Soruyu ben sormuyorum. Amerika'da yayımlanan Harper's Magazine dergisinin manşetinden veriliyor.
"Why Does the American Military Keep Losing All the Wars?"
Başyazar Seth Harp da Amerikan ordusunun hem sahada hem iç yapıda yaşadığı sıkıntıları gözler önüne sererek sorunun cevabını ayrıntılı bir şekilde veriyor. Gelin bugün onun bu yazısının kısa bir özetini birlikte okuyalım:
Amerika, II. Dünya Savaşı sonrası küresel güç olma iddiasıyla hareket etti. Ancak son yetmiş yıl, kazanılanlardan çok kaybedilen savaşlarla hatırlanıyor.
İlk büyük çöküş Vietnam'da yaşandı. Ardından Irak ve Afganistan geldi. On yıllarca süren işgaller, trilyon dolarlık harcamalar ve yüz binlerce ölü. Taliban, ABD'nin çekilmesinden günler sonra yeniden iktidara geldi. Irak'ta milyonu aşan katliam yapan bir ordu, ama düzen?
Bugün tablo daha da karmaşık.
(Biz fazla üzerinde durmadık ama, ABD'nin en büyük yenilgilerinden biri Babülmendep Boğazı'nda yaşandı.) Harp'ten okumaya devam edelim:
Yemen, ABD'nin teknolojik üstünlüğüne rağmen başarısız olduğu yeni cephe. "Husiler" BAE ve Suudi Arabistan destekli Amerikan saldırılarına karşı direnç gösterdi. Amerikalı pilotlar, yüz milyon dolarlık uçakları okyanusa düşürdü. Trump yönetimi, Operasyon Rough Rider'ın "başarıyla tamamlandığını" ilan ederek aslında Husilere karşı yenilgiyi örtbas etmeye çalıştı.
Ukrayna cephesi de stratejik bir hayal kırıklığına dönüştü. ABD, Abrams tankları ve Bradley zırhlı araçları gönderdi. Ancak bu silahlar çamura saplandı, dronlarla hedef alındı ya da Rusya tarafından ele geçirildi. 2023 Zaporijya karşı taarruzu başarısız oldu. ABD teknolojisi, sahada etkili olamadı. Bir Ukraynalı tankçı CNN'e şöyle dedi:
"Bir eve on yedi mermi sıktık, hâlâ ayakta duruyordu."
-Harp'ın yazısı sadece dış cepheleri değil, ordu içindeki etik ve operasyonel çöküşü de gözler önüne seriyor. -
Green Beret ve Army Ranger'lar, uyuşturucu kaçakçılığı yaparken, Meksika kartellerine çalışırken, hatta ordu silahlarını karaborsaya satarken yakalanıyor. Harp, net bir tespitte bulunuyor:
"Ordu içindeki özel birlikler artık hem savaşı hem onurunu kaybetmiş durumda."
Üstelik, ABD hava gücü de istikrarını yitirmiş durumda.
2024'te Amerikan Ordusu, 17 büyük havacılık kazası (Class A) bildirdi — bunlar can kaybı ya da milyon dolarlık ekipman kayıpları anlamına geliyor.
Black Hawk helikopterleri en riskli araçlar arasında. Ocak 2025'te Potomac Nehri üzerinde bir yolcu uçağıyla çarpışan bir Black Hawk, 67 kişinin ölümüne neden oldu.
Osprey uçakları ise bugüne kadar 62 ölümlü kazaya karıştı. Teknolojik üstünlük, güvenliği garanti etmiyor.
Ve tüm bu krizlerin ortasında, Trump'ın geçit törenleriyle sahnede gövde gösterisi yaptığı bir manzara izliyoruz. Sahada kaybedilen savaşlar, sokaklarda tanklarla telafi edilmeye çalışılıyor. Ama halkın ilgisi bile zayıf.
Son yıllarda Amerika, yalnızca savaş alanlarında değil, ekonomide de agresif bir cephe açtı. Yeniden büyük Amerika hikayesiyle dünya ekonomisine karşı yaptırımlar uygulayarak bu savaşı derinleştiriyor.
Ama burada kritik bir soruyla karşı karşıyayız:
Yürüttüğü ekonomik savaş, yüksek perdeden tehditler Harp'in yazısında bahsettiği gerçeklerin üzerini örtebilir mi?
Son iki not... Amerika'nın bu halinin sistemde oluşan obruğu her geçen gün derinleştirdiğini de unutmayalım. Bir de şu üsler meselesi var ki, Katar örneğinde olduğu gibi bu konuda da sıkıntılar her geçen gün derinleşiyor.