14 Mayıs 2024 Salı / 7 Zilkade 1445

Eren Bülbül ve başçavuş Ferhat Gedik şehadetlerinin 4. yılında anılıyor

Trabzon'un Maçka ilçesi kırsalında 11 Ağustos 2017'de bölücü terör örgütü mensuplarınca şehit edilen 15 yaşındaki Eren Bülbül ve Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik, şehadetlerinin 4. yılında anılıyor.

AA11 Ağustos 2021 Çarşamba 10:12 - Güncelleme:
Eren Bülbül ve başçavuş Ferhat Gedik şehadetlerinin 4. yılında anılıyor

Hasan ve Ayşe Bülbül çiftinin çocuğu olarak 1 Ocak 2002'de dünyaya gelen Eren Bülbül, Maçka'nın Köprüyanı Mahallesi'ndeki evde büyüdü. Köprüyanı İlkokulu ve Çatak İlköğretim Okulundaki eğitiminin ardından, Maçka Anadolu İmam Hatip Lisesine devam eden Bülbül'ün babası Hasan Bülbül, 2016 yılında vefat etti.

Eren, her fırsatta köyünde ve yaylada yevmiye usulüyle bahçe işlerinde çalışarak ailesinin geçimine katkı sağladı. Çevresinde Trabzonspor tutkusuyla tanınan Bülbül, kısa süren hayat yolculuğunda annesi ve 12 kardeşi ile ekonomik zorluklarla mücadele etti.

Maçka kırsalında evlerinin de bulunduğu alanda, 11 Ağustos 2017'de bölücü terör örgütü mensuplarıyla sağlanan sıcak temas sırasında yaralanan Eren, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Şehit Eren Bülbül'ün cenazesi, 12 Ağustos'ta Maçka Merkez Camisi'nde düzenlenen törenin ardından, babasının da mezarının bulunduğu Köprüyanı Mahallesi'nde toprağa verildi.

Saldırı sırasında Eren'i korumak için üzerine kapanarak siper olan 41 yaşındaki başçavuş Ferhat Gedik de şehit oldu. Evli ve iki çocuk babası Gedik, doğum günü 12 Ağustos'ta memleketi Hatay'ın İskenderun ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.

- EREN BÜLBÜL VE FERHAT GEDİK'İN ADI YAŞATILIYOR

Eren Bülbül'ün şehadetinden bir süre önce sosyal medya hesabından paylaştığı fotoğraflar ve sözler dikkati çekti. Köyünde, küçük yaşında sırtında odun taşırken görüntülendiği fotoğrafı ile "Biri de çıkıp demiyor ki Eren iyi ki varsın" sözü insanların yüreğine dokundu. Vatandaşlar, "Biri de çıkıp demiyor ki Eren iyi ki varsın" paylaşımına "İyi ki varsın Eren" şeklinde karşılık verdi.

Eren'in adı Trabzon'da gençlik merkezi, okul, cami, kütüphane ve tünelin yanı sıra farklı mekanlarda yaşatılıyor. Şehit Eren Bülbül'ün adı, o dönem eğitimini sürdürdüğü Maçka Anadolu İmam Hatip Lisesine de verilerek, Maçka Şehit Eren Bülbül Anadolu İmam Hatip Lisesi olarak değiştirildi.

Maçka Belediyesi tarafından ilçe merkezinde yaptırılan camiye de "Eren Bülbül Cami" adı verildi. İlçe yolu güzergahındaki bir tünele "Eren Bülbül" adı verilirken, ilçeye bağlı Başar Mahallesi'ndeki ilkokulda "Şehit Eren Bülbül" adına kütüphane ile Bekçiler mevkisinde hatıra ormanı oluşturuldu.

Türk Hava Yollarının filosuna katılan ilk B787-9 (Dreamliner) tipi, şehit Eren Bülbül'ün anısına "Maçka" ismi verilen rüya uçağın ilk seferi de 8 Temmuz 2019'da Trabzon'a gerçekleştirildi.

Baykar Teknik Müdürü ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Haziran 2019'da sosyal medya hesabı Twitter'da, eğitimde kullandıkları Bayraktar TB2 SİHA'lardan birine Eren'in adını verdiklerini duyurdu.

Bülbül'ün adına Somali'de "Eren Bülbül Yetimhanesi" açıldı. Şehit Eren Bülbül Gençlik Merkezi, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu'nun katılımıyla Ocak 2021'de Trabzon'un Ortahisar ilçesinde hizmete açıldı. Trabzon'da Aydınlıkevler İmam Hatip Ortaokulunda oluşturulan kütüphaneye de şehit Eren Bülbül'ün ismi verildi.

Yeğeninin yanı sıra çok sayıda çocuğa verilen Eren'in ismi, İstanbul'un Üsküdar ilçesinde hizmete alınan bir parkta da yaşatılıyor. Şehit Eren Bülbül'ün "kara lastik"leri ise Bolu'nun Gerede ilçesindeki Yaşayan Ayakkabı Müzesi'nde sergileniyor.

İçişleri Bakanlığı Ocak 2021'de, bu toprakların vatan içinde kalması için canlarını feda eden bütün şehitlerin ve özellikle 11 Ağustos 2017'de, bölücü terör örgütü mensuplarınca şehit edilen Eren Bülbül'ün aziz hatırasına ithafen 2021 yılı ile Eren Operasyonları başlatıldığını duyurdu. Bu kapsamda ilk operasyon "Eren-1 Tendürek Operasyonu" adıyla Tendürek bölgesinde gerçekleştirildi. Eren Operasyonları başarıyla devam ediyor.

Gümüşhane'den geçici görevle Trabzon'a gelen, Ankara'ya tayini çıkmasına rağmen bölgeyi sevdiği için görev süresini uzatan ve hain saldırıda şehit düşen Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik'in adı, Maçka ve Gümüşhane'de yaşatılıyor.

Ortahisar-Maçka kara yolundaki bir tünele "Şehit Jandarma Başçavuş Ferhat Gedik Tüneli" adı verildi. Şehit Gedik'in Gümüşhane'de görev yaptığı sırada çocuklarının eğitim gördüğü Dumlupınar İlkokulu ve Ortaokulu öğrencileri tarafından Gedik anısına hatıra ormanı oluşturuldu.

- BÜLBÜL VE GEDİK'İN KANI YERDE KALMADI

Giresun'un Güce ilçesi kırsalında 31 Mayıs 2018'de gerçekleştirilen operasyonda, gri kategorideki "Soreş" kod adlı Barış Coşkun ve "Berhudan" kod adlı Bedrettin Çeliker etkisiz hale getirilmişti. Bu teröristlerin Eren Bülbül ve astsubay Ferhat Gedik'in şehit edildiği saldırıyı gerçekleştiren grupta yer aldıkları belirlenmişti.

Hain saldırının faili "Zeynel" kod adlı terörist Mehmet Yakışır ise güvenlik güçlerince 15 Temmuz 2018'de Gümüşhane'nin Kürtün ilçesinde gerçekleştirilen operasyonda ölü ele geçirilmişti. İçişleri Bakanlığının "Terörden Arananlar Listesi"nde kırmızı kategoride yer alan Yakışır'ın PKK'nın sözde Karadeniz bölge sorumlusu olduğu bildirilmişti.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Eren Bülbül, şimdi rahat rahat ismini anabiliriz. O kalleşler cehennemde, sen cennettesin. Kahraman jandarmamızı kutluyorum. PKK'nın sözde Karadeniz bölge sorumlusu 'Zeynel' kod adlı (kırmızı liste) Mehmet Yakışır ve 'Rodi' kod adlı Levent Dayan öldürüldü." ifadelerini kullanmıştı.

"ACILAR UNUTULMUYOR"

Trabzon'un Maçka ilçesi kırsalında 11 Ağustos 2017'de bölücü terör örgütü mensuplarıyla sıcak temas sırasında Eren Bülbül'ü korurken şehit olan Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik'in annesi Hatice Gedik, oğlunun mezarını ziyaret etti.

Sabahın ilk ışıklarında oğlunun eşyalarının bulunduğu dolabı açan 68 yaşındaki anne Hatice Gedik, evladının fotoğrafına sarılarak gözyaşı döktü.

Burada AA muhabirine açıklamada bulunan Gedik, acılarının ilk günkü gibi taze olduğunu söyledi.

Şehitlere Allah'tan rahmet dileyen Gedik, "Acılar unutulmuyor. Söyleyecek hiçbir şey bulamıyorum. Oğlumdan sonra, 11 ay önce de eşimi kaybettim, tek kaldım. Eren Bülbül'ü korumak için 41 yaşında 41 kurşun yedi, doğum gününde toprağa girdi. Kahramandı benim oğlum, hiç ev yüzü görmedi, ömrü dağlarda taşlarda geçti. Bugün de ölüm yıl dönümü, söyleyecek bir şey bulamıyorum, acım çok büyük. Ne diyeyim, mekanı cennet olsun." ifadelerini kullandı.

Daha sonra oğlunun kabrini ziyaret eden Hatice Gedik, burada dua etti, gözyaşı döktü.

Şehit Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik'in mezarı, şehadetinin 4. yılında akrabaları ve vatandaşlar tarafından ziyaret edildi.

"BENİM EREN'İMDİ, TÜM TÜRKİYE'NİN EREN'İ OLDU"

Trabzon'un Maçka ilçesi kırsalında, 11 Ağustos 2017'de bölücü terör örgütü mensuplarıyla sağlanan sıcak temas sırasında Jandarma Astsubay Başçavuş Ferhat Gedik ile şehit düşen Eren Bülbül'ün ailesinin acısı ilk günkü tazeliğini koruyor.

İlçenin Çamlıdüz Yaylası'nda bulunan anne Ayşe Bülbül, AA muhabirine, Eren'i 4 yıldır her gün andığını söyledi.

Eren'in çalışmayı seven, yerinde duramayan, ailesini düşünen bir çocuk olduğunu belirten anne Bülbül, "Eren çok hareketli bir çocuktu. Bu yaylada onu bir saat evde bulamazdınız. Eren'le en son bu evden gittik, sonra yavrum buraya dönüp gelmedi." dedi.

Ayşe Bülbül, Eren'in bir gün boş kalsa "ekmeğimiz yok, ne yiyeceğiz" diye düşündüğünü anlatarak, "4 yıl değil, 1400 yıl geçse de yavrumun, Eren'imin acısı bitmez. Ben bu acıyı bitiremem ama sonuçta yapacak, diyecek hiçbir şey yok. Vatan sağ olsun." diye konuştu.

Bülbül, oğlunun vefat haberini aldığı günü ve yaşadığı duyguları, şu sözlerle dile getirdi:

"Trabzon'daki fakülte hastanesine gittim. Çocukların hastane kapısındaki bağrışmalarını gördüm, taksinin içinde, yavrumun şehit edildiğini anladım. Kaymakam bey, belediye başkanımız, doktorlar bana doğru geldiler, bana bir şekilde diyecekler, 'bana hiç kimse bir şey demesin, benim yavrum şehit edildi, siz söylemeden ben söyleyeyim' dedim. Benim yavrumun anılmadığı, isminin geçmediği yer yok. Türkiye'nin değil, dünyanın dört bir yerinden yavrumun çok sayıda ziyaretçisi oluyor. Ben onlarla gurur duyuyorum. Yıllar geçti, dördüncü yılı oldu, aynı bugünkü gibi. Allah düşman başına evlat acısını vermesin. Evlat acısını zaman geçtikçe daha iyi anlıyorsunuz."

- "BENİM EREN'İMDİ, TÜM TÜRKİYE'NİN EREN'İ OLDU"

Anne Bülbül, oğlunu defnettikten sonra yaşadıklarını söyle anlattı:

"Eren'in kabri başında gelen giden konuşuyor. Ben yavrumun şehit edildiğine inanamıyorum. Yavrumu kıskanıyorum. Bu çocuk benim, ben bu çocuğu ne zorluklarla büyüttüm, ne şekilde baktım, ne kıtlıklarda büyütmüşüm, benim yavrumu bu millet niye konuşuyor? Sonra tabi insan her şeyi içine sığdırıyor, her şeyi üstlenmek zorunda oluyor. Benim Eren'imdi, tüm Türkiye'nin Eren'i oldu. Benim yavrumu ve bizleri unutmayan herkesten Allah razı olsun. Yavrum, tüm Türkiye'nin evladı oldu."

- "YAVRUMUN CANINI ORTAYA KOYARAK YAPTIĞI FEDAKARLIK UNUTULMAYACAK"

Anne Bülbül, Eren'in ismini anneannesinin koyduğunu anımsatarak, "Eren'i dördüncü yılı oldu halen bekliyorum, halen kapıları kilitlemiyorum. Çocuklar, akşamları kapıyı arkadan kilitlediklerinde benim zoruma gidiyor. 'Benim yavrum çıkıp gelecek' diye bekliyorum ama dört yıl oldu. Aynı acı, aynı duygu, aynı o şehit edildiği günkü içimdeki o burukluklar, o acılar, aynen benim içimde yine devam ediyor ama yapacak bir şey yok, vatan sağ olsun diyeceğiz." diye konuştu.

İçişleri Bakanlığınca düzenlenen "Eren Operasyonları" hatırlatıldığında ise Bülbül, operasyonları haberlerden takip ettiğini dile getirerek, "Çok gurur verici bir şey." dedi

Bülbül, "Ne istediler benim yavrumdan? Gecekondumuza girdiler, o gecekonduda büyüyen yavrudan ne istediler?" diyerek gözyaşı döktü.

Ayşe Bülbül, "Kesişme; İyi ki Varsın Eren" adlı sinema filmine ilişkin soru üzerine, filmde kendisinin ya da çocuklarının oynamadığını, anlattıkları bilgilerin filmde aktarılacağını söyledi.

Bülbül, "Yavrumun canını ortaya koyarak yaptığı fedakarlık unutulmayacak. Eren, benim evladım değil de başkasının evladı da olsaydı ben aynı duyguyu, aynı acıyı başkasının evladında da yaşardım." dedi.

Bülbül, yavrusunun anlatılacağı filmi izleyeceğini belirterek, şunları kaydetti:

"Eren'in, bizlerin hayatı canlanacak. Bizim hayatımız çok çileyle geçti, o çileleri bir daha tekrar izlemek beni biraz üzecek. Eren'in doğumundan 15 yaşına kadar çektiği çileler, yokluklar anlatılacak. Eren'i oynayacak çocuklar yavruma benziyorlar. Yavrumu bulmuş getirmişler gibi ama kendi yavrun gibi hissetmiyorsun."

- "EREN YANIMDA OLDUĞU ZAMAN BİRAZ DAHA KENDİMİ GÜÇLÜ HİSSEDİYORUM"

Eren'in adını, şehit edilmesinden sonra doğan torununa verdiklerini aktaran Bülbül, "Eren yanımda olduğu zaman biraz daha kendimi güçlü hissediyorum. Bunlara belli etmeden Eren'in ensesini kokluyorum, benim yavrum ter kokardı ama bu benim yavrum gibi kokmuyor. 14 tane daha torunum var. En çok sevdiğim bu, yani Eren. Benim yavrumun yerini tutmaz ama yine de onunla zaman geçiriyoruz, onunla teselli oluyoruz." diye konuştu.

Eren'in ablası Yeter Bülbül Fındık ise şehit kardeşi ile gurur duyduğunu belirterek, "Türkiye'nin gururu, diyecek kelime bulamıyorum. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun." ifadelerini kullandı.

Fındık, 3 yaşındaki oğlunun dayısı Eren'e benzediğini dile getirerek, "Bu da küçük Eren'imiz. Aynı onun gibi yemek yemesi, onun gibi kıpır kıpır yerinde duramıyor." dedi.