verilen linklerde video ya da bu iddialara delil olabilecek hiçbir şey yoktu. Amaç bunu sözlükte konuşturmak okuyucuları provoke etmekti. Provokasyonun seviyesini giderek artırdılar. Bir süre sonra iç savaş başlıkları açıldı.
İÇ SAVAŞ ÇIĞIRTKANLIĞI
Bakın deprem bölgesinde kaynağı belli olmayan ve muhtemelen bir iki askerin havaya ateş etmesi sonucu ortaya çıkan silah seslerinin olduğu bir videoyu paylaşarak deprem bölgesinde çatışma çıktığını ve bir iç savaşın başladığı yalanını yaydılar. Bu başlık 4 gün boyunca gündem oldu
Ortalık sakinleşince Ekşi Sözlük günler boyunca sürdürdüğü provokasyon içeriklerini silerek delilleri yok etmeye başladı. Dört gün boyunca defalarca şikayet edilmesine rağmen dolaşımda tutulan bu başlıklar 15 Şubat gecesi topluca ortadan kaldırıldı.
"Suriyelilerin yurdu yağmalaması", " Suriyelilerin gönderilen yardım tırlarını yağmalaması" gibi onlarca provokasyon içeren başlık 4 gün boyunca gündemin ilk sıralarında tutuldu, bu yalan milyonlarca kişinin gözüne sokulup kitleler tahrik edildikten sonra da tek tuşla yok edildi.
"BARAJ PATLADI" YALANI!
İç savaş ve Suriyelilerle çatışma yalanları gündemi meşgul ederken Ekşi Sözlük gündeme başka bir yalan haberi soktu. " 11 Şubat 2023 Hatay'da baraj patlaması". Tabiiki şu an bu başlık da ortadan kaldırılmış durumda. Başak Purut oldukça dikkatli bir temizlik çalışması yaptı.
Peki niçin hiçbir yazar bu olanların provokasyon olduğunu söylemedi. Bu kadar yalan ve iftira hiç itirazla karşılaşmadan günler boyunca Ekşi Sözlük'te nasıl gündem olabildi? Çünkü bu operasyona karşı çıkan yazarların tamamı banlandı. Cimer linki veren yazarlar anında uçuruldu.
Dahası o gün bu sebepten yazarlığı kapatılan bazı hesaplara " bir yanlışlık olmuş " uyarısıyla birlikte ayın 15'inde yazarlığı geri verildi. Yani operasyon boyunca susturulup daha sonra özür dileyerek geri getirildiler. Çünkü bunun bir soruşturmaya dönüşeceğini tahmin ediyorlar.
AYNI ANDA 10 BİN YAZAR ALIMI!
Ekşi Sözlük aykırı sesleri tamamen susturduktan sonra tam 10 bin yeni yazar alımı yaptı. Belirli siyasi partilerin gençlik kolları da provokasyona dahil edildi. Üç gün boyunca parti merkezlerinde Ekşi Sözlük hesapları dağıtıldığına dair bilgiler var.
Bu yeni troll ordusuyla birlikte Ekşi Sözlük tarihinde bile görülmeyen bir yalan ve iftira kampanyası başlatıldı. Ekran görüntülerini parça parça paylaşacağım. Mesela bunlardan bir tanesi deprem bölgesinde jammerların dolaştığı ve bilgi gönderilmesinin önüne geçildiğiydi.
EKŞİ SÖZLÜK TAKTİĞİ!
Bu iddianın yalan olduğu aynı saat içinde ortaya çıkmasına rağmen Ekşi Sözlük provokasyona devam etti. Günler boyunca onlarca defa şikayet edilmesine rağmen bu içerikler silinmedi. Ekşi Sözlük'ün kullandığı taktik bu. Yaymak istedikleri yalanı " iddia" şeklinde ortaya atıyorlar.
Yakında paylaşacağım görsellerin arasında "Hatay'a bilerek yardım yapılmadığı, bir battaniye bile gönderilmediği, TSK'nın Erdoğan'ın emriyle sahaya sürülmediği, whatsapp'ın yasaklandığı, depremde ölen kişi sayısının yüzbinlerce olduğu gibi yalan bilgiler var.
Üstteki örnekte olduğu gibi bir çoğunda da "Gelsinler tutuklasınlar" sloganı kullanılmış. Dağıtılan hesapların hangi merkezlerce kullanıldığını da buradan görüyoruz aslında.
Elimde çok fazla görsel ve bu provokasyon operasyonunun nasıl işletildiğine dair çok ama çok ilginç belgeler var. Yakın zamanda bölümler halinde paylaşıp Ekşi Sözlük'ün esasen hangi amaçlarla kullanılan bir aparat olduğunu ifşa etmeye devam edeceğim.
OPERASYONUN EN SİNSİ DETAYLARI
Şimdi sıra geldi 6-15 Şubat tarihleri arasında Başak Purut'un Ekşi Sözlük'te yürüttüğü operasyonun en sinsi detaylarını anlatmaya. Lütfen görselleri ve videoları dikkatle inceleyin. Size Ekşi Sözlük'ün gerçek yüzünü gösteriyorum. Bakın devlet enkaz başındayken neler yaptılar.
Öncelikle bilmeniz gereken iki Ekşi Sözlük kuralı var. Bunlardan birincisi spam. Bir yazar, bir başlığı arka arkaya sözlük gündemini etkileyecek şekilde farklı başlıklara (bkz) olarak veremez. Bunun sebebi sözlük gündeminin birileri tarafından manipüle edilmesinin önlenmesidir.
KURALI DEVRE DIŞI BIRAKTILAR
Yani sebebi aslında kontrollü bir oranda tuttukları Chp'li olmayan yazarların sesinin çok fazla çıkmamasını sağlamaktır. Ekşi Sözlük 6-15 Şubat tarihleri arasında bu kuralı devre dışı bırakarak provokasyon ekibinin algı çalışması yapmasına izin verdi.
Organize çalışan bir ekip depremden bir kaç saat sonra " devletin aciz kalması ", " akp hükümetinin basiretsizliği ", " Erdoğan'ın başarısızlığı " gibi onlarca başlık açtı ve bunları günler boyunca binlerce kez paylaştı. Algı yönlendirme nedir sorusunun muhteşem bir örneği.
ÜÇER DAKİKA ARA!
Ekşi Sözlük kitlesi depremin şokunu yaşarken birileri monitör başında üçer dakika arayla devleti, hükümeti ve cumhurbaşkanını kötüleyen başlıklar girdi. Binlerce kez ve onlarca yazar hesabından. Bazı hesaplar vardiyalı şekilde 24 saat çalıştı.
Recep Tayyip Erdoğan başlığına özellikle çalışılmış. Yaklaşık 30 hesap 6-15 Şubat tarihleri arasında cumhurbaşkanı hakkında arka arkaya binlerce kötüleyen entry girmiş. Mesela bu hesaplardan bir tanesini aşağıda paylaşıyorum. Bu hesap 3 gün içinde 71 defa yazmış bu başlığa.
Bu normal günlerde anında uçurulmanıza sebep olan "flood" ismini verdikleri bir kural ihlali. Deprem sürecine özel olarak ortadan kaldırıldı. Bu şekilde sözlük gündemi değiştirildi. Bu başlıklar binlerce kez paylaşılarak okurların gözlerine sokuldu. Kitle öfkeye yönlendirildi.
YAZARLARI BANLADILAR
Peki bu moderasyonun deprem psikolojisi ile ortaya çıkan bir ihmali olabilir mi? Hayır hepsi görevinin başındaydı. Aynı dakikalarda bu algı operasyonuna karşı durmaya çalışan az sayıdaki yazarın formata uygun entryleri tespit edilip kural uydurularak o yazarlar banlanıyordu.
Mesela yukarıda cemaat ve tarikatların ortada olmadığına dair açılan başlıklara karşı girilen ve formata %100 uygun olan bu entry dakikalar içinde silindi. Moderasyon provokasyona karşı koyan hesapları bir kaç saat içinde bu gibi sebeplerle tamamen kapattı.
PARDON YANLIŞLIK OLMUŞ!
Ayın 17'sinde yani bütün algı çalışmaları tamamlandıktan sonra ise sebepsizce kapattıkları bu yazar hesaplarını " pardon yanlışlık olmuş" diyerek tekrar açtılar. 15 senedir Ekşi Sözlük yazarıyım ilk defa böyle bir olaya şahit oldum.
Arama kurtarma faaliyetleri boyunca provokasyonlarının önündeki bütün engelleri kaldırıp, gece ve gündüz onlarca yazar hesabından, binlerce provokatif içerik girdiler. Ortalık sakinleyince de bütün delilleri ortadan kaldırdılar. Tabii o sırada izlendiklerinin farkında değillerdi.