Filistinli aktivist ve araştırmacı Hala Shoman, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki sağlık altyapısına saldırılarıyla anneleri, çocukları, aileleri ve dolayısıyla nesilleri hedef aldığını belirterek, bu durumun soykırımın bir uzantısı olduğunun altını çizdi.
Shoman, İsrail'in Gazze'de işlediği savaş suçlarını araştırmak üzere kurulan küresel ve bağımsız girişim Gazze Mahkemesinin İstanbul'da düzenlenen nihai oturumu marjında AA muhabirine verdiği demeçte, İsrail'in saldırılarıyla Gazzeli annelerin, çocukların ve ailelerin yüzleştiği sorunlara dikkati çekti.

Shoman, İsrail soykırıma başladığından bu yana Gazzelilerin fiziksel ve cinsel şiddete maruz kaldığını, hamile kadınların zor şartlarda doğum yaptığını, doğum sırasında ve sonrasında annelerin ve bebeklerin yetersiz sağlık hizmetleri nedeniyle hayatlarını kaybettiğini anlattı.
İsrailli yetkililerin, hamile kadınları özellikle hedef aldıklarını defalarca itiraf ettiğini dile getiren Shoman, "Ailelerin sistematik olarak hedef alınması, saldırıya uğraması, yaralanması ve hamileliğin çok korkutucu ve travmatik bir deneyim haline getirilmesi söz konusu." dedi.

Shoman, "İsrail'in soykırımının başlangıcından bu yana 60 binden fazla Filistinlinin yanı sıra binlerce aile ve geniş ailenin de katledildiğine tanık olduk. Bu ailelerin hepsinin soyu sona ermiş durumda. (Gazze toplumu), bu soykırımın ve isimleri sonsuza dek silinen ailelerin ardından eskisi gibi olmayacak." şeklinde konuştu.
İsrail'in öldürdüğü binlerce çocuğun, ailelerinden geriye kalan son fertler olduğuna dikkati çeken Shoman, bu durumun, Gazze'de nesillerin devam etmesinin önüne geçtiğinin altını çizdi.
Shoman, "Tüm bunlar yerleşimci sömürgecilik ideolojisinin bir parçası, çünkü o topraklara yerleşmek ve oradaki insanları yerinden etmek istiyorsunuz, dolayısıyla onları öldürüyor, yerlerini değiştiriyor ve yabancı yerleşimcileri getiriyorsunuz." ifadelerini kullandı.





